Ege Postası
Geri

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'tan Fethullah Gülen açıklaması

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in ölümüne ilişkin, "15 Temmuz darbe teşebbüsünde 252 masum vatandaşımızın şehadetine vesile olan bir kalkışmayla, devleti yabancılara teslim etmek için harekete geçmiş olan kirli bir örgütün, kirli sözde lideri bugün öldüğü haberini aldık. FETÖ elebaşı belki kendisini kullanan, kendisini koruyan, kendisini bir maşa gibi bu millete karşı kullanan, bir hançer gibi arkamızdan saplayan ellere teslim olmuş ve oralarda hayattan kopmuştur. İsterdik ki bu memlekete gelsin, getirilsin. Defalarca dosyası verilmesine rağmen kendisini koruyanlar, kollayanlar, bir istihbarat örgütü gibi kullananlar onu vermek istemediler. İsterdik ki buraya gelsin. Yaptıklarının hesabını tüm yargı sistemi önünde, adalet önüne versin. Ömür boyu hapislerde çürüsün. Ama bu dünyada belki adaletten kaçtı. Ancak öyle inanıyoruz ki öte tarafta bu kadar ağır suçların karşısında ilahi adaletten kaçması mümkün değildir." dedi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'tan Fethullah Gülen açıklaması
Haberler / Politika
21 Ekim 2024 Pazartesi 20:27
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Aydın programı kapsamında valiliği ziyaret etti. Kurtulmuş, buradaki ziyaretinin ardından Aydın Ticaret Odası'nda sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıya Kurtulmuş'un yanı sıra Aydın Valisi Yakup Canbolat, AK Parti Aydın milletvekilleri Mustafa Savaş, Seda Sarıbaş ve Ömer Özmen, Aydın Ticaret Odası Başkanı Hakan Ülken, oda başkanları ve iş insanları katıldı. Toplantıda konuşan Kurtulmuş, "Türkiye'ye ağır bedeller ödettirmiş, manevi ve maddi bakımdan bu milletin geniş kitlelerini yıllarca sömürmüş, devletin içerisine böyle zehirli sarmaşık gibi sararak devletin içerisine sirayet etmiş ve en son 15 Temmuz darbe teşebbüsünde 252 masum vatandaşımızın şehadetine vesile olan bir kalkışmayla, devleti yabancılara teslim etmek için harekete geçmiş olan kirli bir örgütün, kirli sözde lideri bugün öldüğü haberini aldık. FETÖ elebaşı belki kendisini kullanan, kendisini koruyan, kendisini bir maşa gibi bu millete karşı kullanan, bir hançer gibi arkamızdan saplayan ellere teslim olmuş ve oralarda hayattan kopmuştur. İsterdik ki bu memlekete gelsin, getirilsin. Defalarca dosyası verilmesine rağmen kendisini koruyanlar, kollayanlar, bir istihbarat örgütü gibi kullananlar onu vermek istemediler. İsterdik ki buraya gelsin. Yaptıklarının hesabını tüm yargı sistemi önünde, adalet önüne versin. Ömür boyu hapislerde çürüsün. Ama bu dünyada belki adaletten kaçtı. Ancak öyle inanıyoruz ki öte tarafta bu kadar ağır suçların karşısında ilahi adaletten kaçması mümkün değildir. Bu dünyada adalet tecelli etseydi, ömür boyu hapiste kalacaktı. Öbür tarafta öyle inanıyorum ki sonsuza kadar ateşler içerisinde olacaktır ve yaptıklarından duyarsa pişmanlıkların hiçbirisinin de bir faydası olmayacaktır. Ancak bizim meselemiz, bir terör örgütü ve sadece o terör örgütünün başındaki kirli şahsiyetle ilgili değildir. Çok terör örgütleri kullanıldı şimdiye kadar bunların hepsine karşı uyanık olmak, bunları hepsine karşı milletimizi, devletimizi, ülkemizi korumak ve bunlara karşı mücadele etmek bizim meselemizdir" dedi.

