EGEPOSTASI- Gazeteci Mithat Umutoğulları, TR35 TV’de yayınlanan 8. Gün programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
AK Parti İzmir İl Başkanlığı’nın dün düzenlediği üye katılım töreninde çarpıcı açıklamalarda bulunan AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, ‘’ "Biz koyu Dersim lobisinin sahte Atatürkçülerinden değiliz" ifadelerini kullanmıştı.
İDEOLOJİK PROBLEMLER YAŞAYAN ÇELEBİ’NİN AK PARTİ’YE FAYDASI OLMAZ
Çelebi’nin açıklamalarını eleştiren Gazeteci Mithat Umutoğulları, ‘’Siyasetin ahlak anlayışının değişmesi lazım. AK Parti’yi bu kadar eleştiren ve yerden yere vuran bir kişiyi partinize kabul ediyorsunuz. Cumhurbaşkanına karşı da ciddi eleştirileri var. Partinizin kurumsal kimliğine de zaman zaman hakaretleri vardı. Bu kişiyi alıp kendi partinizde rozet takıyorsunuz. Seçim yaklaşıyor ve kaybedilen oylar için Cumhurbaşkanı yapmayacağım dediği her şeyi yaptı. Para dağıtmaya başladı. Bunları neden yapıyor iktidarını kaybetmemek için. Cezaevine girdiğinde Kemal Kılıçdaroğlu onun yanında oldu ve onu milletvekili yaptı. 2 dönem PM’de görev aldı. Çelebi dün yaptığı açıklamada CHP Lideri’ne ‘Dersimli Sahte Atatürkçü’ gibi bir tabiri var. Size vekillik vermiş birini yerden yere vuruyorsunuz. İdeolojik problemler yaşıyor. Samimi olmadığı zaten belli. AK Parti saflarında olmaması gerekiyordu. 2.5 yıl boyunca ceza evinde yaptı. Muhalefet, AK Parti ve Fetö bir raya gelip kumpas yaptı diyor. Seni 2.5 yıl boyunca cezaevinde yatırmış iktidarın askerliğini yapıyorsun. Ben geleceği ile ilgili kaygıları olduğunu düşünüyorum. AK Parti’de uzun yıllar siyaset yapmış birinin CHP’ye gelmesi tezat bir durum olur. Böyle bir ruh hali içerisinde olan kişinin söylediği ne kadar ciddiye alınır. Çelebi AK parti il binasından katılım törenine geliyor neden sokağa çıkmıyor? Çıksın sokağa seçmen onu sokakta görünce bakalım nasıl bir reaksiyon görecek? Bu ideolojik duruşu olmayan siyasetçilere de örnek olsun. Bir insanın mayasında problem varsa kendini ele veriyor. Siyasette bir ahlak yasası çıkarılırsa bunların bir çoğunun önüne geçer. Bunlar olduğunda siyasete temiz bakanlar siyasetten uzaklaşıyor. Teknik olarak bir çok şey verebilecek insanlar siyasetten kaçıyor. İzmir’de verdiği mesajları yıllardır AK Parti’de olanlar bile söylemiyor. Kendini ispatlamak adına eski partini hedef alıp, ağır, sert eleştiriler yapmanın esprisi yok ve saygınlığı kalmıyor. Çelebi’nin AK Parti’ye faydası olmaz ve AK Parti tabanını da böler’’ ifadelerine yer verdi.
