Para cezalarıyla çok tartışılan uygulamalar da hayata geçirilecek. İç tüzük uyarınca, ‘kınama’ ya da ‘geçici çıkarma’ cezalarına para cezaları uygulanacak. Alınan bilgiye göre, ceza tarifesi de belli olan uygulamalara göre, kınama cezası alan bir milletvekili 5 bin 751 TL, geçici çıkarma cezası alan ise 11 bin 502 ile ceza ödeyecek. Böylelikle, bir milletvekilin aylık 17 bin lira maaş olduğu düşünüldüğünde bir ay içinde bir kez kınama ve Meclis’ten çıkarma cezası alması halinde maaşı para cezalarına gitmiş olacak. Para cezalarına ilişkin tarifeler şekillenmesine rağmen, ödeminin nasıl yapılacağı konusu henüz net değil.
T24'ten Hülya Karabağlı'nın haberine göre, TBMM’nin açılmasından sonra konunun ele alınacağı belirtildi. İç tüzük hükmünde, “Kınama cezasına çarptırılan milletvekilinin bir aylık ödenek ve yolluğunun üçte biri, Meclis’ten geçici olarak çıkarma cezasına çarptırılan milletvekilinin bir aylık ödenek ve yolluğunun üçte ikisi kesilir” deniyor.
Para cezalarının düzenlendiği iç tüzük hükümleri şöyle:
Kınama
MADDE 160- Kınama cezasını gerektiren haller şunlardır:
1. Aynı birleşimde iki kere uyarma cezası aldığı halde bunu gerektiren hareketten vazgeçmemek;
2. Bir ay içinde üç kere uyarma cezasına uğramış olmak;
3. Kaba ve yaralayıcı sözler sarf etmek ve hareketler yapmak;
4. Türkiye Büyük Millet Meclisi bina, tesis, eklenti ve arazisine silahlı olarak girmek;
5. Meclis’te gürültü ve kavgaya sebep olmak veya Meclis’in görevini yerine getirmesini önlemek için toplu bir harekete girişilmesine önayak olmak;
6. Genel Kurulun çalışma düzenini ve huzurunu bozucu döviz, pankart ve benzeri materyali getirmek ve kullanmak.
Meclisten geçici çıkarma
MADDE 161- Meclisten geçici olarak çıkarma cezası aşağıdaki hallerde verilir:
1. Aynı birleşim sırasında üç kere kınama cezasına uğramak;
2. Bir ay içinde beş kere kınama cezası almak;
3. Görüşmeler sırasında Cumhurbaşkanına, Türkiye Büyük Millet Meclisine, Başkanına, Başkanlık Divanına, Başkanlık görevini yerine getiren Başkanvekiline, milletvekiline, Türk Milletinin tarihine ve ortak geçmişine, Anayasanın ilk dört maddesinde çerçevesi çizilen Anayasal düzene hakaret etmek ve sövmek, Türkiye Cumhuriyetinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü esasında Anayasada düzenlenen idari yapısına aykırı tanımlamalar yapmak;
4. Görüşmeler sırasında halkı veya Devlet kuvvetlerini yahut kamu organ, kuruluş ve görevlilerini kanun dışı hareketlere, ayaklanmaya veya Anayasa hükümlerini bozmaya teşvik veya tahrik etmek;
5. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kuruluna ve komisyonlara silahlı olarak girmek;
6. Meclis yapıları yahut eklentileri içinde yasak bir eylemde bulunmak;
7. Fiili saldırıda bulunmak. Meclisten geçici çıkarma cezasının sonuçları
MADDE 162- Meclisten geçici olarak çıkarma cezası, en çok üç birleşim için verilir. Bu ceza, verilir verilmez derhal yerine getirilir. Bu cezaya uğrayan milletvekili cezasının yerine getirilmesine karşı gelirse, Başkan, oturumu derhal kapatarak o milletvekilinin salondan çıkartılmasını idare amirlerinden ister. Bu cezaya çarptırılan milletvekili, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Genel Kurul, komisyon, Başkanlık Divanı ve Danışma Kurulu çalışmalarına cezası süresince katılamaz. Disiplin cezalarında savunma, özür dileme ve kesinti
MADDE 163- Kınama ve geçici olarak Meclisten çıkarma cezaları Başkanın teklifi üzerine Genel Kurulca görüşmesiz, işaret oyu ile kararlaştırılır. Böyle bir cezaya uğratılması teklif edilen milletvekilinin savunmasını yapmak yahut bunu bir arkadaşına yaptırmak hakkıdır. Kınama ve geçici olarak Meclisten çıkarma cezaları, tutanak özetine geçirilir.
Geçici olarak Meclisten çıkarma cezasına uğrayan bir milletvekili izin alıp kürsüden açıkça af dilerse izleyen birleşimden itibaren Meclise girmek hakkını kazanır. Kınama cezasına çarptırılan milletvekilinin bir aylık ödenek ve yolluğunun üçte biri, Meclisten geçici olarak çıkarma cezasına çarptırılan milletvekilinin bir aylık ödenek ve yolluğunun üçte ikisi kesilir. Disiplin cezaları Bakanlar Kurulu üyeleri hakkında da uygulanır.
Çok eleştirilmişti
TBMM’de temmuz ayında AKP ve MHP oylarıyla kabul edilen kısmi iç tüzük değişikliğinin para cezalarına ilişkin hükümleri en çok eleştirilen maddeler arasında yer almıştı. CHP’nin Meclis Başkanvekili Akif Hamzaçebi, şöyle demişti:
“Bu düzenlemelerle yasama sorumsuzluğunun içi boşaltılmaktadır. Anayasa’nın “Yasama Dokunulmazlığı” başlığını taşıyan 83’üncü maddesinde “Yasama Sorumsuzluğu”, “TBMM üyeleri, Meclis çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden... bunları Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar.” hükmü ile düzenlenmiştir. Değişiklikle, milletvekillerine hakaret olarak düzenlenen fiiller nedeniyle oturumu yöneten Meclis başkan vekilinin önerisi ve genel kurul kararıyla disiplin cezası verilmesi öngörülmüştür. Değişiklik öncesindeki hükümlere göre kınama ve geçici süreli çıkarma cezalarında “para cezası” müeyyidesi yok iken şimdi getirilmektedir. Para cezası, Anayasa’nın 83’üncü maddesinin biraz önce belirttiğim hükmüne çok açık bir şekilde aykırıdır. Milletvekili mecliste ileri sürdüğü düşüncesinden ya da kullandığı bir materyalden dolayı para cezası ile sorumlu tutulmaktadır. Para cezasına hükmetme meclisin değil adli yargının işidir. Bir sözün hakaret olarak değerlendirilerek para cezası kesilmesi adli yargının işidir”