AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Adayı Nihat Zeybekci katıldığı yayın programında açıklamalarda bulundu. CHP’li büyükşehir belediyesinin yerel yönetim politikalarına eleştirilerde bulunan Zeybekci, kanalizasyonun körfeze boşaltıldığını belirterek “körfeze direk kanalizasyon veriliyor şu anda ve yan tarafta mavi bayrağımız var. Körfez umurlarında değil. Deniz değil mi b? Yani nasıl olur aklım almıyor, çıldıracağım” dedi.
Zeybekci’nin açıklamaları şöyle:
HDP – CHP ORTAKLIĞI İYİ PARTİ’Yİ RAHATSIZ ETTİ
Rakibimiz olan aday CHP – HDP adayıdır. Bu nedenle İyi Partililerin vicdanını rahatsız eden bir tablo ortaya koyuldu. İyi Parti, Türkiye’de muhafazakâr milliyetçilik yapısının artık olmadığını iddia ederek MHP’den ayrıldı. Ama diğer taraftan HDP’nin de Marksist bir yaklaşımı ya da siyasi bir tabanı artı terör örgütü ile direk organik ilişkisi olan terör örgütünün bir tek bile talimatından çıkmayan bir partinin CHP ile ittifak halinde olması İyi Parti’yi çok rahatsız etti. Onlarınki üçlü hatta dörtlü ittifak bizimkisi ikili ittifak. Aslında garip olan orada CHP ile Saadet’in HDP ile İyi Parti’nin bir araya getirilme çabası. Ben bunu tasarlamaya çalışanların milletin siyasi hassasiyetlerine karşı ne kadar duyarsız ve ilgisiz olduklarını görüyorum. Sen sen sen biraya geleceksiniz diye bir tavır koyduklarını, toplumun hassasiyetlerini sosyolojisini öngörmediklerini görüyoruz. Yani üst üste koyduğunuz zaman aynı toplam çıkıyor m? Hayır, şöyle ki, CHP’nin, İyi Parti’nin ve HDP’nin İzmir’deki oylarını üst üste koyduğunuz zaman doğru, yüzde 70’lere çıkması lazım. Matematikte böyle, pratikte göreceğiz.
İZMİRLİ OYUNU İZMİR’E VERSİN
Ben söylüyorum Türkiye’nin 31 Mart’ta en çok konuştuğu şehir İzmir olacak. Bizim elimize gelen bilgiler, İzmirlinin oylarını İzmir’e vereceğini ve İzmir’i tercih edeceğini görüyoruz. İzmir’in sorunlarını ideolojik bir perdeyle ya da bahaneyle örtülmesini müsaade etmeyeceğini görüyoruz. Son aldığımız sonuçlarda bizim İzmir’de inşallah 31 Mart’ta artık bu makûs talihini değiştireceğini, patinaj yapmayı bırakıp durduracağını, genç işsizlerin tepkisinin, çöpün, alt yapının, kanalizasyonun tepkisinin, ulaşımın, yeşil alansızlığın tepkisinin, çarpık yapılaşmada ki bunu biz buradan ölçüyoruz. Çarpık yapılaşmada ki biz bunu şuradan ölçüyoruz. İmar barışında Türkiye’de orantısal olarak bakıldığında kentsel dönüşüm için başvurmada orantısal olarak Türkiye birincisiyiz şuanda. İstanbul’un bile iki katında ve çarık yapılaşmada bu yetersizliğin kader olarak görülmesi gibi bir yaklaşımı insafsızlığı sanayileşmede turizmde, turizm altyapısında Antalya’nın 20’de 1’i geri kalmışlığı İzmir’in kabul etmeyeceğini tercihinde bu yönde olacağını görüyoruz. Tabi diğer taraftan da şöyle, biz milletin takdiri ve tercihi bizim için aslolandır. Milli iradenin önünde hiçbir güç tanımadık bundan sonrada tanımayacağız.
