Açıklamasında Sivas kongresinde alınan kararların Türk Milletinin kurtuluşuna giden yolda çok önemli bir yapı taşı olduğunu belirten Sındır, “Umutsuzluğa kapılmayan, bağımsızlığı aklından çıkarmayan, düşmana boyun eğmeyen vatanseverler 98 yıl önce Sivas’ta memleket için bir araya geldiler. Ve Cumhuriyetimizin, bağımsızlık mücadelemizin temelleri 98 yıl önce Sivas Kongresinde alınan kararlarla atıldı. Ya istiklal ya ölüm diyen bir milletin haklı ve onurlu mücadelesi Sivas’ta ete kemiğe büründü. Milli sınırların bir bütün olduğu, her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı koyulacağı, manda ve himayenin kabul edilmeyeceği Sivas’tan tüm dünyaya duyuruldu. Anadolu’da ortasında Mustafa Kemal ve arkadaşları tarafından yakılan ateş Misak-ı Milli esasları tüm yurdu sardı” dedi.
“KURTULUŞ SAVAŞININ YOL HARİTASI”
Milli birlik ve beraberliğin sağlanmasında Sivas Kongresinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Sındır, “Balkan harplerinde ve birinci dünya savaşında yorgun düşmüş, uçurumun kenarına sürüklenmiş bir ülkeden bağımsızlığına giden yolun reçetesi 4 Eylül 1919’da ortaya konmuş ve kurtuluş savaşının yol haritası Sivas’ta çizilmiştir. Millet iradesini kongreye yansıtmak için sadece işgal kuvvetleriyle değil işgal kuvvetleriyle işbirliği yapan vatan hainlerine geçit verilmeyeceği Sivas Kongresinde gösterildi. En karanlık günlerde milletimizin azim ve kararlılıkla ortaya koyduğu birlik ve beraberlik duygusuna bugün de ihtiyacımız var. Terör ve arkasındaki karanlık güçlere karşı mutlak zafer, daha aydınlık daha yaşanılabilir daha refah içinde bir ülke olmak ancak birlik ve beraberliğimizle mümkündür” dedi.
'EHVEN-İ ŞER, ŞERLERİN EN KÖTÜSÜDÜR’
Sındır yazılı açıklamasını şöyle sonlandırdı: “Anadolu’nun kadim topraklarında hür ve bağımsız bir şekilde yaşıyorsak bunu vatan ve hürriyet uğruna yaşamlarını hiçe sayan kahraman şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz. Esarete boyun eğmeyen, en zor zamanda bile Amerikan ve İngiliz mandasını ehven-i şer diyerek kabul ettirmeye çalışanlara 'Ehven-i şer, şerlerin en kötüsüdür' diyerek kesinlikle red eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi sevgi, saygı ve minnetle anıyoruz. Rahmet olsun.”