7 Haziran seçimlerinden Ak Parti’nin tek başına iktidar olamayacağı bir sonuçla ayrılmasının ardından gözlerin çevrildiği anamuhalefet CHP’de 63. Hükümeti kurmak için yapılması gerekenler dün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan MYK’da ele aldı.
Alınan bilgilere göre, 7 Haziran günü sandıktan çıkan sonucun, “Ak Parti’nin dinlenmesi” anlamına geldiğine işaret eden CHP yönetimi, Kılıçdaroğlu’nun başbakanlığında kurulacak hükümet için iki senaryo üzerinde yoğunlaştı. İlk aşamada; Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında MHP ile HDP’nin dışarıdan destek vereceği bir koalisyonu deneyecek olan CHP yönetimi, taraflardan herhangi birinin karşı çıkması durumunda, her iki partiye de, “Biz azınlık hükümetini kuralım, partimize dışarıdan destek verin. Kırmızı çizgilerinizi içerecek bir protokol hazırlamaya da varız” mesajını vermeye hazırlanıyor.
BÜYÜK KOALİSYON İHTİMAL DIŞI
7 Haziran seçimlerinin 13 yıl aradan sonra tek partili bir hükümet oluşturacak bir biçimde sonuçlanmamasının ardından, gözler hükümetin nasıl şekilleneceğine çevrildi. 7 Haziran seçimlerini, Ak Parti iktidarının geriletildiği ve muhalefete sorumluluk verdiği biçiminde yorumlayan CHP yönetimi, “Artık Kılıçdaroğlu’nun Başbakanlık zamanı geldi” yorumunu yapıyor. CHP kurmayları, çeşitli çevrelerin dile getirmesine karşın Ak Parti ile Almanya tipi büyük koalisyon yapılmasına karşı çıkıyor.
Alınan bilgilere göre CHP yönetimi, 7 Haziran sonrası, seçmenin CHP’ye önemli bir sorumluluk verdiğine inanıyor. Bu kapsamda, parti kurmayları Ak Parti’nin yaşadığı oy kaybı ve milletvekili dağılımında yaşadığı hüsrandan hareketle, üç muhalefet partisinin biraraya gelmesi gerektiğine dikkati çekiyor. Bu kapsamda, üç muhalefet partisi arasında en yüksek oyu alan parti olarak CHP’nin koalisyonu zorlaması gerektiğine inanan kurmaylar, “Ak Parti’nin 13 yılda ülkeyi getirdiği tablodan Türkiye’yi kurtarmak” adına restorasyon ve normalleşme eksenli bir hükümet kurulması için düğmeye bastı. Bu kapsamda MHP ile koalisyon kurularak, HDP’den dışarıdan destek alınması formülü en güçlü formül olarak öne çıkıyor.
RESTORASYON SÜRECİ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 7 Haziran gecesi yaptığı sert açıklamalardan hareketle, MHP’nin HDP’li bir koalisyona yanaşmaması durumunda CHP yönetimi, tek başına sorumluluk almayı göze alacak. Bu ortamda iki partiye de, “Madem içinde yer almak istemiyorsunuz biz azınlık hükümetini kuralım, partimize dışarıdan destek verin. Kırmızı çizgilerinizi içerecek bir protokol oluşturmaya da hazırız” mesajı verilecek.
“Zaten, TBMM’de AKP azınlıkta kalıyor. Hükümeti de oluşturursak; AKP tamamen dışlanmış olacak. Zaten 7 Haziran sonuçları, AKP’nin dinlenmesi gerektiği mesajını içeriyor” görüşü her iki partiye de iletilecek.
Bu formülün işletilmesi durumunda, devlette adalet, güvenlik ve istihbarat eksenli bir restorasyon gerçekleştirilecek. Tüm kişi ve kurumlar, mevcut anayasadaki sınırlarına çekilecek. 17/25 Aralık dosyalarının yeniden açılması da gündeme gelebilecek ve çözüm süreci de kendi rayında ilerleyecek.
‘ERKEN AÇIKLAMA YAPMAYIN’
CHP kurmayları, CHP’nin Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü ekseninde hazırladıkları TBMM eksenli sürecin, hem MHP hem de HDP tarafından kabul görebileceğine işaret ediyor. Böylece, parti kulislerinde MHP ve HDP’nin en ters düştükleri konuda bile CHP önderliğinde bir uzlaşma sağlanabileceğine dikkat çekiliyor.
Alınan bilgilere göre, CHP tarafından, MHP ve HDP ile ayrı ayrı görüşmeler de başladı. Gayrıresmi düzeyde gerçekleşen görüşmeleri, merkez sağ kökenli olduğu bilinen ancak şu an aktif siyasette bulunmayan eski siyasetçiler yürütüyor. Bu isimlerin de, “Türkiye hükümetsiz kalmamalı” söylemi üzerinden özellikle MHP kanadını ikna etmeye çalıştıkları belirtiliyor.
Kulislerde, yeni milletvekillerinin yemin töreni gerçekleşmeden partiler arası resmi temasın başlamayacağına da işaret ediliyor.
Alınan bilgilere göre MYK toplantısında, “Koalisyon süreci yeni başladı, diğer siyasi partilerin durdukları nokta görülmeli, beklenmeli. Erken açıklama yapmaktan kaçınılmalı” görüşü benimsendi. Toplantıda, özellikle Ak Parti’nin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim sonrası nasıl hareket edeceğinin görülmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca toplantıda koalisyon hesaplarına yönelik “kırmızı çizgi” açıklaması yapmaktan kaçınılması gerektiği özenle vurgulandı.