KÖRFEZ UMURLARINDA DEĞİL, ÇILDIRACAĞIM
Umurlarında değil, bazen sabrediyorum. Milletin iradesi, siyasi nezaket falan, çünkü millet seçti. Seçileni hoş gördük seçenden ötürü diyorum ben. Milletin iradesine olan saygımdan bir şey demiyorum. Bu bir katliamdır. 3 aydan beri diyorum. İzmir’de basında kanıksamış olmakta, demek ki normal buymuş. Üçkuyular’da vapur iskelesinin yan tarafında orada bir dereye vahşi şekilde kanalizasyon görülüyor diyorum. Yani demek ki buymuş, normalmiş. Körfez’e direk böyle kanalizasyon verilebiliyormuş. Direk kanalizasyon veriliyor şu anda ve yan tarafta mavi bayrağımız var, arkadaşlar birileri görmesin ne olur. Umurlarında değil deniz değil mi bu kanalizasyon da verili? Yani nasıl olur aklım almıyor, çıldıracağım. Böyle bir şey nasıl olu? 21. yüzyıl Türkiye’sinde böyle bir şey nasıl olu? Artık böyle bir ilkellik kalmadı. Nasıl izin verirsin. Yağmur sularını nasıl kanalizasyona verirsi? Yâda yağmur sularını bu şekilde Körfez’e bu şehrin olduğu gibi kanalizasyonu nasıl verili? Nasıl olur da bu şehirde 1,6 km. alan bu şehirdeki insanlarımıza reva olur. Bu şehrin merkezinde nasıl olur 4 tane yüzme havuzu olur. Bunu nasıl kabul edebiliri? Nasıl olur bu şehir önceliklerimiz başka bir şeyi buna demek ki uyanmaya ihtiyacı var. Oda bu sene. 31 Mart’ta Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi muasır medeniyetler şehrindeki yarışa dâhil olma yılı olarak kutlanmalı ve inşallah da kutlanacak.
TRAFİK-ÇÖP-ÇUKUR
İnsanlarımızla konuştuk ve onların önceliklerini aldık. Ben tahminimce şunu bekledim, birinci sorun İzmir’de çıkar. Ama çıkmadı. Altyapı, trafik, ulaşım, otopark, çöp, çukur, çarpık yapılaşma ile ilgili sorunlar çıktı. O nedenle bizim önceliğimiz trafik olacak, çöp olacak. 6 ayda bu şehirde tek bir çukur bırakmayacağız. 9 ayda ulaşım ve trafik ile ilgili en önemli bölümlerin ihalelerini yapmış olacağız. 28 tane köprülü kavşak yapmış olacağız 2 yıl içinde. Karşıyaka – Alsancak- Tramvay hattını Bayraklı üzerinden birleştireceğiz. Alsancak’ta bir iki yerde düzenleme gerekiyor, onları yapacağız. Kordon esnafımızın çok şikâyet ettiği istasyonlarla ilgili şeyler var onları yapacağız. Bazı düzeltmeler yaptığımız zaman şehrin düzenlemesiyle şehrin trafik yükünü azaltacağız. Gaziemir girişinde 2 tane by-pass yolu yapacağız.
İZMİR’E TURİST SÖZÜ
İşsizlik oranını düzelteceğiz. Antalya’ya 19 milyon İzmir’e 1 milyon turist geldi. Bu matematik olarak şu demektir, Antalya’ya 100 milyar lira girdi bize gelmedi. Antalya ekonomisi gençlere iş yarattı, Antalya’daki anneleri mutlu etti. Antalya’daki taksi sayısı İzmir’in 2 buçuk katı. Bundan dolayı, bunlardan dolayı hizmet sektöründeki gelişmeler. Biz çok daha nitelikli kültür turizmi inanç turizmi kongre turizmi o kadar zenginiz ki.
SU FATURASINDAKİ BEDELLER HIRSIZLIKTIR
Vatandaş 90 dakikada artık işini göremiyor. Öğrencilerin sivil biletlerin yüzde 50’sine getireceğiz. Su tüketim bedeli de aynı şekilde. Vatandaşlarımızın üzerine yük o. Başka hiçbir şehirde yok. Su tüketim bedeli 40 lira, fatura toplamı 400 lira. İzmir’de su fiyatları Türkiye’nin en pahalı suyunu kullanıyoruz. Türkiye’nin başka hiçbir yerinde olmayan şekilde su tüketim bedeli 44 lira, fatura tutarı 335 lira. Katı atık 295 lira 45 kuruş katı atık toplama bedeli. Topluyorlar da ne yapıyorlar katı atık bedelini. Toplayıp dağa atıyorsunuz işte. Başka şehirde yok. Denizli’de yok, Aydın’da yok, Antalya’da yok, Adana’da yok. Vatandaşa uyandıkça yukarıdaki cambaza bak deyip de bu vatandaşın cebinden hırsızlıktır başka bir şey değildir. Bunların hepsini bitireceğiz. Belediyecilik bütçesini yönetmek hovardaca bunları yapmak değildir, Belediye bütçesini yönetmek bunları yapmaktır.
KÜLTÜRPARK’A NE OLACAK'
Fuar eski yıllarına dönecek. Enternasyonal Fuarı, Türkiye’nin en büyük en eski fuarıdır. Ağustos ve Eylül’deki o fuarı getireceğiz. Yılda en az 3 defa festival havasında müzik festivalleri caz festivallerini yapıp, fuarın duvarlarını da kaldıracağız. Sabahları spor yapıldığı bir Kültürpark olacak, şehrin parkı olacak.