Ege Postası
Geri

Yeniden aday gösterilen Sertel, içini döktü

İzmir’den yeniden aday gösterilen CHP İzmir Milletvekili ve 2’inci Bölge 4’üncü sıra Milletvekili Adayı Atila Sertel, yeniden aday olarak gösterilmeyi beklediğini belirterek, “Ben sıralamada yer alacağımı tahmin ediyordum. Yürekten tahmin ediyordum. Çünkü söyledim, ben İzmir, siyaset, insan sevdalısıyım” dedi.
Yeniden aday gösterilen Sertel, içini döktü
Haberler / Yerel Politika
23 Mayıs 2018 Çarşamba 16:11
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-Halkın içinden bir insan olarak yaşadığını ve bundan sonra da böyle yaşamayı sürdüreceğini kaydeden İzmir Milletvekili Atila Sertel, adının sık sık Bayraklı Belediyesi için geçmesi başta olmak üzere merak edilen birçok konu hakkında samimi açıklamalarda bulundu.

VEKİL OLMASAYDIM VE ÖN SEÇİM OLSAYDI ‘BÜYÜKŞEHİR YÖNETMEK İSTERİM’ DERDİM  

Egepostası’na içini döken CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun daha önce Bayraklı Belediyesi adaylığı için kendisine teklif getirdiğini belirterek, bu teklifi o zaman da reddettiğini açıklayarak, Milletvekili olmasaydı ve ön seçim olması koşuluyla İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olabileceğini belirtti.

HASAN KARABAĞ’I SEVMEYEN ADAM BENİM ADIMI DİLLENDİRİYOR OLABİLİR

Milletvekili Sertel, “Hasan Karabağ’ı sevmeyen adam benim adımı dillendirebilir. Ama benim böyle bir talebim yok. Bir tek talep de bulunmuştum. Milletvekili olmasaydım ve ön seçim olsaydı belediyelerde. Ben büyükşehirde yarışmak isterdim. Açıkça söylüyorum. Ben büyükşehiri yönetmek isterim derdim. Ön seçim yoksa öyle bir arayışım olmaz. Benim önümde partimizi iktidar yapmak hedefi var. Başka da bir hedefim yok” dedi.

BAŞKAN AZİZ KOCAOĞLU, ‘BAYRAKLI’YA NE DİYORSUN'’ DEDİ, BEN…

İl kongresinde Deniz Yücel’i desteklediği için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun kendisini Bayraklı Belediyesi’ne önerdiği şeklindeki söylemlerin gerçeği yansıtmadığını kaydeden CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, o süreci ve yaşananları şöyle anlattı:

“CHP İzmir Milletvekili Sertel, “Bayraklı Belediyesi’ne Atila Sertel’i önerdi. O nedenle Deniz Yücel’i desteklediler diye yazdılar. 2014 yılıydı. Aziz Kocaoğlu ile büyükşehir binasında oturduk. Konak başkanlığı için adım geçiyordu. Bir kadına teslim edeceğim dedi. Sema Hanımın adı yoktu. Bornova’da başka söz verdiğim vardı dedi. ‘Bayraklı’ya ne diyorsun'’ dedi. ‘16 yaşında babasız kaldım, harçlık bile istemedim babamdan. Ben bir şey istemiyorum sizden çok teşekkür ediyorum. Bir şey istiyorum Allah’tan. Ön seçim olsun ve ön seçimde halk beni nereye getirirse kabulüm. Oyumun da boyumun ölçüsünü almak istiyorum’ dedim ve meseleyi kapattık. Evet deseydim Bayraklı Belediye Başkan adayı olabilirdim. Ama ben aday adayı bile olmamışken, dışarıdan yukarıdan güm diye bir yere inmem yakışık almazdı. Bayraklı’da beni seven insanlar çok. En çok oyu Bayraklı, Karşıyaka, Çiğli’den aldım. Bayraklı’da Kılıçdaroğlu’ndan sonra ikinci sıra çıktım. Bayraklı’da yaşıyorum. Bir evim orada. İki evim Bornova’da. 44 yıldır oralarda yaşıyorum.”

