Torbalı Belediyesi, geçmişi 8 bin 500 yıl öncesine kadar uzanan ve onlarca medeniyete ev sahipliği yapan Metropolis Antik Kenti’nin toprak altında kalmış köklü tarihini gün yüzüne çıkarabilmek amacıyla, arkeolojik kazı alanlarındaki çalışmalara desteğini sürdürüyor. Torbalı’nın yerel tarihine verdiği önemle bilinen ve bugüne kadar tarihi anlamda önemli işlere imza atan Torbalı Belediyesi, "kazı sponsorluğuna" 2019 yılında da devam edecek. Daha önce de kazı çalışmalarına destek veren ve Torbalı tarihi için ilçeye bir de Kent Arşivi kazandıran Torbalı Belediye Başkanı İsmail Uygur, “Metropolis Antik Kenti kazı çalışmalarını destekliyoruz. İlçe tarihimiz adına her geçen yıl önemli eserlerin gün yüzüne çıktığı bu çalışmalara her zaman da destek olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
BELEDİYE PROTOKOL İMZALADI
Yeniköy ve Özbey mahalleleri arasında bir tepenin üzerinde yer alan ve "Ana Tanrıça Kenti" anlamına gelen Metropolis Antik Kenti'nde kazı çalışmaları devam ediyor. Antik Kent içerisinde sürdürülen arkeolojik araştırma ve kazıların 29. yılına girdi. 1990 yılından bu yana Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Celal Bayar Üniversitesi adına sürdürülen Metropolis Antik Kenti kazı çalışmaları Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Aybek başkanlığındaki kazı ekibi tarafından yürütülüyor. Kazılar kent yaşamı hakkında bilgilerin alınacağı kamu yapıları ve sivil alanlar üzerinde sürdürülürken kazı ekibine bir destek de Torbalı Belediyesi’nden geldi. Belediye bu yıl yapımı devam eden kazı çalışmaları için maddi destekte bulunacağını açıkladı. Bunun için taraflar arasında bir de protokol imzalandı.
METROPOLİS ANA TANRIÇA KENTİ
İzmir şehir merkezine 40, Efes Antik Kenti'ne 20 kilometre uzaklıkta bulunan Ana Tanrıça Kenti anlamına gelen Metropolis'in ilk yerleşimi, günümüzden 5000 yıl önce Erken Tunç Çağı'nda Akropol'de kurulmuştur. Yoğun bir etkinliğin gözlendiği Helenistik dönemde, surlarla çevrilmiş, Tiyatro, Stoa, Bouleuterion (Meclis Binası) gibi anıtsal kamu binaları yapılmıştır. Roma Dönemi'nde de gelişmesini sürdüren kentin ekonomisi, sadece tarım ve hayvancılıkla sınırlı değil, aynı zamanda İzmir-Efes yolu üzerinde olmasından dolayı, ticaret ve gümrük en önemli gelir kaynağıydı. Bu dönemde, özellikle kentin doğu yamaçlarında, imparatorluk geleneğine uygun zengin evleri, atölyeler, dükkanlar, Hamam ve Gymnasium yapıları inşa edilmiştir. Bizans Dönemi'nde Piskoposluk Merkezi olan kent, imparatorluğun durumuyla bağlantılı olarak gerilemeye başlamıştır. 14. yüzyılda, Türk akınlarına karşı yapılan kale, antik yapıların üzerinde yer almaktadır. 15. yüzyıldan sonra, yerleşim terkedilmiş ve Torbalı Ovası'na taşınmıştır.