Kılıçdaroğlu: Yaşanan süreç bir darbe sürecidir
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, '14 Aralık Operasyonu'nun bir darbe süreci olduğunu savundu. Operasyon kapsamında yapılan gözaltılarla ilgili konuşan Kılıçdaroğlu, yaşanan sürecin sağlıklı işleyen bir demokraside olamayacağını kaydederek şöyle dedi: "Yaşanan süreç bir darbe sürecidir. Mazlumun kimliği, adresi sorulmaz. Mazlum her dönem mazlumdur. Biz her zaman mazlumların yanında olacağız. Sabahın köründe gazetecilerin gözaltına alınması, gazetelere televizyonlara baskın yapılması kabul edeceğimiz bir uygulama değil. Ne olursa olsun."
Oktay Vural: Rüşvet çetesinin hukuk devletine yaptığı darbe devam ediyor
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, medyaya yönelik bu sabah başlatılan operasyon için, "25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet çetesinin açıkçası, adli kolluğa, hâkimlere, hukuk devletine yaptığı darbe devam ediyor." dedi.
Mustafa Destici: Bu tamamen psikolojik bir baskı ve algı operasyonudur
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, sabah saatlerinde medyaya yapılan operasyonun psikolojik bir baskı operasyonu olduğunu söyledi. Sabah saatlerinde medya ve sanatçılara yapılan operasyonu yazılı açıklama ile değerlendiren BBP lideri Mustafa Destici, "Hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu hiçbir demokratik rejimlerde, cumhuriyetlerde basına, basın mensuplarına ve sanat dünyasına böyle bir operasyon yapılamaz." dedi.
HDP’li Zenderlioğlu: Basına operasyonu kınıyoruz
Samanyolu Televizyonu ve Zaman Gazetesine yönelik polis operasyonuna tepki gösteren Hakların Demokratik Partisi (HDP) Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu, "Basına operasyonu kınıyoruz." dedi. Yapılan operasyonları tasvip etmediklerini belirten Zenderlioğlu, "Biz bu operasyonları tasvip etmiyoruz. Bu doğru bir yönelim değildir. Çünkü insanları önceden kuşatarak, önceden onların önünü keserek kendi düşüncelerini, kendi fikirlerini ifade etmeme, onların düşüncelerini kuşatarak onları bir ölçüde hapsetme doğru bir anlayış değildir. Demokrasiyle, insan haklarıyla, hukukla, adaletle bağdaşmaz. Bu bir gerçektir. Bu açıdan bunu doğru bulmuyor ve bunu kınıyoruz." ifadelerini kullandı.
MHP'li Türkkan: Ne bu gözaltılar, ne bu korku salmaların hırsızlığını unutturmaz
MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, bazı medya kuruluşlarına yönelik başlatılan operasyona ve buna sessiz kalanlara tepki gösterdi. Türkkan, "Bu gözaltılara sessiz kalmak, faşizme davetiye çıkarmaktır. Gazetecilerin terörist diye gözaltına alındığı bir ülkede demokrasinin 'd' sinden bahsedemezsiniz. Ne bu gözaltılar, ne bu korku salmaların, ne de tehditlerin, yaptığın hiç bir zulüm, hırsızlığını unutturmaz."dedi.
SP Genel Başkanı Kamalak: Basın üzerindeki baskı Türkiye’yedir; kabul edilemez
Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, özgür basına yönelik yapılan 'algı operasyonuna' tepki gösterdi. Partisinin il kongresine katılmak üzere Adana'ya gelen Kamalak, basın mensuplarına dönük gözaltı ve baskılarla ilgili, "Türkiye için geçmiş olsun; basın mensupları değil. Çünkü sonuç itibariyle basın üzerindeki baskı Türkiye'ye bir baskıdır. Kabul edilemez bir durumdur. Gözaltına alınan arkadaşlara da geçmiş olsun, diyorum." ifadelerini kullandı.
Milletvekili Yıldırım: Bu operasyon muhalefetin ve halkın sesini kısmak için
Burdur Bağımsız Milletvekili Hasan Hami Yıldırım, gazetecilere yapılan operasyonların demokrasi ve hukuka aykırı olduğunu, özgür basının sesini kısarak aslında muhalefetin ve halkın sindirilmek istendiğini söyledi.
CHP’li Koç: Bu şekilde bir baskı oluşturulmasını asla kabul etmiyoruz
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Türkiye'nin güne yine operasyon haberiyle uyandığını belirterek, 'Biz demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla işlemesini şiar edinmiş bir parti olarak, hiçbir medya organına bu şekilde bir baskı oluşturulmasını asla kabul etmiyoruz." dedi.
