SOL Parti, siyasette son dönemde tartışma konusu olan 'çözüm süreci' ve 'yeni anayasa' ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yazılı açıklamada, "Bu kritik dönemde tüm demokratik güçleri, bir kez daha Erdoğan’ı iktidarda tutmak üzere göz göre göre oynanan bu oyunu bozmak için birleşmeye; bir avuç soyguncunun ve egemen emperyalist güçlerin lehine, bütün halkın aleyhine bu ucube tek adam rejimine son vermek için omuz omuza vermeye çağırıyoruz." denildi.
Rejime karşı birleşik mücadele çağrısı yapılan açıklamada, "Kürt sorununun demokratik çözümünün, barışın, demokrasinin ve özgürlüğün kazanılabilmesinin yolu, Kürdü Türkü, Alevi’si Sunni’si tüm ezilenler ve emekçiler olarak bu siyasal İslamcı faşist rejime son vermek için birleşmekten geçiyor" denildi.
SOL Parti, "Erdoğan ve Bahçeli ipine sarılmanın yeni bir yetmez ama evetçilikten başka bir şeye çıkmayacağı bugünden ortadadır" vurgusunda bulundu.
SOL Parti'den yapılan açıklamanın tamamı şöyle:
"Bir avuç azınlık için saltanat, toplumun çok büyük emekçi kesimleri için sefalet anlamına gelen; türlü hile ve baskılarla sürdürülebilen tek adam rejimi adım adım çöküşe sürükleniyor.
Bahçeli’nin desteği, BBP’den HÜDA-PAR’a en gerici-faşist kesimlerin ittifakı artık rejimi taşımakta yetersiz kalıyor.
Bu çöküşü önlemek, tek adam rejimini ayakta tutabilmek için, muhalefetten güç devşirmeyi esas alan yeni bir oyun kurulmaya çalışılıyor. Bunun için bir kez daha “yeni anayasa” ve “barış” kartları ileri sürülüyor.
Bu oyunun esas hedefi, mühürsüz oylarla kurularak “atı alan Üsküdar’ı geçti” hileleriyle sürdürülen Erdoğan’ın başkanlığını, hem de anayasaya aykırı olarak üçüncü kez seçilmesinin ardından, şimdi bir kez daha sürdürmenin yollarını bulmak.
Bu oyunun parçası olarak, halka karşı her tür kötülüğü yapan zalimlerle el sıkışarak demokrasi ve barış kazanılamayacağı açıktır.
Kürt sorununun demokratik çözümünün, barışın, demokrasinin ve özgürlüğün kazananılabilmesinin yolu, Kürdü Türkü, Alevi’si Sunni’si tüm ezilenler ve emekçiler olarak bu siyasal İslamcı faşist rejime son vermek için birleşmekten geçiyor.
20 yılı aşkındır bu gerici saltanatın nasıl hilelerle sürdürüldüğü de; muhalefetin kah anayasa kah çözüm kah beka adına yaptığı yanlışlarla nasıl bu değirmene su taşıdıklarına bakıldığında da Erdoğan ve Bahçeli ipine sarılmanın yeni bir yetmez ama evetçilikten başka bir şeye çıkmayacağı bugünden ortadadır.
Yoksa aldatılmaya gönüllü değilseniz, Bahçeli’nin elinde “kardeşlik ve barış”; Erdoğan’ın elinde “demokrasi ve özgürlük” olduğuna inanarak, teşekkür sırasına girmenin de bir alemi olmadığı açık.
Bu kritik dönemde tüm demokratik güçleri, bir kez daha Erdoğan’ı iktidarda tutmak üzere göz göre göre oynanan bu oyunu bozmak için birleşmeye; bir avuç soyguncunun ve egemen emperyalist güçlerin lehine, bütün halkın aleyhine bu ucube tek adam rejimine son vermek için omuz omuza vermeye çağırıyoruz.
Bütün muhalefet partilerine, yurtsever aydınlara, ilerici güçlere ve emekçi halkımıza karşı karşıya olduğumuz bu tarihi sorumluluğu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz."