Dünya üzerinde 4.8 milyondan fazla insanın ölmesine sebep olan corona virüsü salgınına karşı Covid-19 aşısı geliştiren Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin bu yılki Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülememesi büyük yankı uyandırdı.
Dün düzenlenen etkinlikte ödülü David Julius ve Ardem Patapoutian kazandı. İki bilim insanının Somatosensoriyel sistem konusundaki çalışmaları dolayısıyla bu ödülü kazandığı duyuruldu. Fakat etkinlik sonrasında gerçekleşen soru-cevap kısmında Covid-19 ile ilgili sorular da sıklıkla gündeme geldi. Bazı basın mensupları Covid-19 aşısı ile ilgili bir değerlendirme sürecinin olup olmadığını merak ederken sosyal medyada da birçok kullanıcı Covid-19 aşısını Pfizer ile geliştiren BioNTech’in kurucuları Özlem Türeci ve Uğur Şahin’in ödül kazanması gerektiğini söyledi.
“ÇAĞDIŞI BİR ÖDÜL”
Tartışmalar devam ederken salgından belki de en çok etkilenen Avrupa ülkelerinin başında gelen İtalya’dan Nobel Komitesi’ne büyük bir tepki geldi. İtalya’nın saygın profesörlerinden ve Cenova’daki San Martino Üniversite Hastanesi’nde Bulaşıcı Hastalıklar Bölüm Başkanı olan Matteo Bassetti, ödülü Türeci ve Şahin’in alması gerektiğini söyledi.
Bassetti, bu kadar kısa bir sürede Covid-19’u tanımlayan ve aşı bulan bilim insanlarının Nobel kazandığını görmek istediğini dile getirdi. Il Giorno isimli ülkenin çok okunan gazetesine konuşan Bassetti, “Çok büyük bir hayal kırıklığı yaşadım. Son 2 yılda yaşananlar ışığında, bu ödülün mRNA teknolojisi kullanarak Covid-19 aşısı geliştirenlere verilmemesi bu ödülün ne kadar modası geçmiş ve çağdışı olduğunu gösteriyor” dedi.
Bassetti, Şahin ve Türeci hakkında, “Bugün onlar ve mRNA teknolojisiyle Covid-19 aşısı geliştirenler birden fazla ödül kazanmalıydı. Çünkü onlar milyonlarca insanın yaşamını kurtardı” dedi.
İSVEÇLİLERLE DALGA GEÇTİ
Birleşmiş Milletler bünyesinde çalışmalarını sürdüren Dünya Sağlık Örgütü’nde de görev alan ve birçok üniversitede ders vermenin yanı sıra İtalya Sağlık Bakanı Roberto Speranza’nın da danışmanı olan Walter Ricciardi de Nobel Ödülleri’ni eleştirdi.
Ricciardi, “Çoktan kazanılmış bir ödül. Fakat Akademi’nin kendi düzeni ve ritüelleri var. İsveçliler pandemiye karşı bile çok soğuk davrandılar” dedi.
ABD’li bilim insanı Jason Sheltzer ise, “Bu kadar büyük bir keşfin çok büyük bir etkisi oldu. Nobel jürisi genelde daha muhafazakar ve risksiz kararlar alıyor. Fakat bu aşı teknolojisi yeni değil, yıllardır üzerinde çalışılıyor” ifadesini kullandı.
“ÖDÜL TANIMININA EN ÇOK ONLAR UYUYOR”
Alman basını da bu karara büyük tepki gösterdi. Stuttgarter Nachrichten gazetesi, “Birçok uzmana göre BioNTech’in kurucuları ödül almalıydı. Esasında ödülün yaratıcısı Alfred Nobel bile ödülün, ‘Geçen yıl insanlık yararına büyük katkı yapanlara verilmesi’ gerektiğini söylemişti” hatırlatmasını yaptı. Gazete, “Bu tanıma Türeci ve Şahin çiftinden daha çok uyan birileri yok. Fakat Nobel Komitesi ödülü başka bilim insanlarına verdi” yorumunu yaptı.
Die Tageszeitung ise, “Ödülün son bir yıl içinde insanlığa büyük fayda sağlamış bilim insanlarına gitmesi gerekmiyor muydu? Stokholm, bu kriteri uzun bir süredir göz ardı ediyordu fakat bu yıl mRNA aşısı gibi bir örnek vardı karşımızda. Ödülün bu yıl mRNA teknolojisine gitmemesi bu ödüllerin ne kadar eskimiş olduğunu gözler önüne seriyor. Nobel Ödülü’nün halen bu kadar gündemde olması bir utanç” yorumunu yaptı. (Sözcü)