Yeni Asır ve Kanal 35'te neler oluyor'
İzmir medyasının geldiği yeri çok iyi anlamak lazım… İzmir’de siyasetçiler medyanın kirliliğinden sürekli şikayet ediyor. Ancak medyanın bu hale gelmesinin ne yazık ki, en büyük nedeni siyasetçilerden başkası değil.
Bu kadar kirliliğin içinde, kendi yarattıkları medya organlarının tarafsız olmasını nasıl bekleri? Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanlığı seçiminde bölgenin en büyük gazetesi “Yeni Asır’ın” attığı başlık Türk gazetecilik tarihinde gazetecilik adına tam anlamı ile bir rezalet… Bu kadar açık açık taraf olmak ya da taraf olmanın ötesinde bir şey yapmak gazetecilik hukukuna yakışan bir tavır değil…
Gazetecilik okumayan ama bu kentte gazetecilik yapmaya çalışan bir kurum sahibi olarak söylüyorum. O gazetenin başında ben olsam sabah gazete çıktığında manşetine baksam yüzüm kızarır… Manşetinde bir gazete kendi tarihini de ayaklar altına alarak “Erdoğan’ı Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı olarak görmek istiyoruz. 120 yıllık tarihin kimliğine uygun davranıyoruz” diyerek taraf olan bir yayın organına bu kentte diğer siyasiler nasıl bir güven duyacaklar'
Bu gazete sırtını iktidara dayamış bu kentin Büyükşehir Belediye Başkanını, bu kentin diğer siyasetçilerini, bu kentin diğer dinamiklerini yok sayacak, ondan sonra yayın politikasından, tarafsızlıktan bahsedecek.
Yeni Asır Gazetesi bundan sonra taraf olmuştur. Bu gazete bugünden itibaren kentte bulunan AK Partili belediyeler ve siyasetçiler dışında kalan siyasilerin karşısında olduğunu açık açık ilan etmiştir.
Bugünden itibaren kendisine çizdiği yolda devam edecektir. Misyonunun tamamladıktan sonra da el değiştirecektir.
Gelelim bir diğer yayın organına…
Kanal35 televizyonu yıllarca AK Parti yanlısı ve CHP’ye muhalif kimliği ile tanınan bir televizyon kanalıydı. Bölgenin en büyük televizyonlarından olan Kanal35 Gülen cemaatinin hükümet ile ters düşmesinden sonra ve yerel seçimlerden hemen önce yaklaşık 6 yıl çalıştığı Nurettin Memur ile yollarını ayırmıştı.
Bu ayrılıktan sonra yerel seçimler döneminde kanalın sahibi Ahmet Küçükbay yıllarca yanında çalışan Ercan Erol’u kanalın başına getirerek yerel seçim dönemini birlikte yönetti.
Bu dönem Kanal35 için önemliydi. Çünkü kanalın yayın politikasında önemli değişiklikler yapılması planlanmış ve kanalın başında güvenebileceği bir isimin getirilmesi gerekiyordu.
Bu isim de Ahmet Küçükbay’ın yanında yıllardır halkla ilişkiler müdürü olarak çalışan Ercan Erol’dan başka biri değildi.
Küçükbay’ın Ercan Erol’u kanalın başına getirmesinden sonra yayın politikası değişen kanalın ilk icraatı yıllarca canlı olarak verdiği AK Parti grup toplantılarını yayından kaldırmak oldu.
Ve o tarihlerde Başbakan Erdoğan’ın grup toplantıları Kanal35’te yayınlanmadı. Küçükbay’ın kanala müdahalesi bununla da bitmedi.
Kanalın Genel Müdürüne direkt talimat vererek “Seçim süresi boyunca CHP’nin adayı Aziz Kocaoğlu’nun aleyhinde haber yapmayın ve bununla ilgili konuşan bütün dış yapımları iptal edin” diyerek verilen talimat o dönem Genel Müdürü Ercan Erol tarafından yerine getirildi.
Ve hiçbir gerekçe gösterilmeden o dönem kanalda bizim de içinde olduğumuz diş yapımların tamamı yayından kaldırıldı.
Bu iptal edilen programların yeniden yayına girmesi için birçok AK Partili vekil ve eski Bakan Binalı Yıldırım’ın danışmanları kanalı arayarak ricada bulunsa da kanalın sahibi Ahmet Küçükbay yayın politikasından geri adım atmadı.
Gülen Cemaatinden olan Ahmet Küçükbay 17 Aralık sürecinde hükümetin büyük yara alacağını düşünürken, bu operasyondan Başbakan Erdoğan’ın güçlü çıkmasından sonra geri adım atarak AK Parti grup toplantılarını yeniden canlı vermeye başladı ama bu hamle, AK Parti ve eski Bakan Binali Yıldırım Cephesinde kabul görmedi.
Eski Bakan Yıldırım ile yerel seçim sürecinde bu konuyu ayrıntılı görüşme şansım oldu. Ve Sayın Bakan bu konu ile ilgili Başbakan Erdoğan’a rapor vereceğini bana söylemişti.
Yerel seçimlerin bitmesinden sonra Kanal35’te Ercan Erol devri bitti.
Kanal35’in sahibi Ahmet Küçükbay, yerel seçimlerde hükümet ile arasında bozulan ilişkilerini yeniden düzeltmek için küçük bir hamle yaptı. Başbakan Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen Ciner grubunun sahibi olduğu Habertürk gazetesi köşe yazarı İbrahim Akbulut’u kanalın başına getirdi.
Zaten kanalın başına İbrahim Akbulut getirilmeden önce Küçükbay ile Habertürk’ün Ege bölge temsilcisi Osman Gençer’in bir araya gelerek görüştüğü ve bu görüşme esnasında Küçükbay’ın Gençer’e “Biz bu işi beceremiyoruz. Parayı ben vereyim siz kanalı yürütün dediği”, ikilinin bu şekilde anlaştığı iddia ediliyor.
Ne diyelim “denize düşen yılana sarılır”
Yerel seçimlerden hemen sonra kanalın Samanyolu yayın grubuna verileceği iddiaları ortalıkta dolaşıyordu. Bu olaylardan sonra Küçükbay’ın kendisini kurtarmak için cemaat kimliğini bir kenara bırakarak başbakanla yakın ilişki kurma planları yaptığını görüyoruz.
Bundan sonra Kanal35 Televizyonu’nun nasıl bir yayın politikasının olacağını hep birlikte göreceğiz.