LANETLİ RUH Sevgili eşini kaybeden Alan çocuklarını da yanına alarak yeni bir daireye taşınır. Fakat çok geçmeden
evde başka varlıkların da olduğunu fark ederler. Çocuklarının hayatı için endişelenen Alan evde araştırma yapmaları ve bu sıra dışı olayların gerçek yüzünü çözmeleri için bir grup parapsikolojisti evine çağırır. Ekip 3 gün boyunca yaptığı çekimlerle insanın tüylerini diken diken eden görüntüler elde edecektir...
Yönetmenliğini Carles Torrens'in üstlendiği Meksika yapımı korku filminin kadrosunda Francesc Garrido, Fiona Glascott, Rick Gonzalez gibi isimler yer alıyor. Senaryo ise Rodrigo Cortés'e ait.
HERKÜL:ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI Radical Studio’nun çok sevilen ve daha önce çizgi film ve televizyon dizisi olarak uyarlanan “Hercules: The Thracian Wars” grafik romanı temel aksiyonu filminin yönetmenliğini Brett Ratner üstleniyor. Oyuncu kadrosunda Ian McShane, Dwayne Johnson, Rufus Sewell Joseph Fiennes, Rebecca Ferguson, Aksel Hennie ve John Hurt gibi birbirinden ünlü isimleri barındıran filmin senaryosunda ise Ryan Condal ve Evan Spiliotopoulos’un imzası olacak.
Yapımcılığını Paramount Pictures ve Metro-Goldwyn-Mayer Stüdyoları'nın beraber üstlendiği filmde doğa üstü güçlerin hakimiyetinden ziyade, daha mantıklı bir dünyada geçmesi planlanıyor.
BU AŞK FAZLA SÜRMEZ Nat ve Josh bir partide tanıştıklarından bu yana, ziyadesiyle zıt kişiliklere sahip olmalarına rağmen son derece mutlu bir beraberlik yaşayan bir çifttir. Oldukça başarılı bir kariyere sahip olan Nat, bu başarısını daimi kılmak için azimle çalışmakta; bir yazar olan Josh ise başarıya ulaşabilmek için sürekli mücadele etmektedir. Karakter farklılıklarına rağmen ilişkilerini yürüten çift sonunda evlenme kararı alır. Ancak bu karar başta aileleri olmak üzere, arkadaşlarını ve yakın çevrelerini olumsuz düşüncelere sevk eder. Hayatlarındaki herkes Nat ve Josh'un bu evliliği bir yıldan fazla sürdüremeyeği konusunda emindir. Nat ve Josh, eski sevgililerinin cazibesine ya da çekici müşterilerinin karizmasına karşı savaşıp evliliklerinin birinci yıldönümüne ulaşmak zorundadır.
Yapımını Four Weddings and A Funeral ve Love Actually filmlerinin yapımcılarının üstlendiği filmin yönetmen koltuğunda Brüno ve Borat filmleriyle tanıdığımız Dan Mazer bulunuyor.
X-MEN : GEÇMİŞ GÜNLER GELECEK Mutantlar soylarının tükenmemesi için zamanda yolculuk yapmak zorundadır zira gelecekte kamplara hapsedilmiş durumdadırlar. Sentinel'ler tarafından avlanıp öldürüldükleri için de nesilleri tükenmenin eşiğine gelmiştir. Mutantların soyunu kurtarabilmek için iki ezeli düşman Magneto ve Charles Xavier güçlerini birleştirirler. Planları Sentinel'lerin yarattığı vahşeti durdurmak üzerine kuruludur. Wolverine (Hugh Jackman), kendi kendini iyileştirebildiği için zamanda yolculuğun onda yol açabileceği yan etkiler yok olacaktır. Bu yüzden Wolverine'i Kitty Pryde'ın da yardımıyla geçmişe gönderirler. Trask Industries'in deneyler sonucu ürettiği Sentinel'lerin yapım aşamasına engel olacaklardır. Acaba bu konuda başarılı olabilecekler midir'
Yedinci X-Men filminde seriden tanıdığımız karakterlere ek olarak Magneto'nun gençlik yıllarını Michael Fassbender canlandırırken, James McAvoy'u da Charles Xavier'in genç hali olarak seyredeceğiz. Yönetmen koltuğundaysa yine Bryan Singer oturuyor.
