TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir, 30 Ekim tarihinde 6.9 şiddetinde depremle sarsıldı. Depremde 117 kişi hayatını kaybederken bin 35 kişi yaralamıştı. Deprem nedeniyle İzmir genelinde 17 bina yıkılırken en ağır hasarın meydana geldiği yer ise Bayraklı ilçesi olmuştu.
İlçede 5 bina tamamen yıkılırken birçok bina da ağır hasar almıştı. Yıkılan binalardan biri de depremin sembollerinden biri olan ve en büyük kayıpların yaşandığı Rızabey Apartmanı olmuştu. Deprem öncesi 32 daire ve 5 işyerinin bulunduğu Rıza Bey Apartmanında 37 kişi hayatını kaybetmişti.
Depremin hemen ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, yıkılan binaların yerine deprem yönetmeliğine uygun binaların yapılacağını söylemişti ancak Rızabey Apartmanı için farklı bir talep ortaya atılmıştı.
Depremde Rızabey Apartmanı’nda annesini, 2 çocuğunu ve 2 yeğenini kaybeden Emine Yücel, kaybedilen canların anısına, yıkılan Rızabey Apartmanı’nın yerine bina değil çocuk parkı yapılması gerektiğini söyledi. Yücel’in bu talebi kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve milyonlarca kişiden destek gördü.
Yaşanan gelişmelerin ardından gözler İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne çevrildi.
Konuya ilişkin Egepostası’na konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, depremzedelerin her türlü talebinin değerlendirildiğini ancak kararın sadece Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı olmadığını söyledi.
TEK YETKİLİ BELEDİYE DEĞİL
Deprem bölgesinde merkezi hükümet ve yerel yönetimlerin birlikte çalıştıklarını belirten Kökkılınç, “Depremzede vatandaşlarımızın acılarını paylaşıyor ve aynı duygularla hareket ediyoruz. Fakat burada Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile koordineli yürütülen bir çalışma var. Dolayısıyla bu noktadaki hassasiyetler, her iki kurumun da birlikte dikkate alması gereken konular. Büyükşehir Belediyesi’ne bakacak olursak orada bu konuda Büyükşehir Meclisi yetkili. Ancak Meclis de tam anlamıyla serbest değil. İmar mevzuatıyla bağlı. Yasal olarak müsait mi değil mi diye üzerinde bir çalışma mutlaka yapılır. Zaten deprem sonrası yapılaşmayla ilgili tüm siyasi partiler siyaset üstü bir yaklaşımla çalışma içerisindeler. Konuyla ilgili her talep ve hassasiyet tüm partilerin dikkatinde olacaktır. Yapılabilecek ne varsa mutlaka yapılacaktır” dedi.
“MEVZUATLA UYUŞMALI”
Apartmanın olduğu alanda mülk maliklerinin yasal hakları olduğunu hatırlatan Kökkılınç, “Bu konunun tamamen mevzuata bağlı bir sonucu var. Neticede orada yıkılan bağımsız bölümlerin malikleri yani arsa malikleri var. Dolayısıyla onların arsa payından ileri gelen mülkiyet hakları var. Bu konu üzerinde mutlaka bir araştırma yapılır. Hassasiyetler her zaman dikkatimizde ama mevzuatla uyuşması gerekiyor” diye konuştu ve maliklerin maddi maddi kayıplarının karşılanması durumda konuya ilişkin izlenecek yol ile ilgili şunları söyledi; “Bu konularda ihtisas komisyonlarımız yetkil oluyor. Bir konu meclis gündemine geldiği zaman bunlar ihtisas komisyonlarına, imar komisyonlarına, hukuk komisyonlarına ve deprem ve afetle mücadele komisyonlarına havale ediliyor. Dolayısıyla bu komisyonlarda yapılacak teknik çalışmalara bağlı olarak bir sonucu olur. O nedenle bugünden net bir şey söylemek çok doğru olmaz.”
İlgili Haber