ASLANOĞLU’NA ‘ÇİBEL’ TEPKİSİ: SORUMLUSU İL BAŞKANI
CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun ÇİBEL protestosunun sorumlusu olduğunu belirten Gazeteci Umutoğulları, ‘’İnsanlar bu durumu takıntı haline getirdiğimizi düşünüyor. Bizim derdimiz bu değil. Çok sorun var ve biz bunları konuşmayacaksak ve kamuoyuna doğru bilgiler vermeyeceksek ne yapacağız? ÇİBEL protestosunun sorumlusunun Yeni İl Başkanı Aslanoğlu olduğunu belirtmiştik. Hemen CHP cephesinden itirazlar geldi. İl başkanının yeni geldiğini ve bu eleştirilerin acımasız olduğu söylendi. Sanki il başkanı ile ilgili değil de Başkan Gümrükçü ile ilgili sorun varmış gibi yansıtıyorlar. İşçilerin uzlaşmak istemeyip istemediğini anlamamız gerekiyor. Biz bunun bir siyasi mesele olduğunu ve temel atma töreninin il başkanının organize etmesi gerektiğini ifade etmiştik. Bu kişiler ile ilgili belediyenin sorunu var ve belediye bu konuda hatalı ise neden bu 40 kişinin ismi verildi ve disipline sevk edildi. Parti suçu olduğunu söylediyseniz bizim dediğimiz doğru. Demek ki bu işveren ve çalışan ilişkisi değil. Burada yaşanan şey bir siyasi olay. Dün il başkanlığının bu kişileri disipline verilmesinin ardından biz tescillemiş olduk. Burada yaşanan şey il başkanının sorumluluğundaydı. İl başkanı ne yaptı Genel Başkanın yanında direk gibi durdu’’ dedi.
CHP’DE ENTERESAN ŞEYLER OLUYOR
CHP örgütlerinde yaşanan sorunlara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Umutoğulları, ‘’Aslanoğlu atanalı 20 gün olmuştur ve gelen şikayetler bitmiyor. Örgüt fokurduyor. Bunun sebebi CHP içerisindeki ekiplerin güç kavgasından dolayı. Kimsenin Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olsun, CHP iktidar olsun gibi bir derdi yok. Bir ilçe başkanı dahi atanırken kimin aday olacağı kavgası var. Ödemiş ilçe başkanı, Karşıyaka ilçe başkanı atandı. Karabağlar neden atanmıyor. Karabağlar’da Büyükşehir Belediye Başkanına yakın olan isimlerin bir hesabı var. Problem burada iç hesaplaşmalar. Bu durumda siz il başkanı olarak bütün hakkaniyetinizi yitiriyorsunuz. Çiğli’de Hasan Arslan belediye başkanıydı, Zeynel Mertoğlu ilçe başkanı oldu. Meclis grubu ile belediye başkanı arasında bir gerginlik vardı. İlçe başkanı ile belediye başkanı, meclis grubu bir sorun yaşadığında aynı tarafta duruyordu. Örgütün sorunlarını çözmek yerine belediye başkanını savundu. Kongreye geldiğinde aday olamadı. Oyların büyük bölümünü kaybettiler. Örgüt ile belediyeyi birbirinden ayıracaksın. Buradaki tavır da bu. İl başkanı yaptığı bütün işlere Soyer’i ortak ediyor. Başarılı ya da başarısız olursa Soyer’e yazacak. CHP seçime huzurlu gitmek istiyorsa bu ayrıştırmaları bitirmek gerekiyor. CHP tarihinde bugüne kadar yaşanmayan enterasan şeyler oluyor. Bir ekip ve ekipte Abdul Batur, Ali Engin, Serdar Sandal, Tunç Soyer ve ona yakın olanlar il başkanını atamayı başardı’’ ifadelerine yer verdi.
PARTİYE ÜYE OLMAYAN BAŞKANVEKİLİ!