KAHRAMAN ŞÖVALYE JUSTIN Genç Justin, artık bürokratik bir yapının ya da şövalyelerin kalmadığı bir krallıkta yaşamakta, ancak buna rağmen şövalye olmayı hayal etmektedir. Babası Reginald ise oğlunun bu hayalini desteklememektedir. Reginald, Kraliçe'nin danışmanıdır ve tek isteği oğlunun kendi izinden giderek başarılı bir avukat olmasıdır. Justin büyükannesine gittiği günlerden birinde, babasının ihtişamlı geçmişine ilk kez tanık olur. Babası bir zamanlar kraliyetin en asil şövalyesi, kralın koruyucusu ve sağ koludur. Bir ihanet sonrasında görevini kaybedene dek birçok başarıya imza atmıştır. Duyduğu hikaye karşısında büyülenen Justin, o güne dek sadece hayalini kurduğu şövalye olma konusunda artık son derece kararlıdır. Kraliyetin bir hayli karışık olduğu bu dönemde hem kendi hem de krallığın onuru için elinden geleni yapacaktır.
MAYMUNLAR CEHENNEMİ:ŞAFAK VAKTİ Genleri değiştirilmiş, isyancı maymun Caesar'ın kaçışının üzerinden on sene geçmiştir. Genetik evrim geçirerek daha da zekileşen Caesar, kendisi gibi oldukça akıllı olan diğer maymunlarla birlikte büyük bir maymunlar ordusu kurmayı başarmıştır. Caesar'ın önderlik ettiği bu maymunlar 10 yıl öncesinde yayılan ölümcül bir virüs salgınından kurtulmayı başaran bir grup insanla karşı karşıya gelir. Ve her iki türün de tek bir amacı vardır, yeni dünya düzenini oluşturan ve söz sahibi olan tür olmak! Yönetmenliğini Matt Reeves'ın üstlendiği filmin senaryosu ise Rick Jaffa ve Amanda Silver'a ait. Başrol Andy Serkis'in yanı sıra bu filmin kadrosunda Jason Clarke, Gary Oldman, Keri Russell, Toby Kebbell, Kodi Smit-McPhee, Enrique Murciano, Kirk Acevedo, Karin Konoval ve Judy Greer yer alıyor.
CEHENNEM MELEKLERİ 3 Barney Ross ve askerlerinin son görevi tehlikeli bir silah tüccarının peşine düşmek ve elindeki güçlü silahın yanlış kişilere ulaşmasını önlemektir. Ne var ki bu tüccarın, bir zamanlar Barney'nin ortağı olan ve ekibi birlikte kurdukları Conrad Stonebanks olduğu anlaşılır. İşin ilginç yanıysa Barney, eski partnerini yıllar önce öldürdüğünü zannetmektedir! Ekibin Stonebanks'i durdurmak için başlattığı çatışma başarısızlıkla sonuçlanır, Stonebanks bir şekilde kaçmayı başarır. Ekip artık önemli bir kararın eşiğine varmıştır. Barney eski ekibi emekliye ayırır ve genç yeteneklerle kurulu yeni bir ekip oluşturur. CIA'nin de işlerin içine dahil olmasıyla alevlenen aksiyon dolu macerada Stonebanks'in tek hedefi Cehennem Melekleri'ni yok etmek olur.
Aksiyon hayranlarının favori serilerinden olan Cehennem Melekleri'nin son filmi, Sylvester Stallone, Jason Statham, Arnold Schwarzenegger, Antonio Banderas, Jet Li, Bruce Willis ve Harrison Ford gibi isimlerden oluşan yine efsanevi bir kadroyu bir araya getiriyor. Filmin yönetmenliği ise Patrick Hughes'a ait.
AYNI YILDIZIN ALTINDA 16 yaşındaki Hazel üç yıldır tiroid kanseriyle boğuşmaktadır ve kanser akciğerlerine de sıçradığı için yanında bir oksijen tüpüyle gezmektedir. Kanserli hastalar için oluşturulan destek grubunun bir terapi seansı esnasında Augustus isimli bir gençle tanışır. Augustus da beyin tümörüyle savaşmış ve bu yolda bir bacağını kaybetmiştir. İkili birlikte zaman geçirdikçe birbirlerine aşık olurlar. Akciğer tedavisi için hastaneye yatırılan Hazel'ın yanından bir an dahi ayrılmayan Augustus, sevgilisinin çok istediği bir hayali gerçekleştirmek için onunla birlikte yola çıkar. Planlarına göre Amsterdam'a gidecek ve Hazel'ın en sevdiği yazar olan Peter Van Houten'i bulmaya çalışacaklardır...
