HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-İzmir’deki basın yayın kurumlarının temsilcileri ve muhabirleriyle Movenpick Otel’de öğlen yemeğinde buluşan Cumhur İtitfakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, 31 Mart Pazar akşamı tüm Türkiye’de en çok İzmir’in konuşulacağını tekrarladı.
30’UN YARISININ BİLE YAKININDAN GEÇEMEYECEKLER
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, CHP’nin içinde olduğu Millet İttifakı’nın 30’da 30’un aksine 30 ilçenin yarısını bile alamayacağını belirterek, “Ceketimizi koysak alırız öyle m? 30 tane yeni ceket m? Milletin kararı neyse o. Milletimizin iradesinin üzerinde hiçbir güç tanımayız. Bize emr olunan seferdir, zafer İzmir’indir. Ama ben o senenin bu sene olduğuna inanıyorum. Pazar akşamı, tüm Türkiye’nin hatta dünyanın en çok konuştuğu şehir İzmir olacak. 30’un yarısının bile yakınından geçemeyecekler. Bu kadar net söylüyorum” tespitini yaptı.
BENCE İZMİR’İN GÖNLÜNE GİRDİK
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, muhteşem bir seçim kampanyası geçirdiğini vurgulayarak, “Bir tek kişi bir tek yerde olumsuz bir laf söyledi. O da bir hanımefendiydi. Onun dışında hiçbir yerde hiçbir şekilde ne sözlü ne işaret diliyle bir olumsuzluk yaşanmadı. O sene bu sene diyorum arkadaşlar. Pazar günü akşam Türkiye’de tüm basın, medyada en çok İzmir konuşulacak. Demedi demeyin. Bence İzmir’in gönlüne girdik. Matematik olarak ölçtüm ve girdiğimi gördüm” diye konuştu.
1 NİSAN SABAHI SEÇİLEMEZSEM, İZMİR’DEYİM, DURMAK YOK
Seçilememesi durumunda da İzmir’de olacağını kaydeden Nihat Zeybekci, “Milletin takdiri neyse o. 31 Mart akşamı ile ilgili iddialı konuşuyorum. Elimizde bilgiler var. Evet. 1 Nisan sabahı seçilemezsem İzmir’deyim. İşimizi toparlarız, arkadaşlarımızla biraraya geliriz. 1 Nisan akşamıyla ilgili programımız var. Seçilip seçilmememiz önemli değil. Meclis üyelerimiz, ilçe belediye başkanlarımız, il yönetimiyle genel bir toplantı yapacağız. Durmak yok. Derhal güne başlayarak devam edeceğiz” değerlendirmesini yaptı.
KAÇA VE NEYE ANLAŞTINIZ KARDEŞİM, ONU SÖYLE!
CHP’nin meclis üyesi listelerindeki terör örgütü bağlantılı olduğu öne sürülen isimlere işaret eden AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci, sert konuştu. Zeybekci, “Ya kardeş, ittifak ettiğin bir parti yasal olarak bu seçimlere katılma hakkına sahip olan bir parti. Ama vicdani olarak terör örgütünden habersiz tek kelime edemeyen bir parti. Terör örgütünden habersiz İzmir’de aday çıkarmayacağız, biz bunu destekliyoruz demesi mümkün mü' Herkes burada elini vicdanına koysun söylesin. Bu neyin karşılığ? İzmir’in huzuruna çık, şu listede şunlar şunlar şu siyasi görüşten, şunlar da bizimkiler diye net şekilde açıkla. Yani oyun şeffaf, net değil. Kem küm. Çatır çatır ben bunu destekliyorum, benim adayım budur diyor. Kaça ve neye anlaştınız kardeşi? Onu söyle” dedi.
NİHAT ZEYBEKCİ’NİN KONUŞMASININ SATIR BAŞLARI:
Kemeraltı’na çıkmak serbest çıkmak yasak. 4 ayda 20 defa Kemeraltı’nda bulundum. Muhteşem bir yer. Dünyanın en büyük açık alışveriş merkezi. Her köşesinde ayrı bir güzellik var. Zenginlik ve potansiyel var. Define Adası’nda dolaşır gibisiniz. Öyle hayallere dalıyorsunuz ki. Antalya’ya gelen turist organizatörlerine, tur operatörlerine turunuzda İzmir ve Kemeraltı var mı dedirtmeliyiz.
BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN SONRA DA TÜM DÜNYAYA BİR ŞEHİR OLARAK BAKMAYA BAŞLIYORSUNUZ
Adaylığımızın ilan edilmesinin ardından geçen süreçte dolu dolu dört ayı geçirdik. Farklı bir bakış açısıyla burada bulunmuş olduk. Oduncunun gözü ormanda olur derler ya, tüm seyahatlerimde, nereye bakarsanız bakın işinizi görmeye başlarsınız. Her gördüğünüzde dokunmaya başlarsınız. Dünyanın neresine gidersem gideyim, illa peçeteye havluya, çarşafa, kumaşına bakarım. Belediye başkanlığından sonra da tüm dünyaya da bir şehir olarak bakmaya başlıyorsunuz. İzmir’e de o gözle baktık.
HEP ŞUNU TEMENNİ ETTİK; İZMİR KAZANSIN!
18 Eylül 2014’te zaten biz İzmir için kendimizi vermişiz de siz görmemişsiniz. Yerel yönetimlere talip olduğumuzu açık seçik belirtmişiz. Bugüne nasip olmuş. Sizlere teşekkür ediyorum. İzmir son derece medeni, demokrat, hoşgörülü, anlayışlı, bazı yerlerde duyarlı bazı yerlerde duyarsız güzel bir dört ay geçirdik. Sonunda hep şunu temenni ettik; İzmir kazansın.
HİÇBİR ZAMAN OYUNUZU BANA VERİN DEMEDİM
İzmirli hemşehrilerime hiçbir zaman oyunuzu bana verin demedim. Oyunuzu kendinize verin. Çünkü yerel seçimlerde oyunuzu İzmir’e, ilçenize, kendinize verin diye söyledik. Onun için İzmirmiiz için hayırlısı neyse o olsun diyorum inşallah.
HAKİKATEN MUHTEŞEM BİR SEÇİM KAMPANYASI OLDU
Bu Pazar günü İzmirlimiz İzmir’e oy verecektir ve İzmir kazanacaktır. İzmir kazansın. Uzun süredir bir araya gelerek değerlendirmede bulunamadık. Seçim kampanyamızla ilgili politikamızın genelde Türkiye’de uygulandığını, gümbür gümbür zangır zangır yeri göğü inleten gerek ses gerek görüntü kirliliği olmadı. Pozitif bir seçim kampanyası götürdük. Çisil çisil sağanak yağmur gibi. Evet bütün şehri yürüdüm. Metropolde ve tüm ilçelerde. Menemen’e 13-14 kez gittim. Kriaz’a 5 kez gitmişiz. Oralarda da yürüdük. O ilçeyi, bölgeyi, kültürü temsil eden tüm vatandaşlarımızla beraber olduk. Önce hızlı şekilde yürüyorduk. Merhaba diyerek. Sonra merhaba, nasılsınız iyi misiniz derken otur çayımızı, kahvemizi iç, oturuver dinleniver dediler. 10 km. yürüyemiyoruz şimdi artık. 4-5 ile günü bitirmeye çalışıyoruz. Hakikaten muhteşem bir seçim kampanyası oldu.
PAZAR GÜNÜ TÜRKİYE’DE TÜM BASIN-MEDYADA EN ÇOK İZMİR KONUŞULACAK, DEMEDİ DEMEYİN
Bir tek kişi bir tek yerde olumsuz bir laf söyledi. O da bir hanımefendiydi. Onun dışında hiçbir yerde hiçbir şekilde ne sözlü ne işaret diliyle bir olumsuzluk yaşanmadı. O sene bu sene diyorum arkadaşlar. Pazar günü akşam Türkiye’de tüm basın, medyada en çok İzmir konuşulacak. Demedi demeyin.
MORDOĞAN, URLA, ÇEŞME, ALAÇATI, SEFERİHİSAR, ÇİĞLİ’DEN NEGATİF ETKİLENDİM
En çok etkilendiğiniz neresi derseniz; boğazıma yumruğun tıkandığı, olmaz ya, böyle değildir, sadece burada bir kaza olmuştur dediğim yer Karaburun. Mordoğan. Urla, Çeşme, Alaçatı, Seferihisar, Çiğli, Dikili. Buralarda negatif anlamda etkilendim. Mordoğan’da kanalizasyon kanalının direkt denize girdiğini görürsünüz. Karaburun’da da altyapı sorunları var. Orada yapı anlamında da ne Ege ile ne İzmir ile alakası var. Gerek kamu gerek özel sektör binalarında çirkin yapı görüntüsü var. Onlar beni çok etkilemişti. Dikili’de de AK Parti İlçe Binası’nın sol tarafında oturduk, sivrisinekler ve koku. Merhaba falan derken, ne bu ya dedim. Arkamda kanalizasyon var. Direkt denize gidiyor. Çeşme’de gördüklerim yine aynı minval üzerine. Yine Harmandalı çöplüğü ile ilgili bilgi ve detaylar da önemliydi.
HARMANDALI’DAKİ ÇÖP YIĞINLARI, TÜYLERİ KALMAMIŞ VE BİRBİRİNİ YİYEN HAYVANLAR GÖRDÜM
Olumlu yönden çok etkilendiğim yerler de oldu. Bozdağ, Tire, Kiraz. İzmir o bizim tarif ettiğimiz yerde değil. Harmandalı’daki o çöp yığınları, vahşi depolama alanları, zehir deresi, yayılan koku ve mutasyona uğramış hayvanlar. Çaresiz bakıştan başka karşılık alamadım maalesef. Hayvanların tüyleri kalmamış. Birbirini yiyen hayvanlar gördüm. 1 Nisan itibariyle sizlerle oturup konuşacağız. Medyanın tüm unsurlarıyla buluşacağız.
SEFERİHİSAR’DAKİ HAYVAN BARINAĞININ İLK RESİMLERİNİ GÖRDÜM, BAKAMADIM…
Görüntüleri ben de gördüm. Bana dün akşam saat on sıralarında gösterildi. Gece saat üçe dörde kadar uyuyamadım. İnsan birazcık ruhu olsa, ortada bir resim var, bidonlara doldurulmuş, kemik yığını haline gelmiş o zavallı dilsiz hayvanların gözünüzün içine nasıl baktığınızı görüyorsunuz. Onlarca ölü hayvanlardı. Detaylarını görmedim. Ama dün gece vallahi bu konuda, nasıl olur diyorsunuz, nasıl böyle birşeye duyarsız kalınır. Onun için hayvan barınaklarına karşıyım. Türkiye’nin en modern hayvan kliniğini ben kurdum. Seferihisar’daki o görüntü herhalde hayatımda gördüğüm, tekil görüntüler var, ama bu toplu bir kıyım. O hayvan barınağının yapımıyla ilgili Türkiye’nin çok önemli sanatçıları ve dünya starı diyeceğimiz insanlar da konser vermiş, geliri oraya bağışlanmış. İlk resimleri gördüm, bakamadım.
İZMİR’İN BU SEÇİMİ ALACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Ağzımla kuş tuttum gibi geliyor bana. İzmir’i almaya gelmedik ki zaten. Bu demek değildir ki, İzmir’e kendimizi vermeye geldik. İnanmadığım, hayatım boyunca hiçbir işin başına geçmedim. İzmir’in layık olduğu muassır medeniyet yarışındaki şehirler yarışına dahil olacağına inancım olmasaydı, mış-muş gibi yapmadım. İzmir’in bu seçimi alacağını, o senenin bu sene, o seferin bu sefer olduğunu düşünüyorum. Ölçümlerimize göre ne yapacağımızı iyi biliyoruz.
30’UN YARISININ BİLE YAKININDAN GEÇEMEYECEKLER
Ceketimizi koysak alırız öyle m? 30 tane yeni ceket m? Milletin kararı neyse o. Milletimizin iradesinin üzerinde hiçbir güç tanımayız. Bize emr olunan seferdir, zafer İzmir’indir. Ama ben o senenin bu sene olduğuna inanıyorum. Pazar akşamı, tüm Türkiye’nin hatta dünyanın en çok konuştuğu şehir İzmir olacak. 30’un yarısının bile yakınından geçemeyecekler. Bu kadar net söylüyorum.
