Ege Postası
Geri

U3 bölgesinin madencileri, acı anları, anlatıyor

MANİSA'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde, görülmesine yeniden başlandı. Bu duruşmada, ocağın U 3 bölgesinde çalıştıkları sırada faciayı yaşayan madenciler, tanıklıklarını anlatmaya başladı.
U3 bölgesinin madencileri, acı anları, anlatıyor
Haberler / Güncel
15 Ekim 2015 Perşembe 14:48
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Soma'da geçen yıl 13 Mayıs'ta meydana gelen faciada, 301 madencinin yaşamını yitirmesi ardından başlatılan adli soruşturmada, haklarında, 'Olası kastla öldürme', 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma', 'Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama' suçlarından 301 kez, 2 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan toplam 46 sanığın yargılanmasına, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmada, tutuklu sanıklar Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Ramazan Doğru, İşletme Müdürü Akın Çelik, Maden Mühendisi, İşletme Müdür Yardımcısı İsmail Adalı, maden mühendisleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, Ertan Ersoy, emniyet teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik'in yanı sıra tutuksuz sanıkların bir bölümü hazır bulundu. 

AİLELER DE SALONDAKİ YERLERİNİ ALDI
Ölen işçilerin aileleri de, bireysel avukatlarının yanı sıra Çağdaş Hukukçular Derneği ve Sosyal Haklar Derneği adına katılan avukatlarla birlikte duruşmayı takip etmek için mahkeme salonuna geldi. Önlemlerini arttıran polisin arama noktasından geçen aileler, dana sonra salonda kendilerine ayrılan bölüme geçti. Bazı aileler de çocuklarıyla, duruşmaya geldi.

MAĞDUR İŞÇİLERİN DİNLENMESİNE DEVAM EDİLECEK
Facianın meydana geldiği ocakta, son anda ölümden kurtulan ve bu anlarda yaşadıklarını anlatan işçiler dün ifadelerini verdi. Duruşmada, bugün de, yine facia zamanında U 3 bölgesinde faciaya tanıklık eden madencilerin dinlenmesine başlandı. İşçiler, Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, sanık ve avukatlarıyla, mağdur avukatlarının, olay anında, kurtarma çalışmalarından, malzemelerini kullanabilip kullanmadıklarına, ihmallerin yaşanıp yaşanmadığına kadar tüm sorularına yanıt verecek. Mahkemenin böylece 35 işçiyi dinlemeyi planladığı açıklandı. 


PATRONA 'SİZ' İŞÇİYE 'SEN' TEPKİSİ
Soma'da 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın görüldüğü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde, mağdur tanıkların ifadelerinini alınmasına devam edildi. Tanıklardan ilk olarak şalterci olarak çalışan Ramazan Akkoç, dinlendi. Olay günü 5'inci banttaki şalterde görevli olduğunu, saat 15.00'e yaklaştığı sırada bantların birden durduğunu söyleyen ramazan Akkoç, "Telefonla üstümdeki yetkililere haber vermek istedim. Ama çalışmadı. Sonra yanımıza amir geldi, 'dışarı çıkalım' dedi. Onun ceketi diğer taraftaydı, onu aldım geldim. Bu sırada siyah bir duman geldi. H panosuna gidip haber vermemi istedi. Ben de oradaki arkadaşlara dumanı haber verdim. Maskeleri taktık. Bir süre sonra da mavi bir boru vardı, şefimiz hava almak için onu testereyle kesmemizi söyledi, onun havasını kullandık" dedi. 

Bir süre sonra dumanın daha da yoğunlaşması üzerine Akkoç, işçi arkadaşlarının birbiriyle helalleştiğini, hep bir ağızdan 'Helal olsun' dediklerini ve çömelip bekledikleri sırada ise kurtarma ekiplerinin geldiğini anlattı. Çalıştığı bölgede yangın tüpü olmadığını da savunan Ramazan Akkoç, "Bize daha önce madende tehlike anında neler yapmamız gerektiğini söyleyen olmadı" dedi. Bu sırada sanık avukatlarından Yusuf Koçyiğit, soru sorduğu Ramazan Akkoç'a "Sen" diye hitap etmesine mağdur ailelerin avukatlarından ÇHD Genel başkanı Selçuk Kozağaçlı, tepki gösterdi. Kozağaçlı, "Patrona 'siz', işçiye 'sen' mi oluyor'" sözleriyle tepkilerini ifade etti. Bu sırada mağdur ve sanık avukatları arasında da kısa süreli sözlü tartışma yaşandı. Ramazan Akkoç, ifadesinin sonunda sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi. 

"BENİ TANIYORMUSUNUZ'" DEDİ, SALON KARIŞTI 
Tanıklardan Yusuf Koçman, kendisine ayrılan bölüme geldi. Faciada kardeşini de kaybettiği öğrenilen Koçman, daha sonra arkasını dönüp sanıklara, "Beni tanıyor musunuz'" dedi ve işaret parmağını salladı. Bu hareket üzerine, sanık avukatları "Tehdit var" sözleriyle tepki gösterdi. Tepkiler üzerine açıklama yapan Yusuf Koçman, "Ben yanlarında çalıştım. Sadece beni tanıyıp tanımadıklarını sordum" dedi. İtirazlarını sürdüren Sanık avukatlarıyla Koçman'ın karşılıklı tartışması üzerine, Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, duruşmaya 10 dakika ara verdi. Kürsüden indiği sırada fenalaşan Yusuf Koçan'a sağlık görevlileri müdahale etti. Yaşananlar üzerine, madenci yakınları da, avukatlara tepki gösterdi. Aradan sonra Mahkeme Başkanı Ballı, Yusuf Koçan'ın daha sonra dinleneceğini açıkladı. 

