Yargıtay, İzmir'deki çiftlik cinayetleri davasını bozdu

İZMİR'de 2007 ve 2009 yılları arasında silahlı faaliyette bulunup, çiftlikte işkence yaptıkları Mustafa Dinç, Cenk Çelik, Fevzi Aluç ve Mehmet Özer'i öldürüldükleri iddia edilen 7'si tutuklu 13 sanığın yargılandığı davada verilen kararlar, Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi tarafından, iki gizli tanığın usule aykırı dinlendikleri gerekçesiyle bozuldu.

Haberler / 3. Sayfa

14 Temmuz 2015 Salı 17:13

PAYLAŞ

İzmir Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, ortağı tarafından Urla'da öldürülen İskender Özkahraman'ın kurduğu suç örgütünün, liderliği kardeşlerinin devralmasıyla silahlı faaliyetlerine devam ettiklerini tespit etti. 2007 yılında çete elemanlarınca önce işkence yapılıp, ardından çöp bidonlarında yakılarak öldürülen Cenk Çelik ve Mustafa Dinç'in yanındaki arkadaşları Mehmet Özer ve Fevzi Aluç'un 2009 yılında aynı kişilerce öldürüldüğünün tespit edilmesiyle operasyona başlandı. Eş zamanlı baskınlarda, aralarında Beşok Çetesi lideri olarak halen cezaevinde bulunan Erol Beşok'un Alsancak'ta girdiği silahlı çatışmada öldürülen oğlu Esat Beşok ile çete lideri Yıldırım Özkahraman'ın da olduğu 17 kişi gözaltına alındı. Baskında, 4 ruhsatsız tabanca, 1 gaz tabancası, 4 tüfek, 41 kovan, 12 fişek, sahte sürücü belgesi, nüfus cüzdanı ile iki polis muhabiri yazılı kimlik kartı ele geçirildi. Son iki yılda 4 cinayet, 2 yaralama, 2 işyeri ele geçirme, adam kaçırıp alıkoymak, işkence yapmak, haraç almak, zorla belge imzalatmak, tehdit ve darp olaylarına karıştıkları tespit edilen biri kadın 17 sanık, işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi, 12'si tutuklandı.

Olayı soruşturan Cumhuriyet Savcısı, 13 sanık hakkında hazırladığı iddianameyi mahkemeye sundu. Savcı iddianamede, çete elemanlarının ahırda, kurbanlarını Filistin askısına alıp işkence yaptıklarını, Mustafa Dinç ve Cenk Çelik'i öldürenlerin, bir gün sonra da Mehmet Özer ile Fevzi Aluç'u öldürdüklerini, çetenin aradan 10 ay geçtikten sonra polisin cesetleri bulabileceği ihtimali üzerine Mehmet Özer ve Fevzi Aluç'un, kemikleri topraktan çıkarıp, variller içerisinde yakıp tekrar gömdüklerini belirtti. Çete lideri Yıldırım Özkahraman hakkında 4 kez ağırlaştırılmış müebbet, diğer suçlardan toplam 101 yıl, Esat Beşok, İsmet Ülçay'ın aralarında yer aldığı çete üyesi 10 kişi hakkında da 4'er kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis, cinayete iştirak edip suçu üstlendiği iddia edilen Haki Gürboğa için de 2 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istendi. Yargılama aşamasında tutuklu sayısı 7'ye düştü.

İzmir 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya, tutuklu sanıklar Yıldırım Özkahraman, İsmet Ülçay, İlter Yusuf Yenice, Erdi Ergu, Hasan Seven, Mithat Yıldız ve Haki Gürboğa ile bazı tutuksuz sanık ile tarafların avukatlarının katılımıyla 2012 yılında başlandı. Sanıklardan çete lideri olmakla suçlanan Yıldırım Özkahraman, 4 kişiyi öldürdüğünü itiraf etti. Özkahraman, bu kişilerle aralarında alacak meselesi olduğunu, kardeşi Ayhan Özkahraman'ın, M.E.'nin talimatıyla ölen 4 kişi tarafından dağa kaldırıldığını, daha sonra da İsmet Ülçay'ı lokantada bacağından vurduklarını belirtip, "Hepsini kendim öldürdüm. Öldürmeden önce de kelime-i şahadet getirmelerine izin verdim" dedi.

Yapılan yargılama sonunda mahkemesi heyeti, Yıldırım Özkahram'ı 4 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 81 yıl 6 ay hapis, İlter Yusuf Yenice, Mithat Yıldız, Atik Çapar, Hasan Seven ve Erdi Ergu'yu da 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet, Haki Gürboğa ve İsmet Ülçay'ı 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 48'er yıl hapis cezasına çarptırdı.

Mahkeme sanıklar Hanife Kurt ile Süleyman Pehlivan'ın beraatine, ölen sanıklar Ali Başer ve Esat Beşok'un davasının düşmesine, Ahmet Çevik'in tutuklanma ve yakalanmasına karar verdi. Mahkeme heyeti sanıklara iyi hal indirimi uygulamadı. Ceza alan sanıkların avukatları kararı temyiz etti.

Dosyayı inceleyen Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, sanık avukatlarının, dosyanın duruşmalı olarak incelenmesi talebini kabul etti. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği kararı usulden bozdu. Daire, gizli tanıkların ve diğer tanıklardan bazılarının, usule aykırı olarak dinlendiklerini, sanıklara ek savunma hakkı verilmediğini belirtti. Sanıklardan İsmet Ülçay'ın üzerinde ele geçirilen iki tabancanın kendilerine ait olduğunu öne süren Atilla Ceylaner ile Mehmet Karaca'ya dava açılıp açılmadığının da dosyadan tespit edilmediği kaydedildi. Eksik inceleme sonucu hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu vurgulandı. Ceza Dairesi, tutuklu sanıklar İlter Yusuf Yenice, Erdi Ergu, İsmet Ülçay, Mithat Yıldız ve Hasan Seven'in tutuklulukta geçen süre gözönünde bulundurularak tahliye edilmeleri yönündeki istemlerini ise reddetti.

Yargıtay'ın bozma kararı ardından sanıklar önümüzdeki günlerde yeniden hakim önüne çıkacak. (DHA)