Ege Postası
Geri

Şaziye Üner: Bana küfreden taraftar umreye giderken helallik istedi

Galatasaray Kadın Basketbol Takımı'nın başarılı oyuncusu Şaziye Üner, Fenerbahçe'nin kendisinin yüzünden kaybettiği Final Four’u unutamadığını söyledi.Oynadığı her maça hep sağ ayakla ve dua ederek çıktığını anlatan Şaziye...
Şaziye Üner: Bana küfreden taraftar umreye giderken helallik istedi
Haberler / Spor
14 Eylül 2013 Cumartesi 16:36
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Galatasaray Kadın Basketbol Takımı'nın başarılı oyuncusu Şaziye Üner, Fenerbahçe'nin kendisinin yüzünden kaybettiği Final Four’u unutamadığını söyledi.

Oynadığı her maça hep sağ ayakla ve dua ederek çıktığını anlatan Şaziye Üner, konuk olduğu Skyturk360’da Spor Aşkına programında önemli açıklamalar yaptı. Aldığı hiçbir karardan pişmanlık duymadığını belirten Şaziye Üner, "Bence en büyük yatırım oyuncuların kendilerine yaptığı yatırımdır. Basketbola üç kız kardeş başladık, biri evlenince bıraktı, ikimiz milli takım’dayız." dedi.

Maçta kendisine küfreden bir taraftarın umreye giderken gelip kendisinden helallik istediğini de belirten Şaziye Üner, özel hayatında geleceği ile ilgili olarak ise "Önce dünya şampiyonası, sonra çocuk." ifadesini kullandı.

Galatasaray Kadın Basketbol Takımı'nın başarılı sporcusu Şaziye Üner, Hakan Artış ile Gizem Durmuş Artış'ın sorularına cevap verdi. Basketbola olan tutkusunu “Aşk” olarak niteleyen ve basketbola başlamasını “Aşka başlama” olarak adlandıran Şaziye’nin ilginç görüşleri şöyle:

“Aşka (basketbola) 12 yaşımda kardeşlerimle beraber ortaokul yıllarında başladım. Altı kardeşiz. Dört kız, iki erkek. Üç kız kardeşimle farklı okullarda olmamıza rağmen aynı takımın altyapı formlarını doldurduk ve aynı takımda aynı gün basketbola Adana’da, Botaşspor’un altyapısında başladık. O yıllar benim için çok eğlenceliydi. Hiç bırakmak istemedim. Şu anda da profesyonel olarak devam ediyorum.

Basketbola başladığım ilk zamanlarda okulumuzda pota yoktu. Okul duvarında belli boylarda potanın çizimleri vardı. Biz orada 5-6 ay boyunca çalışmıştık. Basketbola başlayana kadar babamın basketbol oynadığını bilmiyordum. İstanbul’da Kadıköyspor’da 5 sezon oynamış. Üç kardeş başlamıştık basketbola. Bir tanesi evlendi, basketbolu bıraktı. Diğer kız kardeşim Naile İvegün ile beraber Milli Takım’da oynuyoruz. Sporcu olarak çok büyük fedakarlıkta bulunuyoruz. Hep kamptasınız. Çok kısıtlı bir sosyal hayatımız var. Okula gittiğim zamanlar hep okul antrenman, okul antrenman şeklindeydi.

İstanbul’a geldim. Birinci Lig’de oynuyorum. Haftada iki tane maç oynuyorum. Deplasmana gidiyoruz ve haliyle çok fazla ev ile uğraşamıyorum. Eşime çok fazla vakit ayıramadığım zamanlar oluyor. Maçlardan önce makyaj yapıyordum şimdi çok fazla yapamıyorum. Çok küçük küçük yapıyorum, yapan arakadaşlara saygı duyuyorum. Çok güzel yapıyorlar.

Moda ile ilgili dergileri karıştırıyorum. Mağazaya gittiğimde kendime yakışanı alıyorum. Ayakkabıları ve şık elbiseleri seviyorum. Maçlara hep sağ ayakla çıkarım ve dua ederim. Bütün sezon aynı tokayı takıyorum. Basketboldan önce bir sene atletizm yaptım ama gerçekten çok zordu. Sırıkla yüksek atlamayı çok isterdim. Uçak korkum var ama parasailing yapabiliyorum. Oyun olarak baktığımızda Allen Iverson’ı oynarken izlemek hoşuma gidiyor. Botaşspor antrenörlerinin üzerimde çok emeği var. Zafer Kalaycıoğlu, Aziz Akkaya ve bir çok antrenörle çalıştım. Bana çok değer verdiler ve değer verdiklerini hissettirdiler. Hepsinden bir şeyler öğrendim ve hepsine teşekkür ederim."

BANA KÜFÜR EDEN BİR TARAFTAR UMREYE GİDERKEN HELALLİK İSTEDİ

Fenerbahçe’ye ilk geldiği sene Euro Cup’ta Final Four oynadıklarını da belirten Şaziye Üner, "Final maçında beş sayı öndeyiz ve ben turnikeye gidiyorum. Çok rahat bir turnikeyi tabiri caizse dağlara taşlara attım ve o pozisyondan sonra maç döndü. Biz finali kaybettik. Bunun için gerçekten çok üzülmüştüm." diyerek şöyle devam etti:

"Beşiktaş’ta Galatasaray ile oynadığımız maçta son saniyelerde 3 sayı geride iken attığım son saniye basketi ile maç uzatmaya gitmişti ve biz o maçı kazanmıştık. Taraftarın küfür etmesi tabiki de hoş olmuyor. Umreye giden bir taraftar benden küfür ettiği için özür dileyip helallik istemişti. Şu anda Çiçeklerin Dili adlı kitabı okuyorum ve sonunu çok merak ediyorum. Hz. Muhammed’in (S.A.V) hayatı ile ilgili kitap okuyorum. Aldığım hiçbir karardan pişmanlık duymuyorum. Yaşadıklarımdan çok şey öğrendim. Öğrendiklerim ileride umarım çok fazla işime yarar.

En büyük hayellerimden biri çocuklarla ilgili bir spor kompleksi yapmak. Çocukları çok seviyorum. 2014 Dünya Şampiyonası’nda forma giymek istiyorum. Şampiyonadan sonra çocuk yapmayı düşünüyorum. Çocuğum olduktan sonra da basketbola devam etmek istiyorum.

Hareketli müzik dinlemeyi seviyorum. Rock müzik de dinliyorum. Tarkan dinlemeyi seviyorum. Dinlerken ve izlerken keyif aldığım birisi. Kasım’da Aşk Başkadır’ı beğenerek izlemiştim ve çok etkilenmiştim. Prag çok güzel bir yer. Tarihi yerleri çok seviyorum. İş olarak baktığımız zaman maç kazanmak inanılmaz huzur verici. Annemin yaptığı börekleri ve tarhana çorbasını çok severim. Şırdan yemeyi çok severim. İnanılmaz güzel tadı var. Avrupa’da hastalandığım için geri dönmek zorunda kaldım. Avrupa’da biraz daha kalmak isterdim. Genç basketçiler çalışırken eğlenmeyi denesinler. Bence en büyük yatırım oyuncuların kendilerine yaptığı yatırımdır. Kendilerine yatırım yapmayı unutmasınlar."

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası