POLİTİKA
EGEPOSTASI- TR35 ekranlarında yayınlanan 8.Gün programına İzmir kamuoyunun en çok konuştuğu isim Tülay Bayır konuk oldu.
Tülay Bayır, geçtiğimiz günlerde eşi CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır'ın yeniden milletvekili aday adaylığı için yaptığı başvuruya karşı çıkarak sosyal medyadan açıklamalarda bulunmuştu. Tülay Bayır, torununun ağzından "babaanne hani aday olmuyacaktı" ifadeleriyle eşi Tacettin Bayır'ın aday adaylığına tepki göstermişti.
Tülay Bayır, eşi Tacettin Bayır’a seslenerek, "Birileri vekillik konumunu kullanarak malına mal kattı. Biz ise elimizdekileri kaybettik. Bizim paramız kıymetli çünkü biz havadan kazanmıyoruz' dedi. Bayır sözlerine şöyle devam etti, Sevgili yol arkadaşım, torunlarımın dedesi, rüzgarım, ilk göz ağrım babaanne hani aday olmayacaktı senin aday adaylığını biz gazeteden okuduk. Bizim 1978 den itibaren kurduğumuz küçük şirket bir şirketimiz var. Birileri vekillik konumu kullanarak malına mal kattı. Biz ise elimizdekileri kaybettik. Ben ve rüzgarım senden bişey istiyoruz. Siyasetin dışında bizim sana ihtiyacımız var." diye sitem etmişti.
Tülay Bayır'ın bu çıkışının ardından Tacettin Bayır'ın ne diyeceği merak ediliyordu. Tülay Bayır'ın konuk olduğu programın son bölümüne bağlanan Tacettin Bayır, "Beni telefonla arayıp milletvekiliğine devam etmem gerektiği konusunda baskı yapanlar keşke Tülay Hanım'ı arasalardı. Şaka bir yana ben bu işi parası, pulu, unvanı için de yapmadığım bilinen bir gerçek..." dedi.
UMUOĞULLARI: TÜLAY HANIM GİZLİ KAHRAMAN
Gazeteci Umutoğulları; "Çok uzun zamandır hem Tülay Hanım'ı hem de Tacettin Bey'i takip ettiğim için şunu söyleyebilirim. Tülay Bayır özellikle Cumhuriyet Halk Partisi camiasına çok ciddi emekleri olan hani bu bazı partilerde gizli kahramanlar vardır ya sahnede olmazlar ama hep mutfakta o durumun devam etmesi için partinin büyümesi için çalışan isimler işte Tülay Bayır da bunlardan biridir." dedi.
"YÜZÜKLE BAŞLADILAR..."
Tacettin Bayır'ın milletvekilliğinden çekilmesi hakkında konuşan Tülay Bayır; "Daha önceki seçimlerde biliyorsunuz 7 sene önceki seçimlerde biz alanlarda hırsız var diye bağırıyorduk. Dolayısıyla bu söylem bize o dönem çok şey katmadı. Bunun üzerine ben de kendi adıma vermek istediğim mesaj şuydu, 'Yüzükle başladılar'. hepimizin bildiği gibi 'eğer bir gün çok zengin olduğumu görünürseniz, bilin ki çalıyorum,' Erdoğan'ın kendi sözüydü. Ben kendi partim adına böyle bir şey söyleyemem, söylemem çünkü yapmadıklarını ve hepsinin çok dürüst insanlar olduğunu zaten biliyorum. Kendilerinin de mal varlıklarını biliyorum. Onların da bizim gibi mağdur olduklarını biliyorum. Neden mağdur olduklarını söyleyeyim. Bu insanlar bu 20 sene zarfında kendi siyasi kimliklerini. Şunu da tekrar düzelteyim, biz maddi olarak herhangi bir şey kaybetmedik. Çok şükür durumumuz da gayet iyi. Orada ki şey aslında bir mesajdı. Ülkemiz gerçekten çok kötü günlerden geçiyor. Ve karşı grubun kadınlarla ilgili düşüncelerini hepimiz biliyoruz. Bir kadınlar ve kız çocuklarıyla ilgili taşlama olayını gündeme getirmediler. Dolayısıyla benim de kızım var, kız torunum var. Ben onların geleceğini de düşünmek durumundayım. Hani derler ya? Söz konusu vatan ise gerisi teferruat. Aynen öyle şimdi siz dediniz ki örgütün içindeyim. Evet, tam 10 yıldır bir fiil bütün üyelerle yüz yüze, belki yöneticilerin yapamadığı bir şeyi biz parti eğitmenleri yapıyoruz. Bazen 2 gün o üyelerle bir araya geliyoruz. Benim kaygım ve korkum şu yöndeydi açıkçası dünden beri telefonlarım kilitlendi, ne olursunuz, Tülay hanım izin verin diyen mi ararsınız işte çok dürüst bir vekil bir dönem daha yapsın, ağlayan bile çıktı telefonda açıkçası. Hani sanki ben izin vermiyor muşum gibi bir algı da yaratıldı. Aslında öyle değil. Benim orada söylemek istediğim. Bu insanların kırılmasından, küsmesinden böyle bir durumda ben korkuyorum, ülkem adına bizim bir oya bile ihtiyacımız varken çünkü bütün aday adaylarının belli bir kitlesi var. Ön seçim yapamadık. Dolayısıyla isterdim ki tüm milletvekilleri Genel Başkana; "Efendim, ön seçim yapılmıyor, yapılmasını çok isterdik örgütümüz adına. Ama madem böyle bir şey olmuyor. Biz tüm milletvekilleri olarak bu dönem aday adayı olmayacağız. Sizin elinizi rahatlatmak istiyoruz." Çünkü söz konusu ülkem ve ben bir oyun bile bizim için ne kadar kıymetli olduğunu biliyorum. Orada vermek istediğim mesaj aslında oydu." dedi.
