Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, İzmir iş dünyası ziyaretleri kapsamında Ege Giyim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hayati Ertuğrul ve yönetim kurulunu ziyaret etti. Burada konuşan Özdağ, Libya’da şehit edilen 2 Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunun isimlerini başsağlığı dilerken ifşa ettiği suçlamasıyla hakkında 3 ila 7 yıl arasında hapis istemiyle dava açılmasına ilişkin, "Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde basın toplantısı düzenledim. Libya'da şehit edilen 2 MİT mensubuna Allah'tan rahmet diledim. MİT mensuplarının adlarını vererek rahmet dilediğim zaman isimler zaten birçok yerde yayınlanmıştı. Yani ilk kez ben kamuoyu ile paylaşmadım. Yüzlerce yerde, sosyal medyada, gazetelerde çıkmıştı" diye konuştu.
'SİYASİ BİR YAKLAŞIM'
Basın toplantısının TBMM’de bir Meclis faaliyeti çerçevesinde Meclis televizyonundan yayınlanan, yerini Meclis Başkanlığının tahsis ettiği bir ortamda yapıldığını söyleyen Özdağ, “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri dışında kimsenin de basın toplantısı yapamayacağı bir yer. Anayasanın tanımladığı anlamda yasama sürecinin bir parçası. Hem böyle olmasına rağmen hem de aynı ifade iki kez ifşa edilemeyeceğine rağmen savcılık 3-7 yıl arasında hapis cezası istemiyle hakkımda bir dava açtı. İlginç olan davayı ilk olarak ağır cezaya yollamışlar. Halbuki bu ağır cezalık bir dava değil. Bunu bilmemelerine şaşırıyorum. Bilerek yolladılarsa daha da şaşırırım. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi geri çevirmiş, şimdi başka mahkemede bekliyor. Bu Zafer Partisi'ni baskı altına almak amacıyla yapılmış bir siyasi yaklaşımdır" ifadelerini kullandı.
Muhalefetteki başka milletvekillerinin de benzer bir durumla karşı karşıya kalabileceğini belirten Özdağ, "Bu anlamda benim hukukuma değil, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin hukukuna ve anayasaya, anayasa koyucunun iradesine yapılan bir saldırıdır. Eğer bir bilginin ifşasının tekrar ifşası ve tekrar ifşası olursa savcılar yazdıkları fezlekede Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne MİT mensuplarının açık şekilde isimlerinde yazmışlar. O zaman savcılarla ilgili de soruşturma başlatılması gerekir. Neresinden bakarsanız bakın, bu kabul edilebilir ve hukuki yaklaşım değil. Biz Zafer Partisi olarak bugüne kadar nasıl Türkiye'nin örtülü istilasına karşı çıktıysak, bundan sonra da bu açılan davalara ve başka açılacak davalara rağmen mücadelemizi geri adım atmadan sürdüreceğiz" dedi.
EMEKLİ MAAŞI
Ümit Özdağ, emekliye yapılan zammı ve vergi paketini değerlendirerek, “Emeklilere yapılan 2 bin 500 TL komik bir zamdır. En düşük emekli aylığının olması gereken şey asgari ücrettir. Ancak 2008'de yapılan bir düzenlemeyle insanlara emekli olduklarında eskiden yüzde 70'ini alırken maaşının şimdi bu yüzde 30'a düşürüldü. Yapılması gereken şey yine yüzde 70'e çıkartmaktır. 2002 rakamları üzerinden hareket edersek bugün emekli maaşının en düşük emekli maaşının olması gereken ücret 27 bin liradır. Onun için 12 bin 500 olarak bu zammı yapanlar, bu parayla bir ay geçinmeyi denesinler ve ondan sonra Türk halkına böyle bir rakam önersinler" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE'DE SIĞINMACI SAYISI 13 MİLYONU GEÇİYOR'
Türkiye'de 5 milyon kayıtlı, 2 milyon da kayıtsız Suriyeli sığınmacı olduğunu söyleyen Özdağ, “2 milyon Afgan var, 2 milyon Afrikalı var, etti 11 milyon. 2 milyon dünyanın değişik bölgelerinden gelmiş, Mısırlı, İranlı, Iraklı, Rus, Ukraynalı, Pakistanlı var. Dünyanın 160 ülkesinden insan var. Bunlarla birlikte 13 milyonu geçiyor. Her gün Türkiye'ye bin ile 1250 arasında kaçak giriş var. Bu yılda 400 bin eder, 10 yılda 4 milyon eder" dedi.