CHP’nin adayı demek istemiyorum, Kılıçdaroğlu’nun adayı diyorum. 31 Ocak’ta Ayşe Arman’a benim projem mırojem yok diyor. Sonra CNN’de aksini konuşuyor. Bir anda 28 dönümlük adanın 1.3 milyona satıldığını görüyorsunuz. Bir tatil köyünün 270 yataklı, kendi koyu olan bir yerin yanındaki villa, 6.5 milyona satılırken 12 milyona satıldığını görüyorsunuz. Satılacak hiçbir şey kalmamış, 3 hafta önce satış ihaleleri var. Artık parsel dediğimiz şeyler var, onlar da belediye mülkleri üzerinde haciz olduğu için mahkeme ihalelerini iptal ediyor. Bir şehrin dertleriyle ilgili bazı şeyleri duyamadığınız zaman, olmaz ki diyorsunuz bazen.
OYUN ŞEFFAF DEĞİL, KAÇA VE NEYE ANLAŞTINIZ KARDEŞİM'
Ya kardeş, ittifak ettiğin bir parti yasal olarak bu seçimlere katılma hakkına sahip olan bir parti. Ama vicdani olarak terör örgütünden habersiz tek kelime edemeyen bir parti. Terör örgütünden habersiz İzmir’de aday çıkarmayacağız, biz bunu destekliyoruz demesi mümkün mü' Herkes burada elini vicdanına koysun söylesin. Bu neyin karşılığ? İzmir’in huzuruna çık, şu listede şunlar şunlar şu siyasi görüşten, şunlar da bizimkiler diye net şekilde açıkla. Yani oyun şeffaf, net değil. Kem küm. Çatır çatır ben bunu destekliyorum, benim adayım budur diyor. Kaça ve neye anlaştınız kardeşi? Onu söyle.
SEÇİLEMEZSEM 1 NİSAN SABAHI DA İZMİR’DEYİM
Milletin takdiri neyse o. 31 Mart akşamı ile ilgili iddialı konuşuyorum. Elimizde bilgiler var. Evet. 1 Nisan sabahı seçilemezsem İzmir’deyim. İşimizi toparlarız, arkadaşlarımızla biraraya geliriz. 1 Nisan akşamıyla ilgili programımız var. Seçilip seçilmememiz önemli değil. Meclis üyelerimiz, ilçe belediye başkanlarımız, il yönetimiyle genel bir toplantı yapacağız. Durmak yok. Derhal güne başlayarak devam edeceğiz.
YATIRIMLARI SAYDI, HAKSIZLIK MI YAPILIYOR DİYE SORDU, SEN BECERİKSİZSEN BEN NE DİYEYİM SANA'
İzmir’e ayrımcılık yapmıyoruz. Yerelde yöneticiler şu anda İzmir’e ayrımcılık yapıyor. İzmir’e haksızlık derken rakamları da ortaya koyduk.y bütçe gelirlerinden alınan payı açıladık. Türkiye’de en fazla ödenek alan ikinci şehir. Bir Kocaeli, ikincisi İzmir. Son 15 yılda da böyleydi. Erdoğan belediye başkanı olduğunda yaşadığı en büyük haksızlık, muhalefet belediyesi olmasından kaynaklı haksızlıktı. Eşit, adalet anlamında da herkesin hakkının garanti altına alınmasını yasal bir güvenceye bağladı. İzmir hak ettiğini alamadı derken önce bununla başlamışlardı. Bize ayrımcılık yapıyor. İzmir kamu yatırımları açısından baktığınızda, dünyanın en mega projeleri geldi. 2016 rakamlarını biliyorum, dünyadaki 10 mega projeden 6’sı Türkiye’de idi. İstanbul İzmir otoyolu bunlardan biri. İstanbul-İzmir otoyolu. O otoyol ve raylı sistem İzmir’e geliyor. Ankara-İzmir hızlı treni aşağıdan dolaşmıyor. Direkt Ankara’dan çıkıyor Afyon, Uşak ve İzmir. Haksızlık mı yapılıyor arkadaşla? Sen beceriksizsen ben ne diyeyim san? Ferhat dağları dele dele geliyor da Şirin ne hald? İzmir’e 30 bin lira ödenek koyulmuş deniyor. İstanbul, Ankara, Konya’daki de öyle. Onun adı izbedel. Başarır da ihaleye çıkarır ve bitirirsen yıl içinde bile olsa oraya ödenek konulması için konur o. O yoksa ağzınla kuş tutsan da oraya para aktarılamaz.