'BU MÜCADELEYİ TÜRK DEVLETİ SONUNA KADAR YAPACAK'

Kurtulmuş, "FETÖ öldü, gitti diye bakmayın. Hala birçok yerde var olduğu tahmin edilen, karda yürüyüp ayak izini belli etmeyen çok sayıda insan olabilir. Sadece şahıslarla mücadele değil, bir zihniyetle, Türkiye düşmanlığıyla, vatan düşmanlığıyla, millet düşmanlığıyla ülke düşmanlığıyla mücadele edilmekte. Bu mücadeleyi Türk devleti sonuna kadar yapacak, FETÖ ve benzeri bütün örgütlenmelerin hakkından gelecektir. Bu vesileyle şu dersi de çıkarmamız gerekir ki insanlara yapılacak en büyük kötülük, onların dini inançları üzerinden istismar edilmesidir. Dini inançlar üzerinden istismar edildiği zaman sorgulanamaz bir alanın ortaya çıktığını çok acı bir tecrübeyle gördük. Bundan sonra hiç kimsenin bu Müslüman millete düşmanlık değerleri üzerinden herhangi bir şekilde istismar etmeye kalkmalarına müsaade etmememiz gerekir. Bu ülkenin büyük çoğunluğu aramızda başka dinlere mensup olan insanlar da var. Ama halkımızın yüzde 95'i Müslüman'dır. Böyle bir Müslüman mahallesinde kimsenin Müslümanlık değerleri üzerinden istismar edilmesine müsaade etmemek lazım. Hepimizin vatanı, inancı, tarihi, kültürü birdir. Aynı mukaddesat çerçevesine iman eden inanan insanlarız. Bundan sonra FETÖ örgütünün kalan kalıntıları ile mücadele etmeye kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Şimdiye kadar gördük ki sonuna kadar arkalarında birileri destek oldu. Zaten o destek olmasa cesaret edip, 15 Temmuz'da ortaya çıkabilirler miydi? Ayağa kalkabilirler miydi? Onlar olduğu için buna yeltendiler. Milletin tankların, uçakların karşısında 'Ya Allah' diyerek yumruklarıyla, göğüslerini siper ederek durmasıyla ters yüz olup, geri gittiler. Bu darbeci zihniyetin tamamını Türkiye'de bir şekilde artık etkisiz hale getirmek ve milletin egemenliğinden başka hiçbir söz ve hiçbir güç ortada bırakmamak zorundayız" diye konuştu.

'SİYASETİN ÖNEMLİ ALANLARINDAN BİRİSİNİ STK'LAR OLUŞTURUYOR'

Siyasetin önemli alanlarından birini de STK'ların oluşturduğunu söyleyen Kurtulmuş, "Sivil toplum sadece birtakım dernek ve vakıflardan oluşan kurumsal bir yapının çok ötesinde, Türkiye'de değer verdiğimiz milli bir yapıdır. Devletin, hükümetin kamu kurum ve kuruluşlarının ötesinde illeriyle ilgili, çevreleriyle ilgili ülkemizle ve dünyayla ilgili hareket eden, gönüllülük esasına göre bir araya gelmiş ve mücadele eden boş kalmış olan ya da eksik gördükleri alanlarda da bir şekilde Türk toplumuna destek olan yönetim kuruluşlarıdır. Bunun için sivil toplum kuruluşlarımızın siyasi hayatımız boyunca hep önemsedik. Gittiğimiz her yerde onların dinlemek, onların görüşleriyle karşılaşmak için zemin hazırlamayı da önemsiyoruz" dedi.

