İzmir'de dere kenarında gördüğü sokak hayvanlarına yardım ederek başladığı yardımseverliği belediye desteğiyle kurduğu barınakta devam ettiren Celal Üner, fedakarlığıyla dikkat çekiyor.
Emekli olduktan sonra İzmir'e yerleşen 68 yaşındaki emekli hava astsubayı Celal Üner, Örnekköy Mahallesi'nde eşiyle yürüyüş yaparken dere kenarında gördüğü kedi ve köpeklerin durumlarına üzülerek yardım etmeye karar verdi.
Üner ve eşi, yardıma muhtaç çok sayıda hayvan olduğunu fark ederek çöplük olarak kullanılan boş bir arazide hayvanları beslemeye ve bakımlarını yapmaya başladı.
Evinde pişirdiği yemekler ve çevreden topladığı yiyeceklerle yaklaşık 13 yıl sokak hayvanlarını besleyen Üner'in çabasını gören Karşıyaka Belediyesi, 2009 yılında aynı arazi üzerine "Celal Üner Hayvan Barınağı" kurdu.
Hayat arkadaşının desteğiyle tüm gününü kendi adını taşıyan hayvan barınağında geçirmeye başlayan Üner'in, zamanla baktığı hayvan türleri ve sayısı da arttı.
Köpeklerin yanında terkedilmiş eşek, koyun ve kedileri de barınağına alan Üner, zabıta ekiplerinin kaçak olarak satıldıklarını tespit ederek el koyduğu ördek, tavuk ve kazları da kabul etti.
Neredeyse hayvanat bahçesine dönüşen 3 dönüm alandaki barınağı farklı bölümlere ayıran Üner, geçirdiği beyin ameliyatı sonrası da hayvanlarından uzak kalmaya dayanamadı.
DAMADA HAYVAN SEVGİSİ SORUSU
Celal Üner, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayatının en mutlu günlerini hayvan barınağında geçirdiğini, ekim ayında beyin ameliyatı olduğunu, hastaneden çıktıktan sonra 15 gün dahi istirahat etmeden barınağına koştuğunu anlattı.
"Hayvanların tümünü, yılanı çıyanı, zararlısı zararsızı ayırt etmeden seven bir insan" olduğunu ifade eden Üner, hayatı boyunca etrafında hep hayvanları seven insanların olduğunu, kızıyla evlenmek isteyen damadına bile hayvanları sevip sevmediğini sorduğunu, aldığı olumlu yanıtın ardından evlenmelerine rıza gösterdiğini söyledi.
Hayvan barınağı kurulmadan önce aldığı emekli maaşının büyük kısmını can dostları için harcadığını bundan asla pişmanlık duymadığını anlatan Üner, halen belediyenin sadece köpeklerin mamalarını temin ettiğini, diğer hayvanların yiyecek giderlerini kendisinin karşıladığını ifade etti.
"İçinizde sevgi yoksa parayla pulla yapılacak iş değil" diyen Üner, barınaktan hayvan sahiplenen çoğu insanın bakamayarak geri getirdiğini, bunun hayvanların psikolojisini olumsuz etkilediğini, bu nedenle kolay kolay kimseye hayvan vermediğini de anlattı.
YAŞAMADIK DESEK YERİ VAR
Üner'in 40 yıllık hayat arkadaşı 62 yaşındaki Sabiha Üner ise eşinin barınakta hayvanlarla ilgilenirken çok mutlu olduğunu, kendisinin de onun mutluluğunu izlemek için sık sık barınağa gittiğini söyledi.
Eşinin geçirdiği rahatsızlıktan sonra barınağa gelmesine karşı çıktığını belirten Üner, "Ailecek hayvanları çok seviyoruz. Buraya gelince ben de huzur buluyorum. Biz genç yaşta bu işe başladık 20 yılımızı geçirdik. Sosyal yaşantımız hiç olmadı. Yaşamadık desek yeri var. Onun için 'bırakalım artık' dedim. O istemedi. Ben bıraksam da eşim bırakmaz zaten. Tutkusu var." diye konuştu. (AA)