14 MAYIS'TA ADAYIMIZ KILIÇDAROĞLU
Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı hakkında konuşan Tülay Bayır; " Ben Manisa ve Uşak'ta sorumluyum. Manisa adına şunu söyleyebilirim, inanılmaz bir coşku var. Örgüt içinde ve genel başkanımızın söylemleri ve işte bütün o bir araya gelmez denilen kişilerle bir araya gelip sadece ülkeyi, ülkenin geleceğini kurtarmak adına yaptığı fedakarlıkları biz örgüt olarak görüyoruz ve çok büyük bir takdir alıyor. Ben onun için diyorum çok çalışan bir genel başkanımız var. İktidara bu kadar yakınız ve ben inanıyorum. 14 Mayıs'ta bizim adayımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olacak ve ondan sonraki süreçte zor günler bizi bekliyor ama ben Kemal bey'in hesap uzmanı olduğunu biliyorum ve Kemal Bey'in bu süreçte seçildikten sonra çok kısa bir süre zarfında ülkeye çok büyük bir rahatlık ve ferahlık geleceğine inanan bir kadınım." dedi.
"EMEKLİ MAAŞLARININ PARASINI BULURUZ"
Kemal Kılıçdaroğlu'nun emeklilere zam açıklaması hakkında konuşan Tülay Bayır; "Emekli maaşları konusunda şimdi akp'liler şunu diyor, nereden bulacaksın parayı ödeyeceksin, bir tane uçak satarız. Emeklilerin parasını karşılarız. O konuda onlar rahat olsun. Kemal bey bu konuda hesap uzmanı... Şunu söyleyeyim, 'şatafattan taviz veremeyiz' Ne demek ya ülkende insanlar aç pazara çıkamıyor, çöplerden sebze topluyor. Ekmek olmuş 10 TL, soğan olmuş 30 TL ve şatafattan ödün veremeyiz böyle bir şey olabilir mi ? Dolayısıyla bizim bu dönem hakikaten ben tüm üyelerimizden şunu bekliyorum, kırılmak, küsmek, darılmak yok iktidara çok yakınız. 14 ocakta mayısta da bizim genel başkanımız Cumhurbaşkanı olacak. Ben ona çok inanıyorum." dedi.
SÜRPRİZ BAĞLANTI!
CANLI YAYINA TACETTİN BAYIR KONUK OLDU
Programın son bölümünde CHP Milletvekili Tacettin Bayır Ankara'dak makam odasında canlı yayına bağlanarak eşine süpriz yaptı. Keyifli anların yaşandığı canlı yayında eşinin açıklamaları sorulunca Tacettin Bayır; "Beni telefonla arayıp milletvekiliğine devam etmem gerektiği konusunda baskı yapanlar keşke Tülay Hanım'ı arasalardı. Şaka bir yana ben bu işi parası, pulu, unvanı için de yapmadığım bilinen bir gerçek... Ak saçlıların deneyim ve birikimlerinden, gençlerin dinamizminden, kadınlarımızın şefkatinden hamur yapalım demiştim. Çevremizdeki insanlar da 'bu laf sana ait. Sen ak saçlılar olarak bu dediklerini geri çekme. Buna hakkın yok' gibi bir baskı oluşturdular. Biz de dosyayı ilettik ancak milletvekili olacağız anlamına gelmiyor." açıklamasında bulundu.