KOCAOĞLU İLE KİŞİSEL DOSTLUĞUMUZ VAR

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile 35 yıllık bir dostluğu olduğunu dile getiren CHP İzmir Milletvekili ve İzmir 4’üncü Sıra Milletvekili Adayı Atila Sertel, Başkan Kocaoğlu’nun başarısıyla sürekli oyunu arttırdığını, karar mercinin sandık ve halk olduğunu söyledi:

“Aziz Kocaoğlu büyükşehir belediye başkanımız. 35 yıldır tanıyorum. Yeni tanımadım. Aynı mahallede oturduk, aynı mahallede delege seçimlerine girdik. Beraber kazandığımız beraber kaybettiğimiz zamanlar oldu. Kişisel dostluğumuz var. Ömür boyu da sürecek. Siyaseten ayrı düştüğümüz bakış açılarımız olabilir. Ama ben bir partili olarak büyükşehir belediye başkanımıza toplum ya da medya önünde dil uzatma hakkını kendimde görmem. Doğru da bulmuyorum. Ancak kongrelerde yapılan yanlışları yüze karşı eleştirebiliriz. Kaldı ki Aziz Kocaoğlu’nun başarısını takdir edecek yegane merci halktır. Sandıklar kurulur. Ali Veli Ayşe bunu söyler  ayrı ama en son sandıkta halk konuşur. Kocaoğlu’nun oyu giderek artan ivmeyle İzmir’de oldu.  Oyunu sürekli arttırdı.”

AZİZ BEY BENİ DAVET EDİYOR, KATILIYORUM, BU, ONUN ADAMI OLMAK DEĞİL

Başkan Kocaoğlu ile aralarında fikir ayrılıkları da olduğunu anlatan Atila Sertel, kimsenin adamı olmadığını vurguladı:

“Aziz Bey ile ilgili benim de karşı çıktığım noktalar oldu. Folkart binasının Basmane Çukuru’nda yükselmesini istemiyorum. İstanbul sermayesini istemiyorum. Bu Aziz Kocaoğlu’na karşı muhalefet değil ki. Bu kent İstanbul gibi olmamalı. Ayrıca milletvekili bütün belediye başkanlarıyla yan yana olmalı. Davet edildiği yerlere gitmeli. Aziz bey sürekli beni davet ediyor. Mutlaka onlara katılmaya çalışıyorum. Bu onun adamı olmak ya da yanında olmak değil.”

DENİZ YÜCEL İLE OTURDUM KONUŞTUM AMA DİĞER ADAY BENİ ARAYIP ADAY OLACAĞINI SÖYLEMEDİ, YARDIM İSTEMEDİ

İl kongresinde neden Deniz Yücel’in il başkanlığı adaylığını desteklediğini de anlatan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, Yücel’i desteklediği için sosyal medya üzerinden kendisine yönelik yapılan hakaretleri eleştirmekten geri durmadı:

“İl seçiminde Deniz Yücel benim çok eski ve çok beraber yarışmaktan onur duyduğum, Buca Belediye Başkanı olduğunda da kampanya yürüttüğüm Esen Yücel’in oğlu. Çocukluğunu, gençliğini biliyordum. Deniz Yücel’in yanında ben Aziz Kocaoğlu’ndan önce durdum. Diğer aday bana önemli desteklerde bulundu. Ama beni arayıp aday olacağını söylemedi.  Benden de bir yardım istemedi. Ben Deniz Yücel ile oturdum konuştum. Bir tek isteğim vardı. Kendisinden şunu yönetime yaz şunu kurultay delegesi yaz demedim. Ön seçimleri savunacak mısın savunmayacak mısın dedim. Abi savunacağım dedi. Bitti benim için. Ben torpil istemem. Onu desteklemem Aziz Kocaoğlu ile yan yana gelmem diğerinin bana düşmanlık gerekçesi olmamalı. Facebook ve sosyal medya üzerinden hakaretler edildi. Ben yine cevap vermedim. Benim kime oy vereceğim nasıl davranacağımı o arkadaşlar belirleyecekse benim kişiliğim ve şahsiyetim nerde kalacak.”

