Başbakan Davutoğlu, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili önemli çalışmalar yaptıklarını, Sosyal Güvenlik Reformu’nu hayata geçirdiklerini söyledi. Başbakan Davutoğlu İş Güvenlik Paketi’ni bu hafta Meclis’e vereceklerini söyledi.
Davutoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan satırbaşları şöyle:
*Hükümetimiz, çalışma şartlarının iyileştirilmesi her türlü yasal düzenlemeyi yapacak.
*Ancak her şeyden önce işçi ve işverenlerimizin bir zihniyet dönüşümüne girmesi gerekiyor.
*Önemli olan vatandaşlarımızın, işçileriminiz kendi can güvenlikleri konusunda bilinçlendirilmeleri.
*Protesto etmek çok kolay, muhalefet etmek de kolay. Ama nihayetinde hepimizin üzerine düşeni yapmamız gerekir.
*Üç aşamalı bir sorun ile karşı karşıyayız. İlki zihniyet. İkincisi süreç yönetimi. Üçüncüsü de yasal süreç…
*Emeğin sömürüsünün karşı çıkmamız lazım.
*Madenler ile ilgili ayrı bir çalışmayı bugün sizlere açıklayacağım.
*Çok tehlikeli işlerde çalışan 2 milyon 700 bin çalışana mesleki yeterlilik belgesi geliyor.
*Yapı denetim firmaları iş sağlığı ve güvenliği konusunda sorumluluk getirilecek.
*İnşaatlarda şantiye şefine iş güvenliği uzmanı olacak.
İŞTE YENİ PAKET
1- Çok tehlikeli işlerde çalışan 2 milyon 700 bin çalışanımıza mesleki yeterlilik belgesi alma zorunluluğu getireceğiz. Bundan sonra inşaat işçisi diye, amele diye bir kavram yok. İşçilerimizin profesyonel olarak yaptıkları işle ilgili mesleki formasyonu, sertifikası olacak.
2- Üniversite ve meslek yüksek okullarına zorunlu iş sağlığı ve güvenliği dersi getirilecek
3- Yapı denetim firmalarına iş sağlığı ve güvenliği konusunda sorumluluk getirilecek.
4- İnşaatlarda şantiye şefine iş güvenliği uzmanı olma şartı getirilecek
5- Yaptırımlarda ödül-ceza dengesi getireceğiz, iş kazası olmayan iş yerlerini ödüllendireceğiz. Örneğin çok tehlikeli iş kategorisindeki bir firmada 3 yıl içinde iş kazası yoksa, işsizlik primini yüzde 2 değil yüzde 1 olarak tahsil edeceğiz. Ancak ölümlü iş kazası meydana gelen bir iş yerinde yüzde 2 değil yüzde 3 olacak.
6- İdari para cezalarında ciddi artışlar getireceğiz.
7- Kimse üretim zorlamasında bulunamayacak.
8- Rödovans sözleşmelerini 15 yıldan az olmayacak şekilde yapacağız.
9- Kamuda rödövans olacak ama bütünüyle başka işverene devredilemeyecek. Özel sektörde rödovans olmayacak
10- Acil durdurma halleri müfettiş insiyatifine bırakılmadan karar alınacak.
11- İşveren ölümlü iş kazasında kusurlu bulunursa ceza kanununda yer alan cezaya ilaven 2 yıl kamu ihalelerinden men edilecek.
12 - Yer altı planlarının üç boyutlu hazırlanması zorunlu olacak.
13- Kamu ihalelerinde iş sağlığı ve güvenliğine yönelik bir kalem olacak
14- Standartlara uygun kişisel donanım sağlamayan iş verene idari para cezası verilecek
15- Madenler iki yoldan yer üstüne bağlanacak
16- Maden çalışmalarında her aşama elektronik ortamda kaydedilecek. Bilgiler bilgisayara işlenecek. Aynı anda Enerji Bakanlığı 'nda bilgiler geçilecek. An be an durumu takip edebilecek.
17- Maden ve inşaat sektöründe iş sağlığı tegftişleri görüntülü ve fotoğraflı olacak. Müfettişler bizzat görüntüleyecek. Acil durumlarda çıkış için fosforlu hayat hattı yapılacak.
18- Yılda 1 olan acil durum plan ve tatbikatlarının 6 ayda bir yapılacak. Tatbikat yapılıp bildirimle yetinilmeyecek. Sadece madenlerdeki şikayetleri değerlendirmek için ayrı bir hat kurulacak.
