Arap Baharı’nın ilk başladığı ülke olan ve diğer Arap Baharı ülkeleri darbe, kaos ve iç savaş içinde kalırken, demokrasiye nispeten başarılı bir geçiş yapan Tunus’un İslamcı Partisi Ennahda’nın (Uyanış) lideri Raşid Gannuşi, şaşırtıcı bir açıklama yaparak, siyasal İslam’ı terk edeceklerini bildirdi. Fransa’nın Le Monde gazetesine konuşan Gannuşi, Arap Baharı sonrası Tunus’ta siyasi İslam’a yer kalmadığını söyledi. Ennahda’nın, AK Parti’yi model aldığı biliniyordu. Gannuşi, “Tunus şimdi bir demokrasi. 2014 Anayasası aşırı sekülerlik ve aşırı dine sınırlar getirdi. Dini faaliyetlerin siyasi faaliyetlerden tamamen ayrı olmasını istiyoruz” dedi. Tunuslu siyasi lider, “Bu politikacıların yararına çünkü artık dini siyasete alet etmekle suçlanmayacaklar. Bu din açısından da iyi. Bu sayede politikaya rehin olmayacak” ifadelerini kullandı.
DEMOKRATİK İSLAM
Ennahda’nın dün başlayan 3 günlük kongresinde yeniden partinin başkanı seçilmesi beklenen Gannuşi, “Siyasi faaliyetlerde uzmanlaşan bir parti olmaya doğru gidiyoruz. Siyasal İslam’ı geride bırakıp demokratik İslam’a geçiyoruz. Artık siyasal İslam’ı temsil etme iddiasını taşımayan Müslüman demokratlarız” dedi. Tunuslu siyasetçi, Ennahda’yı “siyasi, demokrat ve sivil bir parti” olarak tanımlarken, referans noktalarının “eski ve modern İslam’ın değerlerinde kökleşmiş” olduğunu söyledi. Gannuşi’nin bu açıklamalarının Ennahda’nın kongresinde alınan kararlarda nasıl bir etki yapacağı merak ediliyor. Analistler, kongredeki kararların ve daha sonraki uygulamaların Gannuşi’nin açıklamalarının gerçek bir değişim mi yoksa kelime oyunu mu olduğunu göstereceğini söylüyor. Parti kaynakları, bu kongrede kadınlara ve gençlere daha fazla açılma hedefini taşıdıklarını anlatıyor.
GANNUŞİ KİMDİR
Gannuşi, Mısır’daki Müslüman Kardeşler’den esinlenerek bir araya geldiği entelektüellerle 1981 yılında İslami Eğilim Hareketi’ni kurmuştu. Bu hareket 1989 yılında Ennahda adını aldı. Tunus’un otokrat Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin Bin Ali döneminde baskı altında kalan Gannuşi hapse girip çıktı ve sonunda Londra’ya gitti. 22 yıl sürgünde kalan Gannuşi, Bin Ali’nin devrilmesi sonrası 2011’in başında ülkesine geri döndü. Karşıtları, Gannuşi’yi “Tunus’un Humeyni’si” diye nitelendirmişti.