Gazeteci Umutoğulları, CHP'li vekil Bayır'a mensubu olduğu partinin iktidara bu kadar yaklaşmışken çekilmesi hakkındaki sorduğu soruya; "Biz partili insanlarız. Bu konuda üzerimize düşen geniş bir açıdan bakarak, Cumhuriyet Halk Partisi de Türkiye'nin önüne ne zaman sorun çıkarsa onu açabilmek için devamlı bir özveride bulundu. Sadece İYİ Parti'de olmadı. Aynı şekilde Milliyetçi Hareket Partisi olduğunda da 2011 yılında omuz verildi. Milliyetçi Hareket Partisi ve HDP baraja takıldığında da omuz verildi. Yani ne zaman Türkiye'de demokrasi sıkışsa CHP hep omuz vermiştir. Deniz Baykal'ın genel başkanlığında da Tayyip Bey'in önü açıldı. Hatta daha ilerisini söyleyeyim. CHP yılların partisi, Türkiye Cumhuriyeti'nin harcı, çimentosu, demiri, cumhuriyeti hep özveride bulunarak, toparlayıcı durumunda olmuştur. Hep bedelini ödemek de ona kalmıştır, işin ilginci bu konuda bedeli ödemiştir ama demokrasiyi yeşertip hep ayakta tutmaya çalışıyor." dedi.
8. GÜN'DE KONU BAYRAKLI BELEDİYESİ SATIŞ GERİLİMİ
Bayraklı Belediyesi'nde yaşanan tartışma hakkında konuşan Umutoğulları; "Geçtiğimiz ay Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal depremzedeler ile ilgili hükümetin yapmadığı işler ile ilgili konuşmalar yaptı. Bu açıklamaları başarılı buluyorum. İzmir kamuoyunda da önemli bir destek buldu. Dün Bayraklı meclisinde Rezerv alandaki satış ile ilgili bir tartışma vardı. İnsanların bu kadar barınma sorunu yaşadığı bir ülkede rezerv olarak ayrılan alanı satmak Başkan Sandal'ı kızdırdı. Özellikle hükümetin eşit davranmadığını söylüyor. Bankaların çok adil davranmadığını söylüyor. Dolayısıyla şöyle bir durum da oluşuyor, siz depremzedeye 0.89'dan kredi verirken müteahhit'e 0.69 verdiğinizde çok adil davranış olmuyorsunuz zaten. Dolayısıyla herkesin aslında itirazı buna. Dolayısıyla kamuya açık alanların özellikle devlete ait satışların yapılmaması gerektiği. Ben de bu konuda aynen böyle düşünüyorum. Şunu söylemeden geçemeyeceğim bence Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal özellikle son 15 gündür önemli çıkışlara imza atıyor. Önemli şeyler söylüyor. Gerçekten bir belediye başkanının yaşadığı kentte, yaşadığı bölgeye. Karşı olan sorumluluğunu yerine getirmesi, özellikle 2 yıl önce yaşadığımız depremde de yine aynı hassasiyeti göstermiş ve gerçekten çok başarılı işlere imza atmıştı.Belediye başkanının hakkını teslim etmek gerekiyor. Uzun zamandan beri bayraklı belediye başkanının siyasi çıkışlara eleştirileri vardı. En azından bunların bir çoğunu artık bertaraf etti ve bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, gerçekten artık Bayraklılar'ın hakkını, hukukunu savunan ve bu anlamda iyi bir muhalefet yaparak gerçekten vatandaşın hakkını korumayı başardı. Umuyorum ki bu da diğer belediye başkanlarına örnek olsun ve kendi bölgelerinde yaşadıkları ya da uğradıkları haksızlıkları savunan bir performans sergilemelerini bekliyoruz." dedi.
İYİ PARTİ'DE MÜSAVAT DERVİŞOĞLU GERİ DÖNDÜ
İYİ Parti hakkında konuşan Umutoğulları; "İYİ Parti'de özellikle Aytunç Çıray ve Müsavat Dervişoğlu arasında bir rekabet var. Dolayısıyla parti içi rekabet devam ediyor ve yapılan kongrede de Müsavat Dervişoğlu seçimi kaybetmişti ve hafta sonu yapılan temayülde de bu isimlerin ne yapacağı açıkçası çok konuşuldu ve Aytunç Çıray temayüle katılmayacağını belirtti. Beklediğim bir şeydi. Bunun sebebi de şu, yakın çevresi de sohbet ettiğim zaman Aytunç Bey'in Bakan olmak istediği ifade ediliyor. Ancak İzmir örgütleri içerisindeki ağırlığı hep merak ediliyordu. Tabii çok uzun zamandır tanıyan biri olarak şunu söyleyebilirim. MHP'ye genel başkan aday olduğu dönemlerde hem tavrıyla hem siyasi duruşuyla birçok kişinin örnek aldığı ve yanında çalışmaktan büyük onur duyduğu bir isimdir. Yani açıkçası çok karizmatik bir siyasetçi. Seçimi kaybeden tarafta olsa da özellikle ağırlığının devam ettiğini düşünenlerdenim. Hep görevi dolayısıyla İzmir'i çok ihmal ettiğini, yakın çevresinde kendisi de söylüyor." açıklamasında bulundu.
Sayfa başına git