Josh Boone’un yönetmenliğini üstlendiği film, John Green’in romanından Scott Neustadter ve Michael H. Weber tarafından uyarlandı. Filmin başrollerindeyse Shailene Woodley, Ansel Elgort ve Willem Dafoe yer alıyor.
GALAKSİNİN KORUYUCULARI Kendisine Star-Lord lakabını takan maceracı Peter Quill, esrarengiz bir küreyi çalınca güçlü, hırslı ve ihtiraslı bir kötü adam olan Ronan'la başı derde girer. Ronan'ın tek amacı küreyi ele geçirmektir ve bu hayali tüm evreni tehdit altına alabilir. Quill, ondan kurtulmak isterken bir anda kendisini birbiriyle hiçbir ilgisi olmayan uyumsuz bir ekibin içerisinde bulur; tehlikeyi yok etmek isteyen Star-Lord, silahlı bir rakun olan Roket, Rakun’un yoldaşı olan ağaç kılıklı Groot, ölümcül yeşil kadın Gamora ve gözünü intikam hırsı bürümüş Yokedici Drax ile işbirliği içerisine girer. Galaksinin Koruyucuları olarak anılan bu beşli, evren için gerçekten tehlike arz eden bu kürenin gücüne ve peşindeki düşmanlarına karşı ne yapacaktır'
Marvel'ın "Guardians Of The Galaxy" adlı çizgi romanından uyarlanan filmin yönetmenliğini Slither ve Super filmlerinin yönetmeni James Gunn üstlenirken başrol ve seslendirme kadrosunda Chris Pratt, Vin Diesel, Bradley Cooper ve Zoe Saldana gibi isimler bulunuyor.
GÜNAH ŞEHRİ : UĞRUNA ÖLDÜRÜLECEK KADIN Günah Şehri'nin zifiri karanlık gecelerinden birinde Dwight McCarty ile karşılaşırız. Dwight işleri nasıl berbat ettiğini düşürken 'hayat' adını verdiği gri ve hissiz cehennemden kaçıp sıfırdan başlayabilmek için her şeye hazır gibidir. Bilmediği şey ise pek yakında tek aşkı Ava'nın çıkıp gelecek olmasıdır... Zamanında kalbini fazlasıyla kıran güzeller güzeli Ava, sonrasında cani milyarder Damien Lord ile evlenmiş, şimdiyse kocasından ve koruması Manute'dan kurtulmak için Dwight'ın yardımına muhtaç kalmıştır. Dwight belalarla dolu bu şehirde kimseye güvenmemesi gerektiğini unutur ve Ava'ya yardım etmek için kendini tehlikeli bir oyunun ortasına atar. Bu esnada şehrin diğer köşelerinde de karanlık yeniden uyanışa geçmiştir...
Frank Miller'ın grafik romanından sinemaya uyarlanarak büyük sükse yaratan Sin City'nin yıllardır merakla beklenen devam filmi sonunda izleyiciyle buluşuyor. Frank Miller'ın senaryosunu yazdığı ve Robert Rodriguez'le birlikte yönetmenliğini üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda Josh Brolin, Eva Green, Jessica Alba, Mickey Rourke, Bruce Willis ve Joseph Gordon-Levitt gibi isimler bulunuyor.
İKSİR Keremcem ve Buse pek çok kardeş gibi hiç anlaşamayan ve sürekli didişen bir ikilidir. Dedeleri ise anlaşamamalarına çok üzülür. Yalnız bu dedenin bir farkı vardır, iki kedi, bir köpek ve bir horozla yaşayan dedeleri, kendi icat ettiği bir iksir sayesinde tüm hayvanlarla konuşabilmektedir! Keremcem ve Buse'nin kavga etmemesi için bir plan yapan dedeleri, hayvanlarını bir hafta sonu için emanet eder. İki kardeş istemeyerek olsa mecburen kabul ederler ama başlarına gelecek maceralardan hiç haberleri yoktur!
Başrolünde sevilen şarkıcı Keremcem ile Cansu Tosun'un yer aldığı film, Türkiye sinemasında bir ilke imza atıyor. İlk kez gerçek kişiler ve animasyon karakterlerinin aynı filmde yer aldığı yapım, sinemamızda daha önce denenmemiş olanı uyguluyor. Tamamen Türkiye yapımı olan ve animasyon çalışmaları bir yıllık bir çalışma sürecinde tamamlanan ''İksir''in diğer önemli rollerinde Oğuz Oktay, Seda Güven, Bülent Şakrak ve Bülent Çolak gibi deneyimli isimler yer alıyor.