19- Maden şirketleri geçiş sürecinde çalışanlarına hayat sigortası yapacak. Tüm madenlerde bu sisteme geçmeyi düşünüyoruz. Maden sahalarının denetimi ve faaliyetlerinin izlenmesi bağımsız kuruluşlar tarafından yapılması sağlanacak.
* Ruhsat sahiplerinden toplanan harç bedellerini ruhsat bedeli altında tek kalemde toplanacak. Çeşitli bakanlıkların ayrı bedelleri alınca bürokratik işler artıyor. Bunları tek bir ruhsat bedeli adı altında tek kalemde toplayacağız.
* Ruhsat bedelinin bir kısmını faaliyeti biten ve devam eden madenlerin rehabilitasyonu için kullanacağız.
* Maden şirketleri geçiş sürecinde çalışanlarına hayat sigortası yapacak. Tüm madenlerde bu sisteme geçmeyi düşünüyoruz.
* Maden sahalarının denetimi ve faaliyetlerinin izlenmesi bağımsız kuruluşlar tarafından yapılması sağlanacak.
* Ruhsat sahiplerinden toplanan harç bedellerini ruhsat bedeli altında tek kalemde toplanacak. Çeşitli bakanlıkların ayrı bedelleri alınca bürokratik işler artıyor. Bunları tek bir ruhsat bedeli adı altında tek kalemde toplayacağız.
* Ruhsat bedelinin bir kısmını faaliyeti biten ve devam eden madenlerin rehabilitasyonu için kullanacağız.
* Küçük işletmelere devlet katkısı konusunda kolaylık sağlanacak.
* Maden arama çalışmaları için teşvik mekanizmaları oluştaracağız. Milli arama kapasitemiz zayıf. Maden arama konusunda arama şirketlerinin ve milli kapasitenin artırılmasına çalışacağız. Yurtdışında arama yapan kuruluşların da teşviklerini artıracağız.
* Maden işletmelerinde görev alacak teknik personelin niteliklerine yönelik eğitimler yapılacak.
* Ruhsat harçları madenin büyüklüğüne göre yeniden değerlendirilecek
* Madenin değeri borsadaki iniş çıkışa ve uluslararası piyasadaki değere göre belirlenecek
* Maden arama çalışmaları için keşif mekanizmaları oluşturulacak
* Maden işletme ruhsatı verirken mali yeterlilik şartı getirilecek
* Maden işletme projelerinin yüksek standartlarda hazırlanması için gerekli düzenlemeleri yapacağız
CHP’ Lİ GÖK: İKTİDAR SAMİMİ DEĞİL
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı yeni iş güvenliği paketini değerlendirdi. Gök, “Ben genel anlamda değerlendirmek isterim. İktidar samimi değil. İktidar 12 yıldır Türkiye’yi yönetiyor ve bu tür olaylar 12 yıldan beri oluyor. Herkeste neler yapılması gerektiğini çok önceden beri yüksek sesle ifade ediyor. İLO sözleşmesinin uygulamalarını Türkiye’de gerçekleştirme şansımız var mı yok m? İktidar bundan neden kaçıyor. İLO sözleşmelerini niye uygulamıyoruz. Bunu Türkiye’de uyguladığınız zaman çok ciddi değişiklikler olacak. İktidar günü kurtarmak çerçevesinde sıkışmış vaziyette, Ermenek’teki 16 işçimizin daha akıbetlerini bilmiyoruz ve ümitlerimizin azaldığı bir dönemde daha işçilerimize ulaşmayı beceremeyen bir iktidarın şu anda getirmekte olduğu tedbirlerin kalıcı tedbirler olmadığı ortadadır. Biz elbette işçiden yana, iş güvenliğinden yana olan her türlü çabaya destek veririz ama bununda sağlıklı ve güvenilir iktidar eliyle yapılabileceğini biliyoruz. İşçinin her zaman karşısında olan, sendikasızlaşmayı teşvik eden ve işverenle iç içe olup denetimleri haberli olarak yapan bir iktidarın ne maden ocaklarını, nede başka yerlerdeki iş yerlerini denetlemekten bahsetmesi söz konusu değildir. Bu iş cinayetlerin birinci siyasal sorumlusu iktidardır. Bu iktidar bir kere ölümlerin, kazaların cinayetlerin hesaplarını verecektir ki ondan sonra ortaya çıkıp konuşma hakkını kendisinde bulacaktır.” (HÜRRİYET)