Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü nedeniyle yaptığı açıklamada "5 Aralık 1934 yılında seçilme haklarına kavuşan kadınlarımızla birlikte, Atatürk'ün çizdiği yolda, cumhuriyetimizi korumak ve yüceltmek için yürümeye devam edeceğiz" dedi. Yücel açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"5 Aralık 1934 tarihi sadece Türk kadını için değil, dünyadaki bir çok ülkenin kadını için dönüm noktası olmuştur. Ülkemizin kurtarıcısı ve cumhuriyetimizin kurucusu, bugünkü özgür ve çağdaş hayatımızı borçlu olduğumuz en büyük devrimci Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, Kadınlarımıza kazandırdığı seçme ve seçilme hakkıyla kadına ve onun fikrine olan inancını dünyaya göstermiştir.
1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile önce belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma, ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanınan kadınların, milletvekili seçme ve seçilme hakları, 5 Aralık 1934'de Anayasa ve Seçim Kanunu'nda yapılan yasa değişikliği ile tanınarak, Türk kadınına hakkı teslim edilmiş ve dünya kadınları arasında büyük bir ayrıcalık tanınmıştır.
Zamanın en medeni ülkeleri diye bilinen Fransa, Belçika, İtalya ve İsviçre gibi birçok Avrupa ülkesinden önce kadınlara seçme seçilme hakkı tanınmasına rağmen 84 yıl içinde kadınımızın aktif siyaset içinde yeterince temsil edilmediği; bu konuda Anayasa’da, CHP dışındaki diğer siyasi partilerin tüzüğünde ve seçim yasalarında , kadınların seçilme hakkı konusunda pozitif düzenlemelerin yapılmadığı açık bir gerçektir.
KALKINMA ADINA YAPILACAK EN BÜYÜK HATA..
Her geçen gün gelişen dünyada, bu gelişime ayak uydurmak ve çağdaşlaşma yolunda ilerlemek için kadınların ön saflarda yer almasının olmazsa olmaz olduğunu ifade eden CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü.
Kendimize dürüst davranmalı ve kadınlara haklarının teslim edilmesinin, yasalarda bu hakların yer almasının pratikte hayata geçirilmediği sürece bir anlam ifade etmediğini kabul etmeliyiz. Bundan 88 yıl önce ilk kadın muhtarı, ilk kadın şehir meclisi üyelerini seçmiş olan Türkiye'nin, kadın temsili konusunda geldiği nokta yürek sızlatacak boyuttadır. Kadınlarımızın fikrinin, emeğinin ve yetkisinin olmadığı hiçbir iş tam anlamıyla başarıya ulaşamamaktadır. Kadının statüsünün çalışma, siyaset ve sosyal hayatta tam anlamıyla eşitlenmesi, her geçen gün gelişen dünyanın olmazsa olmazıdır. Bu gelişimin karşısında durmak, kadına hak ettiği yeri türlü bahanelerle vermemek için diretmek, çağdaşlaşma ve kalkınma adına yapılacak en büyük hata olacaktır.
Bizler, kadınlarımızın siyasette, ekonomide ve toplumun her alanında en ön saflarda yer almaları, seçilme haklarını sonuna kadar kullanmaları için, yollarındaki engelleri samimiyetle kaldıran ve kadınlarımıza var olan haklarından çok daha fazlasını vermek için çabalayan, kadınların en çok söz hakkının olduğu, en fazla temsil imkanı buldukları bir partinin, CHP'nin birer üyesi olmaktan gurur duyuyoruz.
Türkiye’de ve dünyada kadınların erkeklerle eşit koşullarda ve insanca yaşama isteğinin giderek güçlendiği bir dönemde, günümüz iktidarının 16 yıldır kadınları ötekileştiren, çalışma hayatından uzaklaştıran, kadınları eve kapatmaya çalışan söylem ve uygulamalarından kaynaklanan, tehditler ve kadınların haklarına yönelik saldırılar da maalesef giderek artmaktadır. AKP iktidarı kadını sadece seçmen olarak görmekte, kadının seçilme ve yasal hakları söz konusu olduğunda Türkiye'ye yakışmayan icraatlar ve söylemler içine girmektedir. CHP olarak,Bu icraatların ve söylemlerin karşısında, kadınlarımızın yanında yer almaya ve birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz.
KADINLARIMIZA BORCUMUZ VAR
Türk kadının haklarına sahip çıkmak, kadınlarımızı Atamızın yolundan giderek daha da yüceltmek için, Cumhuriyetimizin ilk yıllarından aldığımız feyiz ile çalışıyoruz. Çağdaşlaşma, kalkınma, demokratikleşme ve eşitlik hakkında kadınlarımızdan öğreneceğimiz çok şey ve yıllardır engellenen hakları için onlara çok borcumuz var. Kadının adı, gücü ve fikri olmadan Atatürk'ün kurduğu cumhuriyetin ışığını yaymamız, büyük hedeflere ulaşmamız mümkün değildir. Bu yolda tüm kadınlarımıza ihtiyacımız var.
5 Aralık 1934 yılında seçilme haklarına kavuşan kadınlarımızla birlikte, Atatürk'ün çizdiği yolda, cumhuriyetimizi korumak ve yüceltmek için yürümeye devam edeceğiz. Kadınlarımızın öncülüğünde bugünün Türkiye'sinde yaşadıkları tüm sıkıntıları çözmeye, kadınımızı hak ettiği yere taşımaya hazırız. Tüm kadınlarımızın Dünya Kadın Hakları Gününü kutlarken, bu hakların kazanılmasına ve kadının toplumdaki yerini almasına hayatını adamış olan, kaybettiğimiz tüm kadınlarımızı da minnet ve rahmetle anıyoruz."