"Başbakan ne yaparsa yapsın toplumda kabaran öfkeyi ve kızgınlığı önleyemez"
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan'ın ne yaparsa yapsın toplumda kabaran öfkeyi ve kızgınlığı hiçbir zaman önleyemeyeceğini söyledi. Bunun demokratik sonuçlarına mutlaka katlanacağını belirten Koç,...
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan'ın ne yaparsa yapsın toplumda kabaran öfkeyi ve kızgınlığı hiçbir zaman önleyemeyeceğini söyledi. Bunun demokratik sonuçlarına mutlaka katlanacağını belirten Koç, Tunceli'nin adının Dersim olarak değiştirilmesinin ise cumhuriyetin değerlerinin tartışılmasının anlamına gelmeyeceğini vurguladı.
CHP MYK, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. Toplantı devam ederken açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, kimsenin bilmediği demokratikleşme paketi hikayesinin devam ettiğini ifade etti.
"Topluma sürekli bir gerginlik, sürekli bir kuşku ve tedirginlik yaymak istiyorlar. Toplumda derin fay hatları oluşturuluyor." diyen Koç, iktidarın tüm stadları ve üniversiteleri barut fıçısı haline bizzat kendisinin getirdiğini ifade etti.
Polisevi saldırısına da değinen Koç, iktidarın 'Hep biz mağduruz' edebiyatı yaptığını belirterek ne bestesi ne güftesinin değiştiğini savundu. Başbakan'ın dünyanın beşten büyük olduğunu söylediğini hatırlatan Koç, Türkiye'nin de birden büyük olduğunu belirtti.
Emniyet Genel Müdürlüğü ek binası ile polisevine yapılan saldırıyı hem kınadıklarını hem de gafleti gündeme getirdiklerini anlatan Koç, İçişleri Bakanı'na seslenerek "Başka takip ettiğin insan var mı Sayın Bakan. Söylede önlem alalım, madem sen almıyorsun." açıklamasında bulundu.
Tıpkı emniyete saldırıyı yapanlar gibi Reyhanlı'da 50 küsür vatandaşın hayatını kaybettiği arabaların da takip edildiğini dile getiren Koç, "Başka takip ettiğin varsa söyle millet tedbir alsın." diye konuştu. "Tezgah kur hazırlığını yap." diyen Koç, Başbakan'ın Malatya'da doğrudan CHP ile ilişkilendirdiğini hatırlatarak "Sen Elkaide ile işbirliği yapan havanda su döversin." dedi.
Demokratikleşme paketinden kimsenin haberi olmadığını dile getiren Koç, "Bir diktatörden ne demokratikleşme paketi bekliyorsunu? Olsa olsa sihirbazın torbasındaki illizyon olur." ifadelerini kullