Rena'nın film gibi hayatı

Lübnan'daki savaştan kaçan ailesiyle birlikte 1 yaşındayken İzmir'e yerleşen, 8 yaşında eğitimi için ülkesine dönen, 20 yaşında bir Türk'le yaptığı evliliği şiddet gördüğü için sadece 8 ay süren Rena Barnes'in, Kuveyt'teki ABD üssünde asker olan Shawn Michael Barnes ile yaptığı evliliği de onun ikinci kez Türkiye'ye kaçıp sığınmasına neden oldu. Savaştan İzmir'e kaçan Rena'nın film gibi hayatı

Haberler / İzmir

27 Nisan 2015 Pazartesi 12:29

PAYLAŞ

İZMİR - Birlikte geldiği 7 yaşındaki kızının ABD'ye gönderilmemesi için verdiği hukuk mücadelesini kaybedince gözyaşlarına boğulan Barnes, Cumhurbaşkanı'ndan, Başbakan'a kadar, herkese yazdığı mektupla film gibi hayatını anlattı; kızının elinden alınması için yardım isteyerek, "Kızım olmadan asla yaşayamam" dedi.

Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta doğan 34 yaşındaki Rena Barnes, 1 yaşındayken, ülkelerindeki savaştan kaçan annesi ve kardeşleriyle İzmir'e yerleşti, babaları ise orada kaldı. Burada kendilerine yeni biri hayat kuran Rena ve ailesi, 7 yıl haber alamadıkları babalarının kendilerini bulup İzmir'e gelmesinin ardından, bu kez de onun isteğiyle Lübnan'a döndü.

Lise eğitimini burada tamamlayıp yüzme eğitmeni olarak da sertifika alan Rena, 20 yaşında ilk evliliği bir Türk vatandaşıyla yaptı. Bu evliliği, gördüğü aşırı şiddet yüzünden sadece 8 ay süren Rena, daha sonra yüzme eğitmeni olarak Kuveyt'te işe başladı.

MUTLULUK HAYALİYLE İKİNCİ EVLİLİĞİNİ YAPTI

Kendisine yeni bir hayat kuran Rena, buradaki ABD üssünde tank teknisyeni olarak görev yapan asker Shawn Mıchael Barnes ile mutluluk hayali kurup ikinci evliliğini yaptı. Kuveyt'te kızları Meryem'in dünyaya gelmesiyle büyük mutluluk yaşayan Rena, 4 yıl burada kaldıktan sonra eşinin isteği üzerine ABD'ye yerleşti. Shawn Michael Barnes'in, yaklaşık iki yıl sonra sözleşmeli görevinin bitip ülkesine dönmesiyle Rena Barnes'in de hayata kabusa döndü. Psikolojik sorunları bulunan Shawn Michael Barnes, sürekli kızının gözleri önünde eşini dövmeye başladı.

İKİNCİ KEZ TÜRKİYE'YE SIĞINDI

Yaşadığı şiddete daha fazla dayanamayan Rena Barnes, yanına kızı Meryem'i de alıp bir kez daha İzmir'e gelip buradaki yakınlarının yanına sığındı. Kızıyla kendisine yeni bir hayat kuran Rena Barnes, bir süre önce polisin kapısını çalmasıyla şoke oldu. ABD'li eşinin kızını elinden almak için dava açtığını öğrenen Rena, hemen eşinden boşanmak için karşı hukuk mücadelesi başlattı.

İzmir 9'uncu Aile Mahkemesi'nde görülen davada, görevlendirilen uzmanların, Rena'nın evinde, kızının okulunda ve çevrelerinde yaptığı araştırma sonrasında olumlu rapor hazırlamalarına rağmen, mahkemeden, genç kadını üzen bir karar çıktı. Mahkeme küçük kızın gerçek adresinin ABD'de olmasından dolayı, onun ABD'deki babasına teslim edilmesine karar verdi.

Bu karar sonrasında gözyaşlarına boğulup yaşadıklarına isyan eden Rena Barnes, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan Başbakan Ahmet Davutoğlu'na kadar hemen tüm kurumlara mektup yazdı. Mektubunda film gibi hayatını anlatan Rena Barnes, "Eşim bize şiddet uyguladı. Bunu kızım da anlattı. Evimizi cephaneliğe çevirmişti. Bunları, hepsinin kanıtlarını sunduk, hatta psikologların, pedagogların raporlarında bile bizler haklı bulunduk ama mahkeme kızını elimden aldı. Suçum, kaçmayıp Türk adaletine güvenmek m? Ben kızım olmadan asla yaşayamam" dedi.