WASHINGTON D.C. - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama arasında Beyaz Saray’da gerçekleşen görüşmenin ardından iki lider ortak basın toplantısı düzenledi.
ABD Başkanı Barack Obama, basın toplantısında, Reyhanlı’da meydana gelen bombalı saldırılar nedeniyle başsağlığı dileklerini ileten Obama, “Bölgeyi uzun zamandır rahatsız eden Suriye konusunu görüştük. Türkiye Suriyeli sığınmacılara kucak açtı, bunu çok ağır bir yük olduğunu biliyorum. ABD Türkiye ve diğer bölge ülkelerine bu yükün azaltılması konusunda yardımcı olacaktır. Suriye muhalefeti ile çalışarak Esad rejimine baskımızı arttıracağız. Esad’sız demokratik bir Suriye’ye geçişte Türkiye önemli bir rol üstlenmeye devam edecek. Önümüzdeki günlerde Türkiye Esad’ın gitmesi konusunda önemli rol oynayacak. Esad’ın diktatörlüğünden uzak bir Suriye bağımsız bir Suriye için uğraşacağız. Esad’ın gitmesi gerektiği konusunda hemfikiriz” diye konuştu.
“TÜRKİYE İLE ABD İLİŞKİLERİNİ DAHA İLERİ BİR DÜZEYE YÜKSELTME HEDEFİNDE”
Başbakan Erdoğan da sözlerine, ABD’nin Boston saldırılarındaki kayıpları için başsağlığı dileyerek başladı. Erdoğan, Obama ile yaptığı görüşmede bölgesel ve küresel gelişmelerin yanı sıra, ikili ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi için atılması gereken adımların da konuşulduğunu belirtti. ABD’ye 100’e yakın işadamıyla geldiğini ifade eden Erdoğan, “Türkiye ile ABD ikili ekonomik ve ticari ilişkilerini daha ileri bir düzeye yükseltme hedefini koymuş vaziyetteyiz. 10 yıl önce 8 milyar dolar gibi bir seviyedeydik, şimdi 20 milyar dolar gibi bir seviyedeyiz. Ancak bunu çok daha ileri taşımalıyız” diye konuştu.
“ABD İLE TAM BİR MUTABAKAT İÇİNDEYİZ”
Suriye konusunun 1 numaralı konu olduğunu belirten Erdoğan, “Suriye’de kanlı sürecin sonlandırılması, halkın meşru taleplerini karşılayan yeni bir yönetimin inşası konusunda ABD ile tam bir mutabakat içindeyiz. Bu konuda muhalefetin desteklenmesi ve Esad’ın gitmesi, Suriye’nin terör örgütlerinin faaliyet alanı olmasının engellenmesi, kimyasal silahların kullanımının engellenmesi, bütün azınlıkların güvenliklerinin temin edilmesi öncelik olarak önem arz etmektedir” dedi.
"FİLİSTİN ZİYARETİNDE BİR GRUBUN SAHİPLENİLMESİ GİBİ BİR ŞEY OLAMAZ"
Obama ve Erdoğan açıklamalarının ardından, bazı basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Haziran ayı içerisinde Gazze’ye gitmeyi planladığını belirten Erdoğan, ''Ziyaret sadece Gazze’ye değil Batı Şeria’ya da olacak. Ortadoğu barışı için bu ziyareti çok önemsiyorum. Bu ziyarette bir grubun sahiplenilmesi gibi bir şey olamaz. Bunun Filistin uzlaşı sürecine katkı getirmesini temenni ediyorum” dedi.
"SURİYE’DE KİMYASAL SİLAH KULLANILDIĞINA İLİŞKİN KANITLARI GÖRDÜK"
Uygar dünyanın kimyasal silah kullanımına kesinlikle karşı olduğunu ifade eden Obama, “Suriye’de kimyasal silah kullanıldığına ilişkin kanıtları gördük. Ancak Suriye içinde nelerin yaşandığına dair daha net bilgi almamız çok önemli. Ama kimyasal silah dışında da havan topuyla da çok sayıda insanın öldüğünü biliyoruz. Suriye muhalefetini Esad rejimine karşı korumak amacıyla kapasitesinin arttırılması konusunu konuştuk. Esad’ın artık meşru bir lider olmadığını ve gitmesi gerektiği konusunda uluslararası toplumun seferber edilmesi gerekiyor. Uluslararası toplum Esad üzerindeki baskıyı arttırıp ek bir mekanizma oluşturabilir m? Suriye içindeki kimyasal silahlar bizim, komşularımızın, müttefiklerimizin güvenliğini tehdit ediyor. Bu konuya çözüm bulmak amacıyla kimyasal silahları stabilize edecek şekilde birlikte çalışmayı umuyorum. Bu ABD’nin tek başına başarabileceği bir şey değil” ifadelerini kullandı.
"ÇOK DAHA FARKLI ÜLKELERİ ZİYARET EDEREK SÜRECİ HIZLANDIRACAĞIZ"
Uluslararası camianın Suriye konusunda yeterli hassasiyeti göstermediğini söyleyen Erdoğan, "Uluslararası camianın hassasiyetini göstermesi için Türkiye olarak biz çaba gösterirken, diğer ülkeler, gerek BM Güvenlik Konseyi, gerek Arap Ligi gerekse tüm bunların dışında olduğu halde buna hassasiyet gösteren ülkeler var. Bu seyahatten sonra çok daha farklı ülkeleri ziyaret ederek, bu süreci hızlandıracağız. Daha az nasıl insan ölsün ve bir demokratik rejim Suriye’ye nasıl gelsin. Derdimiz Suriye’yi otoktarik bir devletten kurtarmaktır. Bu da öyle zannediyorum ki sorun demokrasiye inanmış tüm devletlerin sorunudur" dedi.
''ESAD’IN GİDİŞİ İÇİN SİHİRLİ BİR FORMÜL YOK''
ABD Başkanı Obama, Esad’ın iktidardan ayrılmasına ilişkin “Esad’ın 2 yıl önce gitmiş olmasını dilerdik. Esad kendi halkına ateş açarak, kendi halkını öldürmeye başlayarak, meşruiyetini kaybetti. Esad’ın gidişi ne kadar önce olursa o kadar iyi olur. Sihirli bir formül yok bu konuda. Böylesi zor bir bölgede, burada bundan sonraki süreçte istikrarlı bir şekilde rejim üzerindeki baskıyı arttırmak, muhalefeti güçlendirmek, Cenevre’deki görüşmelerde Rusları da işin içinde dahil ederek, ciddi siyasi bir geçiş süreciyle başlatacağız. Muhalefete yardımcı olmak için elimizden geleni yapacağız. Türkiye’ye yakın istişarede bulunarak Türkiye’ye yardımcı olacağız” ifadelerini kullandı.
''BU SÜRECİN İÇİNDE RUSYA’NIN, ÇİN’İN OLMASI ÇOK ÖNEMLİ''
Başbakan Erdoğan ise Suriye’ye yönelik politikalarda Rusya ve Çin’in desteğini de almaya çalışacaklarını belirterek, “Cenevre görüşmelerin devamı olarak, bu sürecin içinde Rusya’nın, Çin’in olması çok çok önemli. Bunu BM Güvenlik Konseyi üyeleri açısından önemsiyoruz. Onların da işe katılımı süreci hızlandıracaktır” diye konuştu. (DHA)