İzmir, Türkiye'nin en renkli, en canlı, en özgür ruhlu şehirlerinden biri...
Ancak son zamanlarda İzmir'in politik atmosferi, şehrin kendisi kadar renkli bir hal aldı.
Neden mi?
İzmir, CHP'nin kalesi olarak bilinir.
Ancak son zamanlarda gelen anket sonuçları, bu kaleden tuğlaların dökülmeye başladığını mı gösteriyor? Cemil Tugay ile AK Parti arasındaki yarışta anketlerin sadece 5-6 puan fark göstermesi, "Acaba İzmir'de bir değişim rüzgarı mı esiyor?" sorusunu akla getiriyor.
CHP'nin ağır topu olarak görülen Cemil Tugay'ın, beklenen performansı sergileyememesi, DEM Partisi, TİP ve diğer siyasi partilerin aday çıkarmasıyla İzmir'in siyasi atmosferi bir hayli karışık… Anket sonuçları, CHP'nin kale duvarlarında çatlaklar oluştuğunu mu işaret ediyor?
İşin ilginç yanı, İzmirliler ilk defa bir seçimle ilgili bu kadar kaygılarını dile getiriyorlar. Yıllardır "CHP'nin kalesi" olarak bilinen İzmir'de, seçmen "Acaba?" diye sormaya başladı. Bu kaygılar, sadece Cemil Tugay'ın performansıyla mı ilgili, yoksa İzmir'in değişen siyasi dinamikleriyle mi?
Yoksa İzmir'in kalesi sallanıyor mu?
Bu sorunun cevabı, İzmirlilerin elinde… Ancak unutulmamalı ki, kaleler yıkılsa da, İzmir'in özgür ruhu, demokrasiye olan inancı ve çeşitliliği her zaman ayakta kalacak. Ve belki de İzmirliler, bu seçimle birlikte, kendi kalelerini daha da sağlam temeller üzerine yeniden inşa edecekler.
İzmir, tarihinde birçok kez yön değiştiren bir gemi gibi, bu seçimle birlikte rotasını yeniden çizecek. Peki, bu yeni rotada İzmir'i neler bekliyor? İzmirlilerin kaygıları, umutlarına dönüşecek mi, yoksa yeni kaygılar mı doğuracak?
İşte bu, sadece zamanla cevap bulacak bir soru.
Direk genel başkan Özgür Özel’den….
CHP'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cemil Tugay ve onun etrafında dönen tartışmalara destek Ankara’dan Genel Başkanı Özgür Özel’den geliyor…
Tugay, Karşıyaka Belediye Başkanlığı döneminden bu yana işçi maaşlarını ödeyememe meselesiyle eleştiriliyor. Bu durum, siyasi kariyerindeki en büyük lekelerden biri olarak kabul ediliyor. Fakat daha ilginç olanı, bu eleştirilere yanıtın CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den gelmesi. Dün bir televizyon programında Özel, Tugay'ın Karşıyaka'daki başarısını memnuniyet anketlerine dayanarak savundu. " Tugay, Karşıyaka'yı sevgi seliyle terk etti" demeye getiriyor adeta.
Özgür Bey'in bu kadar yoğun bir şekilde Tugay 'ı savunmasına ne demeli? İzmir gibi kritik bir kentte, genel başkanın adayını bu kadar sahiplenmesi, akıllara "Acaba İzmir'de işler yolunda mı?" sorusunu getiriyor. Yoksa Özgür Bey'in bu tutumu, Tugay'ın seçim kampanyasında bir şeylerin “TERS GİTTİĞİNİN” bir işareti mi?
Bir yandan Tugay 'ın Karşıyaka dönemine yönelik eleştiriler, diğer yandan Özgür Bey'in adeta bir koruyucu melek gibi her fırsatta Tugay’ın savunması... İşin içinde bir tuhaflık yok mu sizce de?
Tugay’ın başarısını memnuniyet anketlerine bağlamak, acaba biraz fazla mı iyimser bir yaklaşım? Üstelik İzmir gibi, kendi kendini yönetebilecek kadar bilinçli bir seçmen kitlesine sahip bir şehirde...
Burada esas mesele, bir belediye başkan adayının geçmiş performansının ve gelecekteki vaatlerinin, anketlerle değil, somut başarılarla ve net politikalarla ölçülmesi gerektiği. İzmir, seçimlerine ve adaylarına sahip çıkacak kadar olgun bir demokrasiye sahip. Bu nedenle, seçmenin karşısına çıkan her adayın, geçmişteki hatalarından ders çıkarmış olması ve geleceğe dair net bir vizyon sunması beklenir.
Tugay ve Özgür Bey'in bu dansı, İzmir'in siyasi sahnesindeki birçok karmaşanın sadece bir yansıması… Sonuç olarak, İzmirliler, kentin ruhunu en iyi yansıtacak, sorunlara pratik çözümler sunacak ve şehri daha da ileriye taşıyacak adayı seçmek zorunda. Ve bu seçim, sadece anketlerle değil, adayların vizyonu, geçmiş başarıları ve somut politikalarıyla yapılmalı.
İzmir'in geleceği, seçmenin elinde...
Ve unutmayın, İzmir sadece güneşli günlerde değil, fırtınalı zamanlarda da doğru rotayı bulacak denizcilik bilgisine sahip bir şehir. Tugay ve Özgür Bey, bu fırtınalı siyasi denizde İzmir gemisini güvenli limanlara yanaştırabilecek mi, hep birlikte göreceğiz.
sevgili İzmirliler, sizin elinizde olan bir pusula var.
İzmir'in rotasını çizmek, sizin seçimlerinizle şekillenecek. Ve unutmayın, her seçim bir dönüm noktasıdır.
İzmir nereye?
Sorusunun cevabı, sizin vereceğiniz kararda gizli.