CHP İzmir il yönetim kurulunda parti üyesi olmayan isimlerin yer aldığına dikkat çeken Umutoğulları, ‘’ Atama yaparken ekibin olurunu alır ve seçim yaparsınız. Yönetim açıklandı ve yönetimde başkanvekili olan kişinin parti üyesi olmadığı ortaya çıktı. Resmi olarak hala üyeliği yok. Sizin vekaleten yerinizi bırakacağınız kişinin parti ile ilişkisi yok. Bu kadar sene bütün yaşadığı sorunlara rağmen parti bayrağını asan ve gecesini gündüzüne katanların hakkı ne olacak. Bir partide vefa ve aidiyet duygusu yoksa bu partide insanlar nasıl siyaset yapacak? Böyle bir siyasi parti kritik bir seçime giderken bu kadar sorumsuz davranamaz. Aslanoğlu’nun atanması için uğraşanlarve yönetim kalsın diye uğraşanlar ikiye bölündü. Uzun yıllardır paryie hizmet vermiş o kadar insan varken parti üyesi olmayan ve rozet takmayan birini neden başkanvekili yaparsınız. Bunun dışında 3 ya da 4 kişi var üye olmayan. Neden bu insanları yönetime alıyorsunuz? Yönetimin yapısına baktığımızda yapıda değişiklikler olduğunu görüyoruz. Yönetim 3 parça ise bunu 30 parçaya böldüler güçlü bir figure oluşmasın diye. İl Sekreteri Özlem Ünsal bu arkadaş Güzelbahçe’den Soyer’in seçim ekibinde olan biri. Gidip 100 kişiye sorun 99 kişi tanımaz. İl Saymanı Celal Yıldız eski partili ve önemli görevler almıştır. Bu ismi sanırım Ednan Arslan yazmıştır. Dikkat çeken bir şey var Yerel Yönetimlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı var burayı 3’e bölmüşler. Sebep içeriden güçlü aktör çıkmasın diye. Eski ilçe başkanları aktif görevlerde değerlendirilmemiş. Eski yönetimde olanları değerlendirmemiş ve pasif görevlere atmışlar. Ahmet Yıldız il yönetimi seçilmesin diye defteri kaçıran il yöneticiydi. Aslında Yıldız’a da güvenmemişler.Ali Engin ve Abdül Batur’a yakın isimler aktif görevlerde yok. Soyer yapısına yakın isimler öne çıkmış. Bu işten Abdül Batur ve Ali Engin’i çırak çıkarmışlar. Narlıdere’de Ali Engin ve ilçe başkanı arasında bir gerginlik var. Ali Engin kendi ilçesinden bir isim yazdıramadı’’ dedi.
ASLANOĞLU ÖRGÜTÜ WHATSAPP İLE YÖNETİYOR
Umutoğulları açıklamasında, ‘’Aslanoğlu ilk günlerinde makamında tebrik kabul etmeyeceğim, sahada olacağım demişti ama maşallah her gün STK’ları ağırladı. Güzelbahçe ve Gaziemir gibi ilçelerden kimseyi almayacağını söylemişti ama bakıyoruz Özlem hanım Güzelbahçe’den, Gaziemir’de genç bir arkadaş daha var. Yöneticilerin nereden geldiğini bilmiyor mu acaba? Tutarlılık çok önemli. CHP hep medyanın ilgisini çekmiştir. Başkan 30 kişinin olduğu bir toplantıda gazetecilerle mesafeli olun dedi. Bunu hiçbir il başkanı medyaya ve yönetim kuruluna baskı kuramadı. Aba altından sopa göstermek ve gazetecilere söylemeyin demek doğru değil. Sen doğru yönetim kurar ve yöetim içerisinde huzur sağlarsanm zaten o yönetimden bir şey çıkmaz. Sen insanların vicdanını kanatan bir yönetim içerisinde olan şeyler dışarı çıkar. Zaten bize önce kavga ettiğin adam gelip söyle. Böyle konuşmalarla bütün yöneticileri karşına almak ne akadar akılı bir iş olur tartışabiliriz. İl yöneticilerine, ‘Bana çalışmalarla gelmeyin, çalışmaların görüntülerini Whatsapp’tan atın’ diyor. Bir il başkanı yönetimi Whatsapp ile mi yönetecek? CHP açısından durum her geçen gün daha vahimleşiyor. CHP il başkanı bugün alana çıktığında örgütü heyecanlandıran işler yapması gerekiyor. 2 ev ziyareti dışında bir şey yaptığını gördük mü? Bir Genel Başkan geldi onu da yüzlerine bulaştırdılar. Bir dnaha Genel Başkan buraya gelir mi? Her İzmir’e geldiğinde protestolarla karşılaşıyor. Bundan sonra Kılıçdaroğlu İzmir’de alana çıkmaz salon toplantıları yapar. İlçe başkanı, örgüt kim olacak, kimin adamı olacak diye düşüncelerden sıyrılması gerekiyor. İl başkanının bütün örgütü ayağa kaldıracak işler yapması gerekiyor. İl binasına gelmeyin diyeceksin ve her gün onlarca kişiyi ağırlayacaksın. Ben sokağa çıkıyorum diyeceksin evden dışarı çıkmayacaksın. Yöneticiler sana Whatsapp’tan atacak, kendi yöneticinle konuşmaktan korkacaksın. Nasıl olacak bu iş? Bir il başkanı planlamayı örgütün ilçe başkanı ile yapar. Neden sürekli belediye başkanlarıyla geziyor. Neden örgüt ile çalışmıyorsun? Belediye başkanı kendi işine baksın. Biz burada Süleyman Soylu, Buca’ya geldiğinde Mustafa Arslan’ı yaktı demedik mi? İzmirlinin iktidara karşı bir tavrı var. Özellikle Süleyman Soylu’ya karşı. Onunla fotoğraf verdiğinde sana biracık sempati duyan adam gelmiyor. Sen neden ilçe başkanı ile gezmiyorsun? Çünkü belediye başkanı olmazsa sokakta kimse yanlarına gelmez ve kapısına çalamazlar’’ ifadelerini kullandı.
KARABAĞLAR'DA İLÇE BAŞKANI KRİZİ
CHP Karabağlar’da Mehmet Türkbay milletvekili olmak için geçtiğimiz günlerde istifa etmişti. Türkbay’ın yerine il başkanlığı görevine gelecek isim için uzlaşı sağlamadı. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Umutoğulları, ‘’O zaman Karabağlar’da belediye başkanının istediği ismi atayacaksın. Karabağlar’da Selvitopu’nun istemediği bir aday atarsa ne olacak, yine kargaşa. Zaten Mehmet Türkbay döneminde belediye ile örgüt arasında bir gerginlik vardı. Bu gerginliği bitirme fırsatın var. Bir milletvekili oturup belediye başkanı ile isim üzerinde pazarlık yapar mı? Örgütün il başkanı var. İl başkanı oturur ve o bölgedeki dinamikleri çağrır ve anlaşır. Neden milletvekili gelip ilçeyle ilgili pazarlık yapıyor. Belediye başkanları siyaset yapacaksa, milletvekilleri örgütü yönetecekse il başkanı neden var? Bu kadar pasif ve örgütü tanımayan bir il başkanı nasıl başarılı olacak? Biriyle siyasi yoldaşlık yapmak başka, örgütün hakkını korumak başka bir şey. Soyer yarın parti içinde haksızlığa uğradığında tabi yanında durmalı ama parti seçime hazırlanırken sen hala parti içindeki çekişmelerin bir tarafında duruyorsan ve bu çekişmeler sana rağmen devam ediyorsa ve sen sorunlardan dolayı parti zarar görüyorsa sen zaten görevini yapmıyorsun. Senin görevin örgütte oluşacak kaosu biritmek ve örgütü seçime hazırlamak. Aslanoğlu mesela 6lı masayı toplasaydı ve görüşmelere başlasaydı. Listesinde yazmadığı belediye başkanlarına gidip onları ziyaret etseydi ve kırgınlıkları bir kenara bıraksaydı güzel olurdu ama patronlar izin vermiyor. İl başkanı kendi özgür iradesi ile karar vermiyor ve listelerde insiyatif kullanmadı. Ben parti kulislerinde neler yaşandığını biliyorum bir çok şeyi burada konuşmuyorum. Parti içerisindeki rahatsızlığı görüyorum. Bu böyle devam ederse Aslanoğlu bu yönetimi toparlayamaz. İnsanlar parti zarar görmesain diye suruyorlar. Seçim bittikten sonra büyük bir kaos çıkacak. Bu durumu kimse toparlayamaz. Örgüt paramparça olur. Yol yakınken il başkanının CHP İzmir İl Başkanı gibi davranması gerekiyor’’ dedi.