'TÜRKİYE KÜRESEL BİR GÜÇ OLMAYA ADAY EN ÖNEMLİ ÜLKELERDEN BİRİ'

"Önümüzde Türkiye için yeni bir dönem var" diyen Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Bölgemiz ateş çemberidir. Dünya tam anlamıyla bir yeniden oluş, yeniden kurulma yolunda. Önümüzde çok kutuplu bir dünya sistemi vardır. Hemen hemen dünyanın her yerinde bundan sonraki süreçlerde sadece bir ya da birkaç ülke değil; çok sayıda ülkenin var olduğu yeni güç merkezlerinin ortaya çıktığı bir dönemi hep beraber yaşayacağız. Böylesine bir yeniden oluşum dönemi hiç şüphesiz ki kolay olacak bir şey değildir. İster istemez çatışmaların gerilimlerinin olacağı bir dönem olacak; ama temin ederek söylerim ki bu çok kutuplu dünya sisteminin içerisinde dünyada en büyük imkan ve avantajlara sahip olan ülkelerden birisi de Türkiye'dir. Türkiye sadece bir bölgesel güç olarak değil, bundan sonraki süreçte küresel bir güç olmaya aday en önemli ülkelerden biridir. Onun için Türkiye'nin bölgesindeki bütün bu çatışma ve gerilimlerden hiç zarar görmeden yoluna hızlı bir şekilde devam etmesi hem de bütün bu çatışma alanlarındaki gelişmeleri mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde diplomatik yollarla, barış içerisinde çözmek için katkıda bulunması gerekir. Ama bunu yaparken de önüne koyduğu hedeflerden asla vazgeçmeden devlet ve millet birlikte el ele kol kola yoluna devam etmelidir" diye konuştu.

'CANLA BAŞLA ÇALIŞIYORUZ'

Numan Kurtulmuş, "Türkiye için önümüzde büyük hedef olarak gördüğümüz işlerin çoğu artık sıradan işler haline geldi. Türkiye'nin bir arabası olsun hikayesini çocukluk yıllarında, gençlik yıllarında çok dinledik. Devrim arabasının o hazin hikayesini hep dinleyerek büyüdük. Çok şükür, bugün Türkiye'nin Odalar ve Borsalar Birliği'nin de ortağı olduğu, elektrikli kendi milli arabası var. Cumhuriyetimizin ikinci asrı sözü güçlü, gücü tesirli Türkiye'nin 100 yılı olacak. Bunun için canla başla çalışıyoruz. Siyaset, ticaret, sanayi ve yatırım alanları, üniversiteler, iş dünyası, sanatçılar her alanda Türkiye daha ileriye gitmek mecburiyetindedir. Aydın'ın ileriye gitmesinde şüphesiz bir sivil toplum kuruluşlarının çok büyük emeği olacak, çok büyük payı olacak. Şimdiye kadar böyledir, bundan sonra da böyle devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımızı ziyaret edenler var. Dünya liderleri geliyor. Bu Türkiye'nin gücünün dışa vurumudur. Türkiye hem her platformda var oluyor hem de her platformda temsil ediliyor. Türkiye'nin sözü, Afrika'da dinleniyor. Türkiye'nin sözü Asya'da, Amerika'da, Rusya'da dinleniyor. Avrupa'da dinleniyor. Ancak sözümüzün daha güçlü olması, sözümüzün daha kuvvetli olması için arkasında güç olması lazım. İsrail'in yaptığı soykırımlar karşısında bir yıldır Cumhurbaşkanımız, hepimiz her platformda milleti temsilen bu barbarlara karşı, bu soykırımcılara karşı elimizden geldiğince mücadele ediyor, gönlümüzden geldiğince sözleri ortaya koyuyoruz. Bu Türkiye'nin gücüdür. Ama bunu daha da güçlü hale getirmek için sözün gücünü daha da arttıracak olan şey milletin bizatihi her alandaki gücüdür. Dünyanın ilk 10 ekonomisinden birisi olmak, dünyada üretim yaptığı alanlarda bütün rakipleriyle mücadele eden, rekabet gücü yüksek olan bir ülke olmak, üniversiteler içerisinde dünyanın ilk 500 üniversitesi içindeki sayıyı arttırmak. Bütün tarihi bu çatışma ve kırılma alanlarında bizim milletimizin en önemli hareketlerinden birisi iç kaleyi sağlam tutmaktır. Obamızı sağlam tutmaktır" diye konuştu. (DHA)

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası