Mahmut Türkmenoğlu’nun kooperatifçilik alanında derin izler bıraktığını ifade ederek sözlerine başlayan Sındır, “bakanımız, güzel insan; kardeşliği, dostluğu paylaşmayı önce kendi içselleştirmiş sonra da bütün hayatına yansıtmış bir insan, sevgili Mahmut Türkmenoğlu’nu buradan bir kez daha saygıyla anıyoruz. Onun adını taşıyan bir vakfın genel kurulunda olmak büyük şans. Kooperatifçilik, sadece üretimden gelen ekonomik menfaat birliği değildir, aynı zamanda sosyal bir olgudur ve özünde dayanışma yatar; o bizlere bunu öğretti. Kooperatifçilik imece usulü, paylaşabilmenin; kardeşliğin, sevginin bölüşüldüğü, dayanışmanın en üst düzeyde olduğu örgütlenme biçimidir” dedi.
“GENEL KURUL BİZE IŞIK TUTACAK”
Dayanışmanın en üst düzeyde olduğu örgütlenme biçiminin kooperatifçilik olduğunu ifade ederek sözlerini sürdüren Sındır, “Ülkemizdeki kooperatifçiliğin yapısal ve yönetsel sorunlarının aşılabilmesi adına yasal anlamda neler yapılması gerekiyorsa bunların üzerinde gidiyoruz. Bugünkü genel kurul da bize bu anlamda ışık tutacak. Burada masaya yatırdığımız kooperatifçiliğin temel ve uygulamadan kaynaklı sorunlarını Meclis’e taşıyacağız. Üretim, kadın, enerji, tarımsal ve tüm alanlarda kooperatifçiliğin önünün açılması için mücadelemize devam edeceğiz. Çünkü kooperatifçilik kapitalizme ve egemen sermayeye karşı ayakta kalan önemli kurumların başında gelir. Kooperatifçiliği yaşatıp, sürdürülebilir kılarsak; ülkemizin kalkınmasında, ekonomik zorlukların aşılmasında, istihdam sıkıntılarının çözümünde önemli bir aşama kaydederiz. Demokratik yaşamın sağlıklı bir şekilde yürümesine katkı sağlarız. Doğaya ve çevreye önem veren anlayışın; yöresel değerlerin ve kültürlerin ayakta kalmasına katkı sağlarız. Kooperatifleşmeye şaşı bakan zihniyet bireysel menfaatleri toplumsal menfaatlerin üzerinde tutar. Bu anlayışa geçit vermeyeceğiz. Üreten ve ürettiğini hakça, adilce paylaşan bir Türkiye hayaline ulaşmamızda kooperatifler çok önemli yer tutacak. Kooperatif varsa kalkınma vardır, gelir adaleti vardır” dedi.
POLİTİKA
Sayfa başına git