Küresel ısınma ile ilişkili küresel göçün daha büyük ölçüde harekete geçmediğini aktaran Özdağ, “Himalaya'da buzullar eridiği zaman Ganj Vadisi'nden, yani bugün Hindistan'ın kuzeyi olan alandan Pakistan, Bangladeş'ten harekete geçmesi beklenen kitle 300 milyon. Bu gelecek yüzyılda değil, bizim göreceğimiz bir süreç. Bugün Akdeniz kuşağındaki illerimiz ortalama yıllık 21,5 derece. Kahire iklim kuşağına kayıyor. Kahire'de iklim kuşağı yıllık ortalama 27 derece. Biliyorsunuz, küresel ısınmada 1,5 derece bile olağanüstü büyük bir sonuç doğuruyor. Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay, Adana, Mersin en yoğun Suriyeli nüfusunun olduğu yerler. Bir Türk kadın 29 yaşında evleniyor, 30 yaşında ilk çocuğunu yapıyor. Suriyeli kadın 30 yaşında ilk torununu kucağına alıyor. Bu arada 6 tane doğurmuş oluyor. Devlet matematikle yönetilir. Bizim dışımızdaki partiler diyorlar ki, gönüllü geri dönecekler. Tamam, doğru kabul ettik, bunu bir an için gönüllü geri döndüler. Yüzde 3'ü geri döndü. Yüzde 97'si kalıyor. Çözümünüz ne? Hakan Fidan dedi ki, gönüllü dönecekler. Soruyorum Hakan Bey; yüzde 97'sini evlat edinip siz mi bakacaksınız kardeşim? Bir de yasaya aykırı bu söyledikleri. Yasa ve yönetmelik geçici sığınmacıyla ilgili Suriye'de iç savaş bittiği zaman geri dönüş esastır, diyor. Biz gerekirse zorla yollayacağız derken yasayı uygulayacağız diyoruz" ifadelerini kullandı.
'ZAFER PARTİSİ'NİN İKTİDARINDA 13 MİLYON SIĞINMACI GERİ DÖNECEK'
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, İzmir iş dünyası ziyaretleri kapsamında önce İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli'yi ardından da Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer'i makamlarında ziyaret etti. Özdağ, EGİAD Başkanı Yelkenbiçer'i ziyaretinde yaptığı konuşmada, "Zafer Partisi deyince akla ilk gelen şey Zafer Turizm; sığınmacıların geriye yollanması. Zafer Partisi'nin iktidarında 13 milyon sığınmacı geri dönecek. Girdikten sonra başkalarını davet ediyorlar. Bu daha başlangıç. 2050'ye kadar küresel ısınmaya paralel olarak göçler artmaya devam edecek. Türkiye'de göç yolunun ana merkezindeyiz. 13 milyon diyoruz ama devlet içinden bana gelen rakamlar 18 milyon. Suriyelilerin doğum oranı 5,3. 2040 yılında Suriyelilerin Türkiye'deki sayısı 21 milyon olacak. İstediğiniz kadar yatırım yapın böyle bir demografide bir ülkenin kalınması ve yol yürümesi mümkün değil" dedi.
'ORTA DOĞU ESKİDEN GAZİANTEP'TEYDİ ARTIK İZMİR'E GELDİ'
Özdağ, sığınmacılar gitmeden diğer politikaların konuşulmasının yersiz olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
"Bizimle fikri çatışmaya girmek istemeyen, konuyu gündemden düşürmek isteyen iktidardaki ve muhalefetteki partiler, 'Sığınmacıları yollamaktan başka politikası yok' diyorlar. O olmadan diğer politikaların sürdürülmesi mümkün değil. Milli eğitim, istihdam, milli savunma politikasını nasıl yapacaksınız? Bu politika çok değerli, yaşamsal değere sahip. Bu politika olmadan Türkiye olmaz. Orta Doğu eskiden Gaziantep'teydi artık İzmir'e geldi. Konak'ta Orta Doğu'yu görüyorsunuz. Konak'ta bir Afgan, nedensiz İzmir'in ortasında bir kızı itiyorsa Orta Doğu buraya gelmiştir. Orta Doğu Edirne'ye doğru gidiyor. Türkiye, Orta Doğu ile Avrupa arasında köprü olmaktan çıkıp, geri dönülmez şekilde Orta Doğu'nun kendisi oluyor. Her şeyi düzeltirsiniz ama demografi değişti mi düzeltme şansınız yok. Bu konuda politika geliştiren tek partiyiz. Başka politikalarımız tabii ki var. İstihdam politikalarını anlatalım ama kaldıklarında mı gittiklerinde mi anlatalım? Sığınmacıları konuşurken ekonomi, güvenlik, hepsini konuşuyoruz."
'BİZ GÖREVİMİZİ YERİNE GETİRDİK'
Zafer Partisi'nde zengin ve güçlü kadrolar olduğunu söyleyen Özdağ, “Devleti yeniden yönetecek ve kuracak güçte kadrolarımız var. İkinci seçimlerden sonra bu yavaş yavaş görülmeye başlandı. Zafer Partisi'ni hiçbir siyasi parti ihmal edemiyor. Onların söyleyemediklerini biz söylüyoruz. Tek başımıza iki seçime girdik. Genel seçimin ikinci tura kalmasını biz sağladık. HDP'nin etkin konum alamamasını seçimde biz sağladık. Bizim için başarıydı. Seçimi 2'nci turda bizim desteklediğimiz Kemal Bey kazabilirdi, benim İçişleri Bakanlığımı öne çıkartma kaydıyla. Yapmadılar, bende kaybedeceklerini söyledim. Kemal Bey bana 'Kaybedersek kaybedelim' dedi. Siz kazanmak istemiyorsanız kimse size kazandıramaz. Biz görevimizi yerine getirdik" diye konuştu.
Özdağ, İzmir ziyaretine de değinerek, “İzmir'e 2 günlük ziyaret düzenledik. İzmir, Türkiye'nin en önemli iş merkezlerimden biri. İş dünyasının sorunlarını dinliyoruz ve kendi çözüm önerilerimizi konuşuyoruz. Sürdürülebilir planlı kalkınma ekonomisini ve imalat sanayini savunuyoruz." dedi. (DHA)