ASLA KİN TAŞIMIYORUM AMA SIKTIĞIN KURŞUN PARTİNİN SEÇME VE SEÇİLME HAKKINA SIKILMIŞTI

“Biri bana sataşıyorsa bana kötülük yapmak istiyorsa cevap veririm ama hayatta kin taşımam. Ecevit’in sözü var kin insan yüreğine yüktür. Çok doğru” diye konuşan Atila Sertel, önceki seçimde vekil sıralamasından devlet memuru olduğu gerekçesiyle çıkarılması sürecini de değerlendirdi. Kimseye kırgın olmadığını anlatan Milletvekili Sertel, şunları söyledi:

“O zaman genel başkanımız beni aramıştı. 7 Haziran’da SSK emeklisi gazeteciyi devlet memuru yaptıklarında. Demişti ki Atila hiç üzülme kardeşim, sen bizim baş tacımızsın. Bugün olmaz yarın olur demişti. O gün milletvekillerinin tekrarlanması takdiri ilahi belki ama benim için tek önemli olan şey CHP rozetiydi. Milletvekilliği rozetini hayatım boyunca takamayabilirdim. O kadar çok teklif geldi ki yaygın medyadan. Sana kimler komplo kurdu diye ben çözülmedim, gitmedim, konuşmadım. Genel başkanımız dedi ki senin yanındayım dedi. Belki belediye başkanlığı başka bir görev olurdu. 13 bin oyu bana halk verdi, üye verdi. Bana değil üyeye yapılan saldırıydı. 7 Haziran’da altı altı çıktı iki bölgede. 1 Kasım AKP’nin iktidara yürüdüğü bir seçimdi, yedi yedi çıktı. Çıksınlar benden özür dilesinler, affedeceğim demiştim. Ama eğer özür dilemezlerse insan olarak tabi ki ben de kırgınım. Kırgın olma hakkım var. Kin taşımıyorum ama kırıldığımı ve yapılmaması gerektiğini hala düşünüyorum. Sadece şahsıma değil hiç kimseye yapılmamalı. Yarışta birinci ikinci üçüncü dördüncü altıncı yedinci gelemiyorsun, tutuyorsun 3’üncünün  ayağına kurşun sıkıyorsun. Sıktığın kurşun partinin seçme ve seçilme hakkına. Bu doğru değil. şimdi de yarın da bunu söylerim. Ama asla kin taşımıyorum, taşımam.”

SEÇİLMESİ İÇİN GAYRET SARFEDECEĞİM

Kendisini şikayet eden kişinin ardında eski İl Başkanı Ali Engin olduğu iddiaları ile Engin’in bu kez de geri sıralarda aday gösterilmesini değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, Engin’in seçilmesi için de gayret sarfedeceğini söyledi:

 “Seçilmesi için gayret sarf edeceğim. 10 çıksın ne sakıncası var. Topyekün çalışırsa 8 garanti  9’u çıkarırız. Benim sıram geride ben yatayım demesin kimse, herkes çalışsın. Sıralamayı kabul ederek girdik bu işe. Milletvekili arkadaşlarımdan o kadar sevdiğim insan yazılmadı ki. Ben de yazılmadım. Foça Bağarası’nda konuşmamı dinleyin; ben bu partinin neferiyim, kırgınlık taşımam. Diğer arkadaşların da öyle olması lazım.”

