Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen bir proje kapsamında düzenlenen toplantıya, üniversite ve enstitülerden gelen uzmanlar ile proje ile ilgili faaliyet gösteren 37 İl Müdürlüğü temsilcisinin yanı sıra özel sektör temsilcileri de katıldı. Konu ile ilgili Türkiye ve dünyadaki teknik ve ekonomik tabloların oluşturularak genel değerlendirmelerin yapıldığı toplantıda, tıbbi ve aromatik bitkilerin üretiminden pazarlamasına kadar birçok konu ele alındı. Yaşanan tecrübelerin de paylaşıldığı toplantılarda, karşılıklı fikir alışverişinde bulunularak Türkiye'nin tıbbi ve aromatik bitkiler ile ilgili geleceği hakkında öngörüler değerlendirildi.
Toplantının açılışında konuşan İzmir İl Müdürü Ahmet Güldal, "Tıbbi ve aromatik bitkilerle ilgili Türkiye'nin bir çok ilinde üretim ve ticaret yapılıyor. Bu sektör büyük potansiyel taşıyan ve ülkemizin tarım arazilerinde çok daha büyük ve verimli bir şekilde üretimi ve ticareti yapılabilecek bir sektör" dedi.
Türkiye'nin her yerinde tıbbi ve aromatik bitkilerin yetiştirebileceğini de belirten Güldal, İzmir'de bu ürünlerin pazarlanabileceğini söyledi. Güldal, "Bu sektör milli tarım projesi içerisine de katılması gereken bir sektör. Ülkemizin marjinal tarım arazilerini değerlendirebilecek üretimlerin başında gelen ürünler, tıbbi ve aromatik bitki tanımına giren ürünlerdir. Hem yurt içinde hem yurt dışında özellikle beslenmenin ve insan sağlığına olan faydalarının giderek daha çok bilinmesiyle bu bitkilerin pazarlaması ve ticaretinde sorun olmayacağına inanıyorum" diye konuştu.
İzmir'de başta Seferihisar olmak üzere Urla, Çeşme ve Torbalı ilçelerinde üreticilerle projeler yapıldığından bahseden Güldal, "Bu projelerde 5'er ve 10'ar dekarlık arazilerde, kontrollü bir şekilde üretim yapıldı. Ellerimizle fideler dağıttık ve hep beraber bu fideleri diktik, hasat günleri yaptık. Sonuçlarını tüm Türkiye ile paylaştık. Akdeniz Araştırma Enstitüsü'nde bitkilerimizin analizleri yapıldı ve 4.48 gibi yüksek bir yağ oranı elde edildi. Bu oran bizim için çok sevindirici. Çünkü doğru bir iş yapıldığının göstergesi oldu. İzmir olarak bizim bir de şevketi bostan gibi özel ve önemli bir ürünümüz de var. 2014 yılında Seferihisar Orhanlı Köyü'nde tohum dağıtmaya başladık ve şuanda İzmir'de 300 dekarın üstünde üretim var. Şevketi bostan doğadan toplanıp pazarlarda satılan bir bitki iken şu anda üretilen ve üreticisine tohum başına en yüksek geliri sağlayan bir bitki. Bu ürün İzmir'de pazarlarda 15 liradan, İstanbul'da 25 liradan satılıyor. Demek ki üreticilerimize bir şeyleri gösterince, bir şeyleri birlikte yapınca pazarda da sorun yaşanmıyor" dedi.
MARJİNAL ARAZİLERDE EN RAHAT YETİŞTİRİLEBİLECEK ÜRÜNLER
İl müdürlüklerinin, fide ve tohum dağıtılması noktasında il özel idaresiyle birlikte projeler yapmasının çok etkili olduğunu vurgulayan Güldal bu ürünlerin, çiftçinin marjinal arazilerde en rahat yetiştirebileceği ürünler olduğunu sahada çok daha iyi karşılık bulabileceğini söyledi. Güldal, tıbbi ve aromatik bitkilerin dünya ticaretindeki yerinin 60 milyar dolar olduğunu söyledi ve "Tıbbi ve aromatik bitkilerde 180 milyon dolarlık bir ticaretimiz var. Dünya ticaretindeki payımızı arttırmamız gerekiyor. Bu konuda büyük bir potansiyelimizin olduğunu da belirtmek gerekir. Bu toplantı sonrası buraya katılan arkadaşlarımızın, ülkemizdeki tıbbi ve aromatik bitkiler ve boya bitkileri üretiminde daha dikkatli ve daha katkı verecek bir şekilde çalışacaklarına inanıyorum" dedi.
Açılışın ardından bir sunum yapan proje koordinatörü Dr. Mehmet Hasdemir, il müdürlükleri tarafından yapılan çalışmaların son derece başarılı olduğunu belirterek, alınan memnuniyet verici sonuçların tıbbi ve aromatik bitkiler sektörünü canlandıracağını söyledi. Üç gün süren toplantının ilk gününde katılımcılar 'Pazarlama Stratejileri' ve 'Pazar Analizi' olarak iki grupta çalışmalarını sürdürdü.
Toplantıların ikinci gününde ise il müdürlüklerinde tıbbi ve aromatik bitkiler ile ilgili projeler gerçekleştiren teknik elemanlar tek tek söz alarak faaliyetlerini, tecrübelerini, tespit ve öngörülerini hazırladıkları sunularla paylaşarak katılımcılardan gelen soruları yanıtladı.
Toplantının son gününde yapılan değerlendirmede konuyla ilgili sorunlar, engeller ve çözüm önerileri ortaya konuldu. Pazarlama konusunda yaşanan sıkıntılar ile ilgili çözümler değerlendirildi.
2017 Yılında il müdürlüklerinin ekim-dikim yapacağı alanların belirlenmesiyle toplantı sona erdi.