Sakat bırakan kapı için tazminat istemi
İzmir'in Torbalı İlçesi'nde, teneffüste arkadaşları ile bahçede oynarken üzerine demir kapı düşmesi sonucu sakat kalan Torbalı Ticaret Odası 80'inci Yıl İlköğretim Okulu 1'inci sınıf öğrencisi Kadir Efe Çakar'ın ailesi, avukatları Volkan Çakır aracılığıyla Milli Eğitim Bakanlığı'na karşı adli yardım talepli olarak, İzmir İdare Mahkemesi'nde 160 bin liralık maddi ve manevi tazminat davası açtı.
İZMİR - Geçen yıl 3 Ekim'de, okul bahçesinde arkadaşları ile teneffüste oyun oynayan 1- C sınıfı öğrencisi Kadir Efe Çakar'ın üzerine, çoğunlukla kantine mal getirildiğinde kullanılan demir bahçe kapısı düştü. Demir kapının altından çıkartılıp hastaneye kaldırılan Efe Çakar'ın sağ diz ön çapraz bağları koptu. Uzun süre hastanede tedavi gören ve koltuk değnekleriyle yürümeye mahkum olan Kadir Efe Çakar'ın babası Enis Çakar ve annesi Medihan Çakar, avukatları Volkan Çakır aracılığıyla, adli yardım talepli olarak kendi adlarına 50'şer bin lira manevi, çocukları için de 10 bini maddi 50 bini manevi toplam 160 bin lira tazminat istemiyle Milli Eğitim Bakanlığı'na karşı İzmir İdare Mahkemesi'nde dava açtı.
AMELİYAT OLURSA BACAĞI KISA KALACAK
Çakar ailesinin avukatı Volkan Çakır mahkemeye verdiği dava dilekçesinde, müvekkillerinin çocuklarının ve kendilerinin yaşadığı acı ve ızdırabı vurgulayarak şöyle dedi:
"Kadir Efe Çakar, müvekkilim olan annesi tarafından okul yönetiminin çağırması sonucu ilk önce Torbalı Devlet Hastanesi'ne, ardında da ağrıları geçmeyince de özel tıp merkezine götürüldü. Yapılan tetkiklerde Kadir Efe Çakar'ın sağ dizinde ön çapraz bağlarında yırtık tespit edildi. Ameliyat olması gerekiyor. Ancak yaşı küçük olduğundan ameliyatı riskli ve ileride sağ bacağının da kısa kalma ihtimali bulunuyor. En son, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Ortopedi Polikliniği'ne götürüldü. Prof. Dr. Hasan Tatari tarafından muayene edildi. Burada da aynı sebeplerden dolayı ameliyatı riskli olduğundan, bol bol yüzme ve fizik tedavisi önerildi. Bu tetkiklerin ardından anne ve baba yıkılıp, ne yapacaklarını şaşırdı. Müvekkillerim okul yönetimine durumu bildirmiş, ancak kendilerinin kapı düşme olayından haberleri olmadığını öğrenince bir kez daha yıkılmıştır. Düşen kapının alelade şekilde yerine kaldırıldığını, kapı üzerinde hiçbir önlem alınmadığını, sorumluların tespit edilmediğini öğrenmişler ve çocuklarının can güvenliği bulunmadığı gerekçesiyle ve başka çocukların da aynı olayı yaşamamaları için sorumluları savcılığa şikayet etmişlerdir."
'AĞLAYARAK UYANIYOR'
Avukat Volkan Çakır dilekçesinde, müvekkillerinin çocukları Kadir Efe Çakar'ın geceleri uykusundan kabus görerek uyandığını, bir daha o okula gitmek istememesi üzerine, pedagog desteği alınarak başka okula kaydettirildiğini belirti. Avukat Çakır şöyle devam etti:
"Küçük Efe'nin annesi, oğlunun tekrar eski sağlığına kavuşması, eğitiminden ve arkadaşlarından geri kalmaması için onu her gün okula götürüyor. Müvekkillerim çocuklarının yaşadığı bu fizyolojik ve psikolojik travmadan sonra adeta yıkıldı. Kadir Efe geceleri kabus görerek uyanıp, 'Anne ben bir daha sağ ayağımın üzerine basamayacak mıyı? Sağ ayağım kısa mı kalaca? Arkadaşlarım gibi oynamayacak mıyım'' sorularını sormaktadır. Bu durum ailenin zor durumda kalmasına ve günlerce acı çekmesine neden olmuştur. İyileşeceğini söylemelerine rağmen, çocukları bir türlü yaşadığı psikolojik travmadan çıkamamıştır. Hastanede tedavisi de devam etmektedir. Her ay düzenli kontrollere gitmektedir. Yaşanan bu acı olay sonucu anne Medihan Çakar'ın da hem ruh hem de beden sağlığı bozulmuştur. Bu durum bütün aile bireylerini olumsuz etkilemiştir. Okul yönetimi gerekli önlemleri almayarak, ihmalleriyle, Kadir Efe'nin yaralanmasına sebep olduğundan, müvekkillerim bu olay nedeniyle maddi ve manevi zarara uğramıştır. Baba Enis Çakar, özürlü olduğundan çalışamamaktadır. Evin kirasını aile fertleri ödemektedir. Bu olaydan dolayı kendileri ekonomik yönden iyice çökmüş durumdadır. Başka canlar yanmasın diye, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, Kadir Efe Çakar adına 10 bini maddi 50 bini manevi, anne ve baba için de 50'şer bin lira manevi, toplam 160 bin lira tazminat istemiyle bu davayı açmak zorunda kaldık."
'SORUMLU BİZ DEĞİLİZ'
Milli Eğitim Bakanlığı avukatı ise mahkemeye gönderdiği cevap dilekçesinde, kapıyı okula taktıran Torbalı Belediyesi'nin sorumlu olduğunu, olayın hemen akabinde de aileyi arayıp durumu bildirdiklerini, üzerlerine düşen görevi yaptıklarını öne sürdü. Kapının montajının düzgün olduğu belirtip, davanın reddini talep etti.
İzmir İdare Mahkemesi'nde görülecek davaya henüz başlanmadı.
MÜDÜR VE ÖĞRETMEN BAEŞKA YERE TAYİN EDİLDİ
Yaşanan olayın ardından okul müdürü ile nöbetçi öğretmenin, başka okullara tayin edildiği ve haklarında Torbalı Asliye Ceza Mahkemesi'nde ceza davası açıldığı, yargılamanın sürdüğü belirtildi. (DHA)