Türkoğlu: Zamana yapılan operasyon ile hırsızlık unutturulmak isteniyor
Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu, Zaman Gazetesi yöneticilerine yapılmak istenen operasyonlar ile bir algı yönetimi yapılmaya çalışıldığını belirtti. Hasan Hüseyin Türkoğlu, "Bu operasyonların arkasında yatan gerçek niyetin ne olduğunu Türkiye çok iyi biliyor. Bu operasyonlar ile toplumda algı yaratmaya çalışan hükumet, bir yıldan beri altından kalkamadığı yolsuzluk, rüşvet ve hırsızlıkla ilgili iddiaları örtmeye, onları toplumun bilgisinden uzaklaştırmaya çalışmaktadır." dedi.
Faruk Loğoğlu: Bu, basın ve ifade özgürlüğüne yönelik bir darbe operasyonudur
CHP Milletvekili Faruk Loğoğlu, bazı medya kuruluşlarına yönelik başlatılan operasyonunu bir 'darbe operasyonu' olarak nitelendirdi. Loğoğlu, "Bu sabah, ifade özgürlüğüne yönelik olarak başlatılan bu darbe operasyonlarını, basın özgürlüğüne yönelik olarak başlatılan bu darbe operasyonlarını kınıyorum." diye konuştu.
CHP'li Özkan: Susmayacağız, çünkü sustukça sıra herkese gelecek
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan, gözaltı kararlarının, toplumda korku oluşturarak medya mensuplarına gözdağı vermek amacıyla yapıldığını söyledi. Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'nın gözaltına alınması kararı ile ilgili Cihan Haber Ajansı'na açıklama yapan Milletvekili Özkan, bu tür gözdağı operasyonlarıyla özgür basının susturulamayacağını kaydetti.
MHP’li Günal'dan operasyon yorumu: Kendini temize çıkarma çabası
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Antalya Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi Mehmet Günal, bazı medya kuruluşlarına yönelik başlatılan operasyonları değerlendirdi. Günal, operasyonun 17-25 Aralık öncesi yolsuzlukların üzerini örtmek için yapıldığı söyledi.
CHP'li Gürkut Acar: Baskınlar demokrasiyi yok etme eylemleridir
CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar, özgür basına yönelik operasyona tepki gösterdi. Gürkut Acar, 'medya darbesi' olarak adlandırılan polis baskınlarıyla ilgili, "AKP, yargı eliyle kendisinin istemiş olduğu diktatörlüğe doğru hızla yol almaktadır. Bu bir diktatörlük uygulamasıdır. Kendisine muhalif olan herkesi susturma ve aleyhindeki bütün medya ve yayın organlarını yok etme kampanyası haklı bir kampanya değildir. Bu tarihte görülmüş olan, hep diktatörlüklerin uyguladığı yöntemlerdir. Bunlara kesinlikte karşıyız. Bir cumhurbaşkanının kalkıp da 'cinayetler işlendi' diye açıklama yapmaya hakkı yok. Cumhurbaşkanı hala kendisini başbakan zannediyor. Bu sistemin adı demokrasi filan değildir. Bu baskınlar da hızla demokrasiyi yok etme eylemeleridir." diye konuştu.
Erdal Kalkan: TC’nin onurlu yurttaşları hırsızlara pabuç bırakmayacaktır
İzmir Milletvekili Erdal Kalkan, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından medya kuruluşlarına yönelik yapılan operasyonlara tepki gösterdi. Medyaya yönelik yapılan algı operasyonlarına tepki gösteren Kalkan, şu tweetleri attı:
"-TC'nin onurlu yurttaşları, kurumları; hırsızlara, uğursuzlara, kırkharamilere, marangoz hatası sonucu yetki kullananlara pabuç bırakmayacaktır.
-Hiçbir algı operasyonu, 17/25 Aralık rezilliğini unutturamaz. Unutturamayacaktır.
-Zulüm nereden ve nasıl gelirse gelsin mazlumun kimliği ve fikirleri ne olursa olsun karşı koymak, insan olmanın ve demokrat olmanın gereğidir.
-Korkma, susma. Korktukça ve sustukça sıra size gelecek. Hukuksuzluğa, haksızlığa ve tek adam sultasına daha ne kadar boyun eğeceksiniz'"
Özfatura: Yapılanlar, 12 Eylül ve 28 Şubat’ta yapılanları fersah fersah geçti
Deneyimli siyasetçi, İzmir eski Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura, 12 Eylül'de, 28 Şubat sürecinde yapılanları hiçbir zaman tasvip etmediğini belirterek,"Ancak bu dönemdeki kadar acımasızlığı pervasızlığı şahsen görmedim. Bu onları fersah fersah geçti." dedi.