Başbakan Binali Yıldırım, Polis Teşkilatı'nın 172'nci kuruluş yıl dönümü nedeniyle İzmir Emniyet Müdürlüğü personeliyle ile kahvaltıda buluştu. Başbakan Yıldırım, polislerden pazar günü yapılacak referandumda sandık güvenliğini sağlamalarını isteyerek, "Milletin iradesini özgür şekilde sandığa yansıtması için sizin yapacağınız çalışma çok önemli. 7 Haziran'da yaşadıklarımızı hatırlayın. Bazı yerlerde sandık güvenliğini sağlayamadık. Terör örgütleri tehditle, baskıyla milletin tercihini değiştirdiler. O yüzden ülkemiz kısa süreli de olsa siyasi istikrarsızlıkla karşı karşıya kaldı" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte dün miting yaptığı İzmir'den ayrılmadı, referandum çalışmalarını bugün de sürdürdü. Sabah, ulusal bir kanalda canlı yayında soruları yanıtlayan Başbakan Binali Yıldırım, daha sonra Polis Teşkilatı'nın 172'nci kuruluş yıl dönümü nedeniyle İl Emniyet Müdürlüğü personeliyle ile kahvaltıda buluştu.
Burada bir konuşma yapan Yıldırım, şehit polis memuru Fethi Sekin'i anıp, "Sizlerin fedakarlığına minnettarız. Resmi kuruluş tarihi her ne kadar 1845 ise de aslında polis teşkilatımız asırların da ötesine uzanan bir teşkilat. Milletin huzuru sizden soruluyor. Siz de milletin huzurunu namusunuz gibi bildiniz. Hele bir Fethi Sekin'imiz var ki onun kahramanlığı İzmir'e, bir şeref madalyasıdır. 5 Ocak'ta hanilerin Adliye'ye girmesini canı pahasına önledi. Onun dikkati kahramanlığı olmasaydı saldırıda İzmir'in bilançosu çok ağır olacaktı. Fethi Sekin, şehadetinden bir gün önce annesi için bir ağıt yakmıştı. Sadece bir gün önce orada diyor ki 'acın kalbimde taşa döndü. Anne anne hayran anne. Sen yoksun diye çaresiz kaldım. Anne seni çok özledim. Anne anne kurban anne' İşte bu kahraman polis, anneciğine özlemini dile getirdikten bir gün sonra şehadet şerbetini içti. İnşallah cennette ana oğul aşk olurlar" diye konuştu.
'DEVLET İÇİNDE DEVLET OLMASIN'
15 Temmuz gecesi polisin kahramanlık destanı yazdığını da söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yazdığınız kahramanlık destanı, yüz yıllar geçse de dilden düşmeyecek. O gece yalnız Gölbaşı'nda özel harekat dairesinde görevli 53 kahraman, bu vatan uğurda toprağa düştü. Hainleri, tankların içerisinden tutup teker teker çıkardınız. Sizleri teslim almak isteyen o hainlere, 'asla' dediniz, canınız pahasına direndiniz. O gece hepiniz tankların altına yatan millete kalkan oldunuz. Demokrasiye cumhuriyete sahip çıktınız. Ülke ve millet size minnettardır. 15 Temmuz bize bir gerçeği gösterdi. Polis teşkilatı, asker teşkilatı gibi ülkenin güvenliğinden sorumlu hayati kuruluşlar, her türlü paralel yapılanmadan gruplaşmadan uzak bir şekilde tutulması gerekiyor. Falan mezhepten, falan meşrepten, masum bir şekilde başlayan akım, ideolojik kadrolaşma daha sonra beka meselesine dönüşebiliyor. Bu 15 Temmuz'da ortaya çıktı. Devletin imkanlarıyla güçlenen bir grup, sonunda devleti ele geçirmek için yine bu milletin kıt kanaat vergileriyle aldığı silahları, araçları, tankları, uçakları, helikopterleri acımasızca vatandaşların üzerine kullandı ve ülkeyi bir felaketini eşiğine getirmekten zerre kadar tereddüt etmedi. Buna benzer olayların bir daha cereyan etmemesi için o tedbirleri almak zorundayız. Alıyoruz. Bundan sonra bu asılı güzide kuruluş içinde bu ve buna benzer yapılan bir daha tekrar etmesin, devlet içinde devlet olmasın."
