Sendikaya kadın şube başkanı: DİSK'ten İzmir'de bir ilk

Taşeronda örgütlenmenin önünü açan yasal düzenlemenin ardından İzmir genelindeki ilçe belediyelerinde çalışmalarına hız katan DİSK Genel-İş Sendikası 6’ıncı şubesini hizmete açtı. Bayraklı Belediyesi’nde yaklaşık bin 200 işçinin örgütlendiği şube İzmir genelinde bir ilkin altına imza atarken, sendikanın başına ilk kez bir kadın şube başkanı seçildi. Sendikaya kadın şube başkanı

Haberler / İzmir

9 Şubat 2016 Salı 12:43

PAYLAŞ

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Konak’ta yeni şubesini hizmete açan DİSK Genel-İş Sendikası’nın düzenlediği programa Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, belediye meclis üyeleri, DİSK’e bağlı sendikaların yöneticileri, Bayraklı Belediyesi işçileri, iş yeri temsilcileri, Genel-İş Sendikası şube başkanları katılım gösterdi.

GENEL-İŞ SENDİKASI’NDA BİR İLK: YENİ ŞUBEYE KADIN BAŞKAN
Bayraklı Belediyesi’nde bin 200 taşeron işçinin örgütlendiği DİSK Genel-İş Sendikası’nın yeni şubesinin açılışı törenle gerçekleşti. İzmir’de ilk kez bir bayan şube başkanının göreve geldiği sendikanın 6 No’lu Şubesi’nin başına da altı yıldır ilçe belediyesinde işçi olarak çalışan Emine Yılmaz seçildi. Şube Başkanı Emine Yılmaz’ın yönetim kadrosunda görev yağacak olan 14 işyeri temsilcisinin büyük bölümü de bayan işçilerden oluştu.

BİN 200 BELEDİYE PERSONELİ ÖRGÜTLENDİ
Taşeron çalışan belediye personelinin yanı sıra, kadrolu işçilerin de örgütlendiği şubede başkanlık görevine seçilmekten ötürü gurur duyduğunu aktaran Şube Başkanı Yılmaz, önümüzdeki süreçte örnek çalışmaların altına imza atacaklarını duyurdu. Şubenin açılış törenine katılan Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ ise işçilerinin sendikal örgütlenmesine destek vererek, şube yönetimine çiçek sundu.

YÖNETMELİK NE ZAMAN ÇIKACAK
Burada bir konuşma yapan Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, “Türkiye’de Amerika’nın Ortadoğu projesiyle beraber AKP iktidarını bugünlere taşıdı. Aslında AKP iktidarı yıllar önce Amerika’nın hazırladığı bir projenin devamıdır. 12 Eylül 1980 ihtilalinden sonra 10-15 tane büyük holding taban karlar yaparak, işçi sınıfı talepleri göz ardı edilerek yeniden yarı sömürge olan ülkenin dışa bağımlı sermayesi ayağa kalktı.

Bugünlere gelindi. Bazı sıkıntıları aşmak için AKP iktidarı yapay bir takım söylemler ve torba yasalarla güya taşeron işçilere örgütlenme hakkı verdi. Henüz bunun alt yapısı daha belli değil. Yönetmelik ne zaman çıkacak, karşılığı kurumlara nasıl verilecek belli değil. Buna rağmen tabi ki örgütlenmenin işçi sınıfı hareketi açısından önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.

BİRBİRİMİZE SADIK VE SEVECEN OLACAĞIZ
Sendikal hareketin siyasi misyonu ve vizyonunun sol hareket olduğunu vurgulayan Başkan Karabağ, sözlerine şöyle devam etti:

“Onun dışındaki hareketler asla siyasi hareketin destekçisi olamaz. Dolayısıyla örgütlenme ile birlikte benim ricam DİSK’ten sınıf bilincini arkadaşlarımıza öğretmek ve eğitmektir. Öğrenilmesi gerekenleri arkadaşlarımıza anlatmak ve öğretmektir. Bugün Türkiye’de yaşananlar ise gerici ve faşist düzenin adım adım ilerlediği bugünlerde kaşının üstünde gözün var deyip birbirimizi beğenmemezlik yapmadan, bir bütün ilericilerin yurt severlerin demokratların ve devrimcilerin, Türkiye’nin sistemini değiştirmede çabasını birleştirmesi gerekiyor. Yoksa çok zor günler geçireceğiz. Belki bir müddet sonra ne sendika kalacak ne seçimler kalacak. Gidişat onu gösteriyor. Biz birbirimize sadık ve sevecen olacağız. 12 Eylül 1980 öncesi DİSK’i yeniden hayata geçireceğiz. Kemal Türkleri, Abdullah Baştürk’leri yeniden canlandıracağız. Kaybettiğimiz birçok işçi emekçi arkadaşımızın bu dönemde özellikle siyasi parti kanalında zorlayarak o partileri sola çekerek parlamento içinde de işçi temsilcisi arkadaşlarımızın olmasını sağlayacağız ve Bundan sonraki süreci elle götüreceğiz. Belediye başkanlarını özelliklede beni işveren gibi hiçbir arkadaşımız algılamasın. Biz birer siyasi kimliğiz. Belediyede belli dönemler için varız. Zamanı gelince görevimizi teslim edeceğiz. Çalışma bakanlığından bize gelen müfettişlerinin de söyledim biz bir işveren değiliz, biz holding patronu da değiliz. Biz siyasetten gelen siyasi kimliği olan ve siyasi tercihleri olan insanlarız”