Sevilen saygı duyulan siyaset adamları, kendi kendilerine rol biçmelerinden değil, toplum tarafından kendilerine rol biçilmiş olmalarıyla ortaya çıkar. Bu kişilerden biri de Bayraklı’nın ilk Belediye Başkanı Makine Müh. Hasan Karabağ’dır.
Kuzeyindeki 8 bin yıllık “Divlit Yanardağı” nedeniyle adı “Yanık Ülke” diye bilinen Kula’nın, Arnavut kaldırımlı dar sokaklarındaki asırlık tarihi evlerin birinde doğup büyüyen Hasan Karabağ, genç yaşta ailesiyle gelip yerleştiği Bayraklı’da 2009 Yerel Seçimlerinde Bayraklı’nın ilk Belediye Başkanı seçildi.
320 bin nüfuslu yeni kurulmuş bir ilçede, bir tek sandalyesi bile olmayan bir belediyeyi sıfır noktasından alıp kısa zamanda hizmet binalarıyla, hizmet araçlarıyla ve 1500’e yakın personel ordusuyla bayraklıların hizmetine sunması bir başarı öyküsüydü.
2014’de yerel seçimlerinde yeniden Bayraklı Belediye Başkanı seçilen Hasan Karabağ, Bayraklı halkının gönülden sevdiği ve çok güvendiği bir belediye başkanıydı.
Fakat insan bir kere düşmeye görsün… En yakını bile tekmeler insanı duygusuzca, vefasızca ve acımasızca.
Gün geldi devran döndü… İzmir siyasetinin bu başını öne eğmeyen şövalyesini yıllar yılı emek verdiği CHP’den kesin ihraç istemiyle, “Haydi yallah! Disipline” deyiverdi… Bir zamanlar karşısında hazır ol vaziyette ihtiram duruşunda bulunanlar tarafından.
Ve daha da önemlisi belediye başkanıyken gölgesi gibi bir an olsun yanından ayrılmayan çok güvendiği bir dostunun da oyu’yla.
Sözün özü: Roma İmparatoru Jül Sezar’ın senato toplantısında kendisine suikast yapıldığında… Elindeki hançeri göğsüne saplayan en güvendiği dostu bildiği Brütüs’le göz göze gelince, Dudaklarından, yıllar boyu yeryüzündeki tüm ihanetlerin simgesi haline gelen şu tarihi sözü döküldü: “Sen de mi Brütüs!”
Ünlü şairimiz Ümit Yaşar Oğuzcan ne güzel söylemiş…
İnsan bir kere açmaza düşmeye görsün
Başlamasın bir çöküntü yürek de
Ölümdür o yerde düşündüğün
Sevilmek de boştur artık sevmek de…”