'DEVLETİMİZ NE YAZIK Kİ UZUN YILLAR VATANDAŞIYLA KAVGALI OLDU'
Ülke olarak zor günlerden geçildiğini ifade eden Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:
"Zor günlerden geçtik. Hepsini tekere teker aşıyoruz. Paralel yapılanmada eski Türkiye'nin eski kötü alışkanlığı olarak tarihin tozlu sayfalarında yerine alacaktır. 15 yıldır pek çok güzelliği başlatırken pek çok çirkinliği de tarihi gömdük. Emniyet teşkilatımız da bu gelişmelerden payını aldı eski Türkiye'de vatandaş odaklı değil, devlet odaklı çalışma vardı. Şimdi devlet millet için var. Devletimiz ne yazık ki uzun yıllar vatandaşıyla kavgalı oldu. Devlet gücünü kullanan, vatandaşa mesafeli oldu, tepeden baktı. Siyasi iradenin yönetim anlayışı bütünü çalışanlarının davranışlarını belirledi. Son 15 yıl bunun ispatıdır. Bizim yönetim anlayışımız insana merkezlidir. Devletten sadece suçu organize edenler korkacak. Vatandaşın korkmasına neden yok. Bizim siyasetimiz de devlet milletin oldu. Devlet adına hiç kimse hiçbir vatandaşına tepeden bakamaz. Polis namusdur. Polis sadece milletin güvenliğini sağlamaz, demokrasinin işlemesini kollar, gözetir."
'BAŞBAKAN GELİYOR' DİYE SAĞI SOLU İTEKLİYOR, BU İŞ DEĞİL'
Siyasi çalışma yaparken yakın korumalarının da işlerini zorlaştırdığının bilincinde olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, uyarıda da bulundu. Yıldırım, "Siyasi çalışmalar sırasında işinizi zorlaştırdığınızın farkındayız. Ama bizi bunu yapmakta alıkoymak yerine daha zekice tedbirleri geliştirmenizde fayda var. Bunu yaparken vatandaşı tedirgin etmeden, 'başbakan geliyor' diye sağı solu itekliyor, bu iş değil. Bizim vatandaşın içerisine olağanüstü bir görüntüyle değil, doğal bir şekilde girebilmemiz lazım. Bunu arzu ediyoruz. Ülkemizin içinden geçtiği durumları göz ardı etmiyoruz. Bizim gibi aynı zamanda üç terör örgütüyle mücadele eden ülke yok. Tehdidin boyutu çok fazla güney ülkelerinde yaşanan savaşlar, bize oluşturduğu tehditler önemli şeyler. Bu yüzden de biran bile rehavet içinde olmamız büyük bir felaketi kaçınılmaz hale getirir. Biliyorum ki o kadar çok olay önleniyor ki yüzlerce olay önleniyor, ama bir tanesi kaçıyor onun verdiği acı hepimizi maalesef etkiliyor. Toplum olarak, teşkilat olarak hepinizin ne kadar büyük bir acı içerisinde kaldığınızı biliyorum. Görüyorum" diye konuştu.
'İRADENİN SANDIĞA YANSIMASINI SAĞLAYIN'
Polis teşkilatının sandık güvenliği konusunda dikkatli olmasını da isteyen Başbakan Binali Yıldırım , "Milletin iradesini özgür şekilde sandığa yansıtması için sizin yapacağınız çalışma çok önemli. 7 Haziran'da yaşadıklarımızı hatırlayın. Bazı yerlerde sandık güvenliğini sağlayamadık. Terör örgütleri tehditle, baskıyla milletin tercihini değiştirdiler. O yüzden ülkemiz kısa süreli de olsa siyasi istikrarsızlıkla karşı karşıya kaldı. Bu pazar günü sandık güvenliğinin sağlanması, vatandaşlara yönlendirme yapılmaması, herhangi bir baskı olmaması konularında önemli görevleriniz var. Bu konuda da başarılar diliyorum. Sizlere güveniyorum" dedi.
İzmir Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın ile teşkilatının iyi işlere imza attığını da özellikle ifade eden Başbakan Binali Yıldırım, "İzmir emniyeti son günlerde operasyonlarla göz dolduruyor. Uyuşturucuyla ve terörle mücadele konusunda güzel işler çıkardınız. Başka yerlerde yapılan mücadeleler için sağladığınız istihbarat desteği de oldukça kıymetli. Bu vesileyle Hüseyin Aşkın ve bütün teşkilatını tebrik ediyorum" diye konuştu. (DHA)