KENDİSİNE SORU SORAN SANIKLARA “ŞEF" DİYE HİTAP ETTİ
Aradan sonra ifadesi alınan Mustafa Bostancı da, olay anında U3 bölgesinde tarama görevi yaptığını, bu sırada yerini tam olarak bilmediği bir bölgede dinamit patlatıldığını, bundan 15 -20 dakika sonra etrafı duman kapladığını anlattı. Bunun üzerine de temiz hava çıkışında, yetkilileri aradıklarını söyledi. Bu sözler üzerine Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, Mustafa Bostancı'ya savcılık ifadesinde söylediği, "Dinamit patlatılmasından hemen sonra duman geldi" sözlerini hatırlattı. Bostancı da. "O zaman olayın stresi, şokuyla söyledim. 15- 20 dakika sonra duman geldi" dedi. Kazadan önce, ocağın bazı bölgelerinde sıcak kömür çıktığını da savunan Bostancı, o zamanlarda, günde 50 - 60 kamyon olan çıkarılan kömür miktarının, son dönemlerde 70 - 80 kamyona yükseldiğini de önesürdü. Mustafa Bostancı, ocakta, en çok kömür çıkmasını sağlayan vardiya amirinin fotoğrafının panoya asıldığını da söyledi. 

İfade sırasında Mustafa Bostancı, kendisine soru sormak isteyen tutuklu sanıklara da 'Şef' diye hitap etti. Bunun üzerine söz alan mağdur avukatlarından Can Atalay, "Sanıkların tanıklara soru sormasındaki mahiyet açıkça görülüyor, yaşanan baskı görülüyor, bu nedenle biz soru sormayacağız" dedi. Mahkeme Başkanı Ballı, duruşmaya öğle arası verdi. 

"YANGIN TÜPLERİ HEP BOŞTU"

Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın görüldüğü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde, mağdur tanıkların ifadelerinin alınmasına öğleden sonra da devam edildi. Duruşmada ilk olarak, işçilerden Mustafa Köse, dinlendi. Soma Kömür A.Ş.'de olaydan bir yıl önce işe girdiğini anlatan Köse, faciadan sonra maden işçiliği yapmadığını, geçimini inşaatlarda çalışarak sağladığını söyledi. Madende bant nakliye bandı tamir bakım işçisi olarak görev yaptığını, facianın yaşandığı gün de U3 panosunun 50 metre üzerinde, ustası Serkan Arslan ile çalıştığını söyleyen Mustafa Köse, "Olay anını tam olarak hatırlamıyorum. Ancak saat 14.50 ya da 15.10 arasında olduğunu tahmin ediyorum. Dinamit sesinden daha büyük, kulakları sağır edercesine, basınçlı bir patlama sesi duydum. Ustam 'patlama oldu, sen yukarı koş, benim aşağıda kardeşim var' dedi. O aşağıya gitti, ben yukarı çıktım. İkinci bant boyunda nefesim kesildi, yere düştüm. Sonra kurtarma ekipleri gelip beni oradan aldı" dedi. Madende acil durumlarda ne yapmaları gerektiğine ilişkin kendilerine bir bilgilendirme yapılmadığını da savunan Mustafa Köse, görev yaptığı U3 panosunda dolu yangın tüpü olmadığını da ileri sürdü. Mustafa Köse, “Kaynak yapacağımız zaman, emniyetçi 'yangın tüpü' getir derdi. Tüpler boştu. Bir tane dolu bulup getirirdim. Müfettiş geleceği zaman güvenlik tedbirleri alınırdı. O gittikten sonra eski düzene geri dönülürdü. Çalıştığım sürede hiç tatbikat olmadı. Olayın sebebine ilişkin bir bilgim yok" dedi. 

FACİADAN SONRA UNUTKAN OLMUŞ
Mustafa Köse'den sonra işçilerden Ramazan Balı dinlendi. Yaklaşık 5 yıllık maden işçisi olduğunu, tamir tarama ustası olarak çalıştığını, olay günü de U3 bölgesinde görev yaptığını söyleyen Balı, “Olaydan sonra unutkanlık başladı. İfademi kağıttan okumak istiyorum" dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, kağıttan okuyamayacağını hatırlattı. Olay günü bant ekibinin "dinamit atacağız" demeleri üzerine geri çekildiklerini söyleyen Ramazan Balı, “Top atıldıktan 5-10 dakika sonra duman geldi. Normalde top atım dumanı gelmezdi. Duman açık renkliydi, sonra siyahlaştı. Gaz izlemeyi aradım, 'Kim varsa buraya gelsin, U3 panosunda yangın var herhalde, duman var' dedim. 10-15 dakika sonra amirler, emniyetçiler geldi. Alev görmedim. Sonra U2 bölgesine çıktım, orada bir ceset vardı, onu banda yüklediler, ben de onunla birlikte yukarı çıktım" dedi. Ramazan Balı, diğer işçi Mustafa Köse'nin aksine, şiddetli bir patlama sesi duymadığını söyledi. 

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava daha sonra yarın (cuma) devam edilmek üzere ertelendi. (DHA)

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası