Bayraklı’da AK Parti teşkilatında birkaç gündür bir kayıkçı kavgası almış başını gidiyor… Ve ne yazık ki, çok basit bir konu İl Başkanı Bülent Delican’ın yaptığı açıklamayla bir anda tansiyonun yükselmesine neden oldu…
Oysa Bayraklı, AK Parti için önemli ilçelerin başında geliyor…
AK Parti Bayraklı’da geçtiğimiz dönem yaptığı yanlış muhalefetin bedelini seçimlerde bir kez daha CHP’ye kaybederek ödedi…
Bu konuda Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ında hakkını yemeyelim…
Özellikle İl Başkan Yardımcısı Hüsnü Boztepe ve Ali Aslan geçtiğimiz meclis toplantılarında yaptıkları sert açıklamaları zaman zaman eleştiri sınırlarını aştı ve tansiyonu çok yükseltti. Ve Bayraklı’da mahkeme salonlarına taşınan meclis kavgaları AK Parti’ye hiçbir şey kazandırmadı…
AK Parti bu kavganın içinde olan isimleri yeniden aday göstermedi…
Yeni dönemde CHP’li Belediye Başkanı Hasan Karabağ ile AK Parti grubu arasında uyumlu bir çalışma var… AK Parti grubu eleştiri yapmıyor mu “hem de dibine kadar” yapıyor. Ancak medeni bir seviyede ve siyasetin nezaket sınırları içinde bunu yapıyor ve etkili de olduğunu söyleyebilirim.
Bu uyuma geçtiğimiz dönem mecliste olan ve zaman zaman yaptıkları sert tartışmalar ile gündeme oturan isimlerin bu dönem kendi gruplarına ayak uydurduklarını görüyoruz…
Kemal Büyükkesim ve Ali Kökoğuz…
Geçtiğimiz dönem daha agresif bir muhalefet sergileyen ikili bu dönem daha sakin bir şekilde meclis üyeliği yapıyorlar…
CHP’de belediye başkanı aynı isim. Peki, neden bu isimler geçtiğimiz döneme göre daha sakin'
Neden geçtiğimiz dönem kavgalı meclis görüntüsünde olan Bayraklı’da bu kez barış rüzgarları esiyor…
AK Parti’nin de rahatsızlık duyarak aday göstermediği isimler meclise girmedi…
Bayraklı’da yaşanan “barış rüzgarları” yeni İlçe Başkanı Özgür Hızal’ın koltuğa oturmasından sonra değişecek gibi…
Yavaş yavaş dışarıdan müdahale olduğunu düşünüyorum…
Bu müdahale “sarı öküz” meselesi gibi…
Neden mi'
Geçtiğimiz günlerde Bayraklı Belediyesi’nin AK Parti meclis üyelerinin de içinde olduğu Rize’ye yaptığı gezi AK Parti teşkilatı içerisinde tartışma konusu oldu.
Birçok sorunun yaşandığı Yakup Gülcan döneminde Bayraklı teşkilatı kendi kaderine terk edilmiş bir hava vardı, o dönem onlarca sorun varken, neden ilgilenilmedi de şimdi Bayraklı bu kadar kıymetli oldu…
7 Haziran seçimlerinde Binali Yıldırım’ın Bayraklı’daki mitingine katılmayan bazı teşkilat üyeleri için neden böyle hassas davranılmadı…
AK Parti İl Başkanı Delican’ın gezi konusunda bu kadar neden hassas davrandığını anlayamadım.
Kafa karıştırıcı bir durum…
Ancak iki isme önerim Özgür Hızal’ı, Yakup Gülcan’la karıştırmayın.
Oysa bazı meclis üyeleriyle yaptığım görüşmede daha önceden belirlenen bir programa gidecek olan meclis üyelerine 24 saat kala gitmeyin uyarısı yapıldığını öğrendim.
Neden günler öncesinden Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın katılacağı programa katılmaları için uyarılmadı da Bayraklı Belediyesi’nin Rize’ye yapacağı geziye 24 saat kala bavulları hazırlamış meclis üyeleri aranarak gitmemeleri konusunda bilgi verildi…
Bunun nasıl bir amacı olabilir…
İnsanın kafası karışıyor…
Özellikle İl Başkanı Bülent Delican’ın 56. maddeden il yönetim kurulu üyeliğini düşürdüğü Özgür Hızal’ın İlçe Başkanı olduğu Bayraklı’da bulunan meclis üyelerine karşı yaptığı açıklama beni şaşırtmadı…
İl başkanından Bayraklı konusunda hamle yapmasını zaten bekliyordum…
İl Başkanı Bülent Delican’ın yaptığı açıklama; bir yayın organında “işlem yapılması kararı alındı. Partinin, ziyarete katılan isimlerden konuyla ilgili savunma alacağı öğrenildi” deniyor.