TUNCAY ÖZKAN ÇOK DEĞERLİ BİR İNSAN, BIRAKIN İZMİR’İ TÜRKİYE’Yİ YÖNETİR

Tuncay Özkan ile Aziz Kocaoğlu arasında yaşanan gerilim hakkında da konuşan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, “Tuncay Özkan ile Aziz Kocaoğlu arasında çekişme olabilir. Ama her ikisi de birbirlerini gördüklerinde samimiyetle birbirlerine sarılır. Tuncay’a Aziz bey benden çok sarılmıştır. Tuncay çok değerli bir insan. Türkiye’de bir markadır, değerdir. Cezaevinde 6 yıl boyunca adam bize içeriden dışarıya umut taşıdı. İçeride iken Türkiye’yi yönetecek kapasitede bir yapının geliştiğini ben görmedim. Bırakın İzmir’i Türkiye’yi yönetir. Onlar arasında bir şey olacağını zannetmiyorum” diye konuştu.

KOLTUKLARI KABARAN-İNSANLARA UZAK DURAN-TELEFONU AÇMAYAN İNSAN OLMAYIZ

Milletvekilli süreci boyunca otobüslere ve metroları kullandığını, cezaevlerindeki başta gazeteciler olmak üzere tüm mağdurların yanında olmaya çalıştığını dile getiren Milletvekili Atila Sertel, makam ve mevkilerin kendisi için bir önemi olmadığını kaydetti ve şunları anlattı:

“Bizim İçin halkla iç içe beraber yaşamak. Koltukları kabaran, insanlara uzak duran telefonu açmayan, mesafe koyan insan olmayız. Olduğumuz zaman zaten bu işi yapamayız. Korumayla gezdiğin zaman bu işi yapamazsın. Halkın içinde olmalı. Halkın bindiği otobüse ve metroya binmeli ki halkın yaşadıklarını görsün. Bir gün Ankara’da Batıkent’ten meclise metro ile gidiyorum. Metroda elektrik kesildi hava çok sıcak fanlar çalışmıyor, yanıyoruz içinde. Nefessiz hissettim kendimi. O anda Melih Gökçek’e iyi niyet dileklerini gönderdi insanlar. Ben öyle yaşayan bir insanım ve öyle yaşayacağım. Benim yaşam tarzım o. Bütün koltuklar gelip geçici. Bugün en sevilen İzmir’de Tepecik Yenişehir yolunu açan müthiş bir belediye başkanı vardı İhsan Alyanak. Kokluca Mezarlığı’nda yatıyor. Onu anma törenlerine gelen insan sayısı 30-40. Toplum da vefasız olmamalı. O yaşarken İzmir Belediye Başkanı iken binlerce on binlerce insana iyilikleri var. Buna çok dikkat ediyorum. Vefaya özen gösteriyorum.  Üç günüm Mecliste geçiyordu, hemen geliyordum. Asla tatil yapamadım. Gidip de bir hafta on gün yurtdışında Antalya’da kalayım. Öyle bir şey yapmadım. Cezaevine düşenlerin, tutuklanan gençlerin, hakaretten yatan bütün gençlerin ziyaretçisi ben oldum. Liseliler tutuklandı referandum gecesi. Bir kez değil defalarca ziyaret ettim. Onlar dışarıda. Onlar benim çok büyük militan gibi çalışan kadrom oldu. Hasta olan insanlarımızın yanındaydım.

Guatr olan bir arkadaşım vardı. Hayatı boyunca AK Parti’ye oy vermiş. Ameliyatına yardımcı oldum. Bundan  sonra CHP’ye oy vereceğim dedi. İş isteyenlere referans oldum. Belediye başkanlarının başını ağrıttım. Kimi yaptı kimi yapmadı. Olsun. Olamayanlar da çok. Özel sektörde ona keza. Kanun teklifleri verdik. İtfaiyecilik meslek olsun dedik. Ankara ve İzmir itfaiyecileri şilt verdi. Emeklilerin intibak yasası ile ilgili kanun teklifi verdim. Denetimli serbestliğin 2 yıla çıkmasını ben önerdim. 2 yıla çıktı. cezaevlerinden çok telefon alırım. Halkla beraber yaşıyorum.  Önseçim olsaydı çok iyi olurdu. Ön seçimle belirlenmesi benim için bir ilke. Ama olmadı. Sen ön seçim oldu, kendini kanıtladın. Ön seçim olmadı seni beğenmeleri de iyi.”

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası