GÜLİSTAN ALAGÖZ / Radikal - Elektirik, su kesik. Aylar önce boşaltılan apartman koskaca arazinin ortasında yalnız başına duruyor. Komşuları da Fikirtepe’deki bu arazide yeni bir proje gerçekleştirecek olan firma da inatçı ev sahibi A.D.’yi bekliyor.
A.D., “Artık bu ada ve tüm bölgede sorun çözülsün istiyoruz. Elektrik, su kesildiği için aylar önce evi boşattık. Üstüne bir de anlaşma yapmadığım için telefonla taciz edenler oldu. Ben firmadan net bir anlaşma ve teminat istedim. Açgözlülük ya da fazla para isteme gibi bir durum yok. Zaten kısa sürede arsada konut yapacak firma ile el sıkışırız” diyor.
Aslında Fikirtepe’de onlarca projede A.D.’ninkine benzer inatlaşmalar yüzünden benzer sıkıntılar yaşanıyor. Bölgede kentsel dönüşüm projesi hayata geçiren firmalar yasa gereği hak sahiplerinden 3’te 2’siyle anlaşma sağlayınca yıkımlar başlıyor. Ne var ki bu kural, pratikte uygulanamıyor. Bu nedenle de kentsel dönüşümün kilit noktası haline gelen Fikirtepe’de çalışmalar başlayamıyor. Bölgede 61 yapı adasından sadece 3 tanesine ruhsat verildiğini söyleyen inşaat sektörü temsilcilerine göre, sorunu çözmenin tek yolu 3’te 2 esasını düzenleyen çoğunluk yasasını uygulanabilir hale getirmek.
Süre doldu hâlâ bekleniyor
Bölgede anlaşma sağlamayan hak sahiplerine İstanbul Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü tarafından 2013 Aralık itibariyle tebligatlar gönderildi ve 60 gün süre verildi. Sürenin dolmasına karşın hiçbir işlem yapılmadığını söyleyen inşaat şirketlerinin temsilcileri, “Bölgede sorunlar çözüldü deniliyor ama çözülmedi. 3’te 2 kuralı uygulanabilir hale getirilmeli ya da başka bir formülle bu sürecin önü açılmalı. Çevre Şehircilik Bakanlığı iyi niyetli ama hâlâ bir çözümü yok. Bugüne kadar çoğunluk yasasının hiçbir uygulama örneği de olamadı” diyor. Süreç inşaat firmalarının mali yükünü arttırmanın yanında, proje bazında anlaşma sağlayan ve yeni evlerinin bir an önce tamamlanmasını bekleyen vatandaşları da zor duruma sokuyor.
3’te 2 kuralı ile oy çoğunluğu dışında kalan vatandaşların mülkiyet hakkının korunduğunu belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, “Fikirtepe’de anlaşma sağlayan vatandaşlarımız ruhsatlarını alarak işlemlerini yürütüyor. Bu bağlamda, alanda yürütülen çalışmalarda herhangi bir problem yok. İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü konu ile ilgili yetkilendirildi ve uygulamalarda gecikme yaşanmaması için personel sayısı açısından güçlendirildi. Ayrıca bu konuyla ilgili ayda yaklaşık 200 derneğe cevap ve randevu veriyor, tamamıyla temas etmek için gayret sarf ediyorum” dedi.
Yasa ne diyor'
6306 saylı Afet Alanı Altındaki Alanların Dönüşümü Yasası’na göre hak sahipleri 2/3 oranında uzlaşır ve geriye kalan 1/3 uzlaşmamakta direnirse 1/3’ün payı öncelikle açık arttırma suretiyle diğer maliklere teklif ediliyor. Alan olmazsa kamulaştırma yolu ile idare bu hisseleri satın alıyor ve yeni projenin ortağı oluyor. Söz konusu yasanın uygulama aşamasında sorun olduğunu söyleyen Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, inşaat firmalarına yaptığınız 3’te 2 sözleşmeyi bize yollayın süreç başlasın dedi. Oysa firmalar SPK onaylı bir kurumda söz konusu arsanın değerlemesini yapmalı ve noterden malikler çağrılarak yapılan toplantı ile 3’te 2 kararını almalıydı. Süreç başta hatalı olduğu için uygulanamıyor ve anlaşma dışı kalan yüzde 1’lik kısım usule uyulmadığı için bu duruma itiraz ediyor” dedi.
Her adada 5-10 kişi
Fikirtepe, Dumlupınar, Eğitim , Merdivenköy Mahalleleri Sosyal Yardımlaşma ve Kültür Derneği (FİDEM) Başkanı Ercüment Oruç, bölgedeki sorunun çözümü için dernek olarak rapor hazırladıklarını söyledi. Önceki gün 150 temsilcinin katılımı ile toplantı yaptıklarını belirten Oruç, “Fikirtepe halkının yüzde 90’ı kentsel dönüşüm için imza verdi. Her ada da ortalama 5-10 kişi var. Biz hangi ada da kimlerin anlaşmadığı yönünde bir rapor hazırlayıp Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile paylaşacağız” dedi.