Konuşmasında 696 sayılı KHK’ya değinen Sındır, binlerce işçinin getirilen düzenleme ile sözde kadroya geçmek şöyle dursun tam tersine, elindeki işinden de olduğunu söyledi. Sındır, ”örneğin geçtiğimiz günlerde, İzmir'de ‘kadroya geçeceğim’ umudunu taşıyan 2 bin 500 işçi bırakın kadroyu işinden de oldu, bir anda kendisini sokakta buldu. Emekli olup çalışan, emekliliğe hak kazanmış olan, hatta yaş itibarıyla henüz yaşını doldurmadığı halde emekliliği hak eden ve hükümlü statüsünde olanların tamamı yeni durumda belediye şirketlerine maalesef alınamadı. Ortaya çıkan büyük bir mağduriyet var, bu insanlar açlığa terk edilmiş durumda" dedi.
“DEĞİŞEN HİÇBİR ŞEY YOK!”
Getirilen düzenlemeyle bir şeyin değişmediğini ifade eden Kamil Okyay Sındır; "daha önce özel sektörde, taşeron işi yapan diğer şirketlerde belediyeye hizmet alımı sözleşmeleriyle hizmet veren işçiler şimdi ise belediyenin şirketine aktarılıyor, kısaca değişen hiçbir şey yok. Hatta statüleri bile korunarak, ücret iyileştirmesi söz konusu olmadan, çalışma koşulları iyileştirilmeden yeni duruma alınıyor” dedi.
“İŞÇİLER AİLELERİYLE SOKAKTA!”
Konuşmasının sonunda engelli ve hükümlü çalıştırılmasını düzenleyen 4857 sayılı İş Kanunu'na değinen Sındır sözlerini şöyle tamamladı: “4857 sayılı İş Kanunu'n engelli ve hükümlü çalıştırma zorunluluğunu düzenleyen 30'uncu maddesine göre, elli veya daha fazla isçi çalıştıran özel sektör işyerlerinde yüzde üç' engelli, kamu işyerlerinde ise yüzde dört engelli ve yüzde iki eski hükümlü' isçiyi çalıştırma zorunluluğu vardır. Getirilen düzenleme ile bu kanun yok sayarak hükümlü statüsünde olanların bu belediye şirketlerine geçişi ne yazık ki söz konusu olamıyor. Sadece İzmir'de 2 bin 500'ün üzerinde bu durumdaki işçi şu anda aileleriyle birlikte aç ve perişan halde sokağa atılmış durumda.. Türkiye geneline ise bu sayı 180 bine varıyor. Dünyanın hiçbir hukuk devletinde yapılan kanuni düzenlemeler kazanılmış hakların gasp edilmesine izin veremez ancak ülkemizde maalesef oluyor.”