Tüketiciyi koruyan yenilik çok ama... Dolandırıcılara dikkat!

Özellikle bankaların aldığı fahiş dosya masrafları, komisyon ücretleri, kredi tahsis ücretleri gibi bedelleri geri almanın popüler hale gelmesiyle hakem heyetlerinde iş yükü arttı. Dosyalarda yığılma olduğu için 6 ayda cevap verilmesi gereken başvuruların bir çoğuna yanıt gelmiyor. Hakem heyetlerinin geç karar vermesinden şikayet eden tüketiciler ise parayı 20 gün içerisinde geri almayı vadeden dolandırıcıların tuzağına düşüyor. Tüketicilerin bu durumundan yararlanan dolandırıcılar, tüketici belge ve masraf bedelini yolladıktan sonra ortadan kayboluyorlar. Tüketiciyi koruyan yenilik çok ama...

Haberler / Genel

16 Haziran 2015 Salı 10:09

PAYLAŞ

EDA EBRU NANECİ / HABER SERVİSİ - Tüketiciyi koruyan yenilikleri içeren "Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 2014 yılında yürürlüğe girmesiyle, tüketici hakem heyetlerine yapılan başvurular katlandı. Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte uygulamada tüketicilerle birlikte hakem heyetleri de büyük sorunlarla karşı karşıya kaldı. Stj. Avukat Yunus Tanışman, tüketici hakem heyetleri, tüketiciler ve tüketici mahkemeleri açısından yaşanan sorunları Ege Postası'na anlattı. Tanışman tüketicileri dolandırıcılara karşı uyardı.

ÇÖZÜLMESİ İÇİN SÜRE 6 AY AMA...
Tüketici hakem heyetleri açısından yaşanılan sorunları anlatan Tanışman, doktrinde hakem heyetlerinin yapısının günümüzde de tartışmalı olduğunu vurguladı. Tanışman, usul hocalarının neredeyse tamamının hakem heyetlerinin yapısını eleştirdiğini hatırlatarak, "Yönetmelikte hakem heyetlerinin uyuşmazlıkları altı ayda çözeceği öngörülmesine rağmen bazı başvurularımızın üzerinden bir yıl geçti ancak henüz cevap gelmedi. Tüketici hakem heyetleri arasında birlik yok. Her biri ayrı bir usul benimsemiş durumda. Kimisi haksız alınan dosya masraflarının tahsil edildiği tarihten itibaren faiz yürütürken kimisi şikayet tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar veriyor" dedi.

TÜKETİCİLER KÖTÜ NİYETLİ KİŞİLER TARAFINDAN DOLANDIRILIYOR!
Yönetmelikte hakem heyetlerinin uyuşmazlıkları altı ayda çözeceği öngörülmesine rağmen, sürenin aşılması nedeniyle, tüketicilerin haklarını daha kısa sürede alabilmek için kötü niyetli kişilere inanarak çeşitli vaatlerle kandırıldıklarına dikkat çeken Tanışman, "Tüketiciler hakem heyetlerinin geç karar vermesinden şikayetçi. Ancak hakem heyetlerinde yoğun iş yükünün olduğunu söylemiştik. Tüketiciler, özellikle dosya masraflarını alabilmek için bazı kötü niyetli kişilere başvuruyor. Bu kişiler tüketiciden belgeleri ve masraflar talep ediyor. Hatta öyle ki bu kişiler 20 gün içinde parayı geri alacaklarını vadediyor. Ancak parayı ve belgeleri gönderdikten sonra ne arayan var ne soran. Bir çok tüketici böyle dolandırıldığını söyleyerek bize geliyor" diye konuştu.

TÜKETİCİ HAKEM HEYETLERİ ARASINDA BİRLİK YOK
Türkiye Bankalar Birliği bünyesinde de hakem heyeti kurulduğunu belirten Tanışman, "Oradan çıkan kararların %20-30'u ancak tüketici lehine çıkıyor. Tüketici lehine çok az karar çıkıyor. Tüketici hakem heyetlerinin arasında birlik olmaması nedeniyle tüketicilerin mağdur oluyor. Özellikle haksız alınan bedellerin tahsilinde istenen faizin başlangıç tarihinin hakem heyetlerince farklı farklı belirlenmesi konusunda büyük bir sorun yaşanıyor" şeklinde konuştu.

TÜKETİCİ MAHKEMELERİNDE DURUM NE'
Tüketici mahkemeleri açısından sorunlara da değinen Tanışman, tüketici kanunun yapılan değişiklikle tüketici mahkemelerinin asliye hukuk mahkemesi haline geldiğini söyledi. Bu nedenle yaşanan zaman kaybı ve kırtasiyeciliğin hem tüketiciyi hem de mahkemeleri mağdur ettiğini belirten Tanışman, "Tüketici kanununun değişmesiyle tüketici mahkemeleri asliye hukuk mahkemesi haline gelmiş oldu. Taşınmazlara ilişkin davalara kadar bir çok sözleşme tipi tüketici kanununa tabi olduğu için parasal sınırı (2015 yılı 3.300,00-TL) geçen uyuşmazlıklar tüketici mahkemelerinde görülmeye başlandı. Parasal sınırı geçmeyen uyuşmazlıklar tüketici mahkemesinde açılmak istendiğinde reddediliyor. Ancak hakem heyetine giden uyuşmazlığın itirazı yine tüketici mahkemesine yapıldığından, bu sefer tüketici mahkemesi aynı uyuşmazlığı değerlendirmek zorunda kalıyor. Yeniden gelecekse neden ilk başta reddediliyor. Bu zaman kaybı ve kırtasiyecilik hem tüketiciyi hem mahkemeleri mağdur ediyor" ifadelerini kullandı.

İŞTE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Amacın öncelikle tüketicileri korumak olduğunu ifade eden Tanışman, durumun çözülmesi için izlenmesi gereken yöntemlere değinerek, "Öncelikle amaç tüketicileri korumak olduğundan hakem heyetlerinin iş yükünü azaltmakla başlamak gerekir. Bunun için uyuşmazlıkları azaltmak mümkün olmadığından hakem heyetlerini artırmak, heyetlerde çalışan sayısını artırmak gerekir. Hakem heyetleri 'hukuka uygun' hale getirilmesi gerekmektedir. Hukuka uygun hale getirmek yolunda ilk başta heyetlerde çalışan hukukçuların sayısının artırılması gerekir. Hakem heyetlerinde uygulamalar yeknesak hale getirilmeli farklı uygulamalar sona erdirilmelidir. Böylelikle hukuka aykırı çıkan kararlar minimalize edilerek tüketiciler mağdur edilmemelidir. Bunun sonucu olarak tüketici mahkemelerine itiraz başvuruları ve iş yükü de azalacaktır" diye konuştu.

"O KİŞİLERE İTİBAR ETMEYİN"
Kısa sürede parayı geri alabilmek için tüketicilerle irtibata geçen, avukat olmayan kişilere itibar edilmemesi gerektiğinin altını çizen Tanışman şunları söyledi: "Tüketiciler piyasadaki dolandırıcılara gitmeyi bırakıp özel bir avukat tutmalıdırlar. Avukatlık mesleği yapmayan kişi veya kişilerce aranarak kredi masraflarını alacaklarını söyleyenlere itibar edilmemelidir. Bilinçli tüketici olmak öncelikle hakkını doğru yollarla aramaktan geçer. Vatandaşımız avukata gitmekten korkmamalıdır. Her iş ehline verilmelidir. Herhangi bir avukat tüketici hakları konusunda vatandaşlarımıza yardımcı olacaktır."