Türkiye’de finansal okuryazarlığın olmadığını söyleyenler bir kez daha yanıldı. Dövizin hareketlerinde ustaca hareket eden Türk vatandaşları, maharetlerini bu kez altında gösterdi. Geçen yıl hisse senedi ağırlıklı fonlara kayarak yıllık yüzde 48’lik getiriden faydalanan Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) fonları yatırımcıları, yılbaşından itibaren altındaki getiriyi önceden sezip altın fonlarına geçiş yapmaya başladı.
Aradan geçen 4 ay 10 günlük süreç, altın fonlarına hücum eden vatandaşı haklı çıkardı. Yılbaşından bu yana tam 624 milyon liralık fon ağırlıklı tahvil bono fonlarından altın fonlarına kaydı. Bu fonların getirileri de yüzde 13.8 ile yatırımcısının yüzünü güldürdü. Tahvil bono fonları ise faizdeki yükseliş nedeniyle iyi yönetilmeyen fonlarda kayıp bile yaşattı. İyi yönetilen fonların varlığı ile ortalama yüzde 2 civarında bir getiri sağlayabildi. Yani getiriler enflasyonun altında kaldı. Yılbaşından itibaren tahvil fonlarından 458 milyon liralık çıkış yaşandı.
YABANCI HİSSE FONU % 25’İ BULDU
Dolarda yılbaşından bu yana meydana gelen yüzde 14’lük yükseliş yabancı hisse senedi ve eurobondlara yatırım yapan fonlanda getirileri yüzde 25’lere taşıdı. Bu fonlara da 3.9 milyon lira para girişi yaşandı. Yine döviz ile değerlenen kamu dış borçlanma fonuna da 133 milyon liralık giriş yapan BES yatırımcısı, yüzde 14’liük getiriden faydalanmayı bildi. Hisse ve Özel Sektör Tahvili (ÖST) fonlarına da yaklaşık 300 milyon iralık giriş yaşanırken, bu girişler daha çok geleneksel hisse ve ÖST yatırımcılarının hisse senetlerinin fiyatı düştükten sonra ve tahvil faizleri yükseldikten sonra yapılan yatırımlar olarak dikkat çekti.
YAKLAŞIK PARA GİRİŞ ÇIKIŞI (bin TL)
ESNEK VE DEĞİŞKEN ARASINDA TÜR DEĞİŞİMİ
Verilere göre esnek ve karma fonları içeren dengeli fonlardan 3.8 milyar liralık fon çıkışı olduğu görülüyor. Değişken fonlara ise 4.6 milyar liralık giriş rakamlara yansımış durumda. Ancak bu durum Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) isim türünü değiştirmesi nedeniyle meydana geldi. SPK fon yöneticisinin inisiyatifinde olan hisse ve diğer riskli varlıkları içeren fonları dengeli kategorisinden değişkene aldığı için bu durum oluştu. Yine de fon yöneticisinin daha söz sahibi olduğu değişken fonlara bir miktar giriş olduğu görülüyor.