DENİZLİ - Antik Çağ'ın bağ ve şarap üretiminin önemli merkezlerinden olan Bekilli’de giderek üretim miktarı ve kalitesini yükselten şarap sektörü, şimdi de şarap üretimini sanat faaliyetine dönüştürüyor. Heykeltıraş Tuncer Mankır, Antik Çağ eserlerini yansıtan heykelleri ile sanat ve şarap ilişkisini farklı bir boyuta taşıyan çalışmalara imza atıyor.
Efes ve Hierapolis antik kentlerinin mitolojik, dinsel ve sanatsal figürlerini heykellerine yansıtan Tuncer Mankır; Meryem Ana, Aziz Philippus, Aziz John, Artemis Tapınağı, Hierapolis Travertenleri ve Hierapolis Antik Tiyatrosu’nu eserlerinde yaşatıyor. Şişe biçiminde yaptığı heykellere 35 cl’lik şarap şişelerini koyan sanatçı, tasarımlarını kendine ait atölyesinde tek başına uyguluyor.
TURİSTLER YOĞUN İLGİ GÖSTERİYOR
Efes, Şirince ve Hierapolis ören yerlerinde de yaptığı heykel ve rölyeflerin satıldığını ve turistlerin çok beğendiğini ifade eden heykeltraş Tuncer Mankır, "35 cl’lik şarap şişeleri üzerine uygulanan Hierapolis ve Efes kökenli figürlerin yer aldığı çalışmalarımı eskitme ve varak yöntemleriyle yapıyorum. Bekilli ve bölgesi 2500 yıldan bu yana Anadolu şarapçılığının en gözde bölgelerinden. Antik Çağ'da, bu bölgeden sallarla Menderes Nehri üzerinden Efes Limanı’na şarap fıçıları taşınır, deniz yoluyla Roma soylularına ulaştırılırmış. O dönemde İtalya’da şarap üretimi neredeyse yok denecek kadar azmış. Çünkü bağcılık asıl olarak Anadolu’da Mezopotamya ve şimdiki Batı Anadolu bölgelerinde gelişmiş. Bekilli, Güney ve Çal havzasının toprak, rüzgar ve iklimi, şaraplık üretim için en uygun koşullara sahip. Halen Türkiye şaraplık üzüm üretiminin yüzde 30’unu bölgemiz karşılıyor. Helenistik şarap tanrısı Dionysos adına ilk kent burada kurulmuş. Söz konusu ilçelerin tam ortasında yer alan antik kentin adı Dionysopolis’tir. Ben çalışmalarımda, 'Bu kültürü nasıl değerlendirebilirim'' fikriyle yola çıktım ve sonunda ortaya bu eserler çıktı" dedi.(DHA)