DEM Parti'den, iktidarın yeni çözüm sürecine verdiği "Terörsüz Türkiye" ismine itiraz geldi. DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Biz bu sürecin bu isimlendirmesine şiddetle karşı çıkıyoruz" diyerek, "Terör ve güvenlikçi politikalar üzerinden ifadelendirmek yerine gerçekten barışı, demokratik toplumu esas alan bir nitelendirmenin daha doğru olacağını söylemek isterim" ifadelerini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin PKK lideri Abdullah Öcalan'a yönelik çağrısıyla başlayan, iktidarın "Terörsüz Türkiye" diye adlandırdığı yeni çözüm sürecinde örgütün silah bırakma töreninin ardından komisyon çalışmaları da hız kazandı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, yeni çözüm sürecinin yol haritasını belirleyecek Meclis komisyonuna katılacak isimlerin bildirilmesi için siyasi partilere yazı göndermişti. 51 üyeden oluşacak komisyonda AKP 21, CHP 10, DEM Parti ve MHP 4'er, İYİ Parti ve Yeni Yol 3'er milletvekili ile temsil edilecek. TBMM'de grubu bulunmayan bazı partilerden de komisyonda 1'er milletvekili yer alacak.
Süreç hız kazanmışken, muhalefet partilerinden iktidarın sürece verdiği "Terörsüz Türkiye" ismine itiraz geldi. Halk TV yazarı İsmail Saymaz, CHP'nin, TBMM'de kurulacak olan yeni çözüm sürecine ilişkin komisyonla ilgili önerilerini 16 sayfalık bir metin hâlinde bir ay önce Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’a sunduğunu yazdı. Saymaz'ın aktardığına göre; raporun ilk maddesinde komisyonun ismine itiraz edildi ve "Komisyonun adı bir parti ya da ittifakın yaygın kullandığı bir söylem veya slogan olmamalıdır" denildi. İktidarın sürece verdiği "Terörsüz Türkiye" ismine mesafeli yaklaşan CHP, komisyonun isminin "Toplumsal Barış, Adalet ve Demokratik Mutabakat Komisyonu" olmasını önerdi.
DEM Partili Koçyiğit: Barışı ve demokratik toplumu esas almalı
CHP'nin ardından, sürecin ismine yönelik bir eleştiri de DEM Parti'den geldi. TBMM'de basın toplantısı düzenleyen DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Terörsüz Türkiye" ismine dair tartışmalarla ilgili soruya şu yanıtı verdi:
"Biz bu sürecin bu isimlendirmesine şiddetle karşı çıkıyoruz. Bu ülkede Kürt sorununun demokratik çözümünü sağlayacaksak, terör ve güvenlikçi politikalar üzerinden ifadelendirmek yerine gerçekten barışı, demokratik toplumu esas alan bir nitelendirmenin daha doğru olacağını söylemek isterim."
"Türkiye demokratikleşmeden Kürt sorunu da çözülemez"
Koçyiğit, komisyonun teknik bir seviyeye indirilmemesi gerektiğini kaydederek, şunları söyledi:
"Meclis Başkanı ile yapılan son toplantıda hem biz hem de CHP hem de genel olarak muhalefet; komisyonun teknik bir komisyon seviyesine indirgenmemesini, sadece silah bırakma meselesine özgülenen bir komisyon olmaması gerektiğini söyledi. Bu ülkede Kürt sorununun kök nedenleri var. Bu kök nedenler konuşulmadan, Türkiye demokratikleşmeden en nihayetinde Kürt sorunu da çözülemez. Onun için mutlaka bu komisyonun demokratikleşme ve barış perspektifini içermesi ve sorunları kalıcı bir şekilde çözecek bir yaklaşımla çalışması gerektiğini biz de CHP ifade etti. O anlamıyla genel demokrasi konusunda muhalefet, mutabakat ve ortak bir yaklaşım benimsiyor."