Nasıl bir işlem yapılacak acaba ben de çok merak ediyorum. Bu meclis üyeleri disipline mi verilecek, partiden mi atılacak'
9 meclis üyesi için ne yapılacak.
Karabağlar’da il başkanı kendisi ve yönetimi hakkında inanılmaz iddialarda bulunan meclis üyesine ne yaptı k? Bayraklı’daki 9 meclis üyesiyle ilgili işlem yapsın…
Oysa 7 Haziran seçimlerinde Rize’ye giden o meclis üyeleri İl Başkan Yardımcısı Hüsnü Boztepe’den daha fazla Recep Tayyip Erdoğancı ve Binali Yıldırımcıydı…
Rize gezisi öncesi yapılan görüşmeler sonucunda meclis üyelerinin geziye katılacağı İl Başkan Yardımcısı Boztepe’ye iletilmiş ve durum kısa süreli bir kriz sonrası çözüme kavuşmuştu.
Ancak ne oldu da Bayraklı’da özellikle Özgür Hızal’ın gelişiyle birlikte meclis üyeleriyle ilçe arasında oluşan uyumlu çalışmanın bir anda havası değişti… Birileri “ÇOMAK” sokmak için çabalıyor…
Bayraklı’da özellikle Binali Yıldırım’a yakın olan İlçe Başkanı Özgür Hızal ve bazı meclis üyelerinin olduğunu düşünürsek il başkanının böyle küçük bir sorunu medya üzerinden büyüterek kamuoyuyla paylaşmasının nasıl bir açıklaması olabilir…
Acemilik diyemeyiz, siyaset bilmiyor da diyemeyiz…
İnsanın aklına yoksa “Binali Yıldırım’a yakın isimlere mi operasyon yapılmak isteniyor” sorusunu getiriyor.
Bu işin içinde İl Başkan Yardımcısı Hüsnü Boztepe olmasaydı bu iş bu kadar büyümezdi diye düşünüyorum.
İşin başında Bayraklı’da meclis üyeliği yaptığı dönemde eleştiri sınırlarını aşan ve kendi teşkilatıyla sorunlar yaşadığı için AK Parti Bayraklı adayı İsmail Sarı tarafından meclis listesine yazılmamıştı. Sonra ne mi oldu… CHP’ye gitmek için kapı kapı dolaştı. Yetmezmiş gibi seçimlerden önce Kültür ve Turizm eski Bakanı Ertuğrul Günay ile FETÖ’den tutuklanan İlhan İşbilen ile yakınlık kurdu. İkilinin Tarihi Havagazı Fabrikasındaki AK Parti karşıtı basın toplantını organize etti. Bunca işin içinde Hüsnü Boztepe olunca Bayraklı’da karışıklığın olmaması mümkün mü'
Boztepe’yi tanıyanlar iyi bilir; Boztepe sürekli lider olma havasında ve kargaşa çıkararak kendisini gündemde tutmaya çalışan ve bundan beslenen bir siyasetçi.
Bunu CHP’de olduğu dönemde de yapıyordu, AK Parti’deki siyaset hayatında yapmaya devam ediyor…
Boztepe’nin tarzı gereği yaptığı bu siyasete İl Başkanı Bülent Delican’ın nasıl ayak uydurduğunu da anlamış değilim…
Bununda tek bir açıklaması var, o da Başbakan Binali Yıldırım’ın ekibine karşı olan “ÖN YARGISI” olsa gerek…
Oysa kendisine yakın olan Bornova’da neler yaşanır…
Bunu bizden daha iyi biliyor ama orada tek bir ses yok…
Buradan İl Başkanı Bülent Delican’a bir tek önerim var, o da yönetiminde olan isimlere biraz dikkat etmesi ve kendi teşkilatıyla ilgili medyaya açıklama yaparken sonunun nereye gideceğini iyi hesaplaması gerekir.
Benden söylemesi…