FIRTINANIN İÇİNDE Küçük bir kasaba olan Silverton, beklenmedik bir şekilde kasabayı vurmaya başlayan hortumların etkisi altında kalmaktadır. Hortumların verdiği zararlar gitgide artarken kasaba halkı bu hortumların daha da kötüleşeceğini öğrenir. Bu durumda pek çok insan yaşadıkları yeri terk etmeye hazırlanırken, bir kısmı da gelecek büyük hortumu görerek hatta görüntüleyerek tarihi bir anı yakalama isteğiyle yanıp tutuşmaktadır.
Filmin yönetmenliğini daha önce Final Destination 5'ten tanıdığımız Steven Quale yapıyor. Başrolleri ise Sarah Wayne Callies, Richard Armitage ve Jeremy Sumpter paylaşıyor.
LUCY Tayvan'ın başkenti Taipei'nin suça batmış yeraltı dünyası sokak çeteleri, mafya ve işbirlikçi polisler tarafından yönetilirken en aktif ticaret, uyuşturucu ağı üzerinden yürütülür. Eğlenmeyi seven, sıradan bir genç kadın olan Lucy, birkaç gece beraber takıldığı Richard yüzünden kendisini bir anda en azılı uyuşturucu şebekelerinin birinin içine düşmüş bulur. Vücudunun içine kurye olması için yerleştirilen yeni bir tür sentetik uyuşturucu, beklenmedik bir şekilde Lucy'nin vücuduna nüfuz edip kanına karışmaya başlayınca mucizevi bir durumla yüzleşir. Lucy'in damarlarında dolaşan kimyasallar, ona insanüstü yetenekler kazandırmıştır! Artık akıl okuma, telekinezi ve acıyı hissetmeme gibi güçlere sahip olan genç kadın beyinin tüm algı kapılarını sonuna kadar açacaktır...
Ünlü Fransız sinemacı Luc Besson'un senaryosunu yazıp yönetmenliğini yaptığı filmin başrolünde Scarlett Johansson bulunuyor.
LİSELİ POLİSLER 2 Liseyi (iki kez) bitirdikten sonra, polis memurları Schmidt (Jonah Hill) ve Jenko’yu (Channing Tatum) büyük değişiklikler beklemektedir: İkili bu kez yerel bir üniversitede gizli görev üstlenirler. Ancak, Jenko spor takımında kendine bir kanka bulup, Schmidt de bohem sanat bölümüne sızınca, ortaklıklarını sorgulamaya başlarlar. Artık sadece davayı çözmekle kalmayıp, olgun bir ilişki yürütüp yürütemeyeceklerine karar vermeleri de gerekmektedir. Bu iki aşırı büyümüş ergen, öğrencilikten gerçek erkekliğe geçebilirlerse, üniversite başlarına gelmiş en güzel şey olabilir.
MUSKA Popüler bir dergide kadın-erkek ilişkileri üzerine köşe yazıları yazan Celal, özel hayatında çapkınlığından dolayı biraz sıkıntıdadır. Zira sevgililerini sıklıkla aldattığı için kapı dışarı edilir. Dergiden ödemesini alamadığı için de beş parasız kalmıştır. Sevgilisinin evinden kovulunca kalacak yeri olmadığı için iş arkadaşının da yardımıyla büyük bir konakta pansiyoner olur. Fakat oldukça kasvetli ve metruk görünen bu konağı Celal'in gözü pek tutmaz. Kendi halinde yaşlı bir kadın gibi görünen ev sahibi Aliye Hanım'da bir gariplik vardır. Celal kabuslar gördüğü birkaç gecenin ardından evden ayrılmak istese de, diğer pansiyoner Yasemin onu kalması konusunda ikna eder. Oysa Celal, aslında nasıl bir belaya doğru sürüklendiğinden haberdar değildir...
Muska'nın yönetmen koltuğunda, televizyon sektöründen sonra ilk uzun metrajlı işine imza atan Özkan Çelik yer alıyor. Filmin kadrosunda ise Tanju Tuncel, Sezgin Erdemir ve Aslı Şahin öne çıkan isimler.