DEMOKRASİ AYIBI
“Belediye başkanları seçimle gelir. Demokrasinin kuralı budur. Ama bu kuralın istisnaları dikta dönemlerinde yaşanır. Dikta dönemlerinde seçimin ve halkın hiçbir önemi yoktur. 20 Temmuz Darbesi’nden sonra KHK’larla 100’ün üstünde belediye başkanı görevden alındı. Aynı şekilde Ankara, İstanbul, Bursa ve Balıkesir’de görev yapan belediye başkanları şantaj ve tehditle istifa ettirildi. Şu anda halkın yüzde 41’i seçilmemiş belediye başkanları tarafından yönetiliyor. Emin olun bir süre sonra diyecekler ki, ‘Ne demek belediye başkanı seçimle gelecek, ben buradayım, bundan sonra belediye başkanlarını da ben atayacağım.’ Bunun ilk provalarını yaşıyoruz şimdi.
TÜRKİYE YOL AYRIMINDA
2019’da sadece 6 büyükşehir değil İstanbul’u, Ankara’yı, Bursa’yı, Balıkesir’i, Antalya’yı, Mersin’i, Adana’yı alacağız. Zenginleştirmek sadece kenti değil kentin kırsalını da zenginleştirmek gerekiyor.
Türkiye 2019’da bir yol ayrımına gidiyor. Önümüzde iki seçenek var. Ya tek adam rejimi ya demokrasi. Biz CHP’li belediyeler olarak demokrasiyi sonuna kadar savunduk. Tek adam rejimi; daha 2019 gelmedi bugünden faturasını toplum çekiyor. Dolar, avro boşuna mı yükseliyor, fiyatlar boşuna mı artıyo? Sorumlusu tek bir adam. Türkiye’yi bir adama teslim ederseniz böyle bir tablo çıkar ortaya. Bu tablo 2019’un sonrasına taşınırsa çok daha acı tablolarla 80 milyon karşı karşıya gelir.
Sizin bulunduğunuz bölgelerde ve komşu illerinizde büyük sorumluluklarınız var. Demokrasiyi savunacağız, sonuna kadar savunacağız. 80 milyon oy kullanan vatandaşıma sesleniyorum. 2019’da yol ayrımında demokrasiden yana oy kullanmaya demokrasi için mücadele etmeye hepinizi davet ediyorum. O yetkinin bir kısmını kullandı, Türkiye buraya geldi. Eğer bu yetki aşımı 2019 sonrasına sarkarsa vay Türkiye’nin haline. Toplumun üzerinde büyük bir baskı var. Ama biz cesaret, güç vereceğiz bu topluma. Toplumun önderi olacağız, bedel ödemek gerekiyorsa biz ödeyeceğiz. Fazla vaktimiz kalmadı 2019’da demokrasiyi yeniden inşa edeceğiz. Biz bu ülkeye sözümüz söz demokrasiyi getireceğiz.”
BUNLAR HALİÇ'İ DE DOLDURUP BİNA YAPAR
En yetkili kişi çıktı, üstelik görev yaptığı kente nasıl ihanet ettiklerini anlattı. Belediye başkanları zorla istifa ettiriliyor, yeni belediye başkanı koltuğuna oturtuluyor. Arkasından Haliç’te yapılaşma 4 kat, belediye meclisinden bir karar, 10 kata çıkıyor. İhanetin katmerlisi. Haliç’in etrafına yüksek binaları diktiğiniz zaman bu Haliç ve İstanbul’a ihanet etmek değil midi? Fatih’in gemileri indirdiği Haliç. Emin olun gözleri kararmış. Böyle giderse bunlar Haliç’i doldurur oraya da yüksek binalar yaparlar. Bu kentin rantiyeye teslim edilmesi anlamına geliyor. Eğer çıkar ilişkilerini rantiye üzerinden götürüyorsanız siz o kentte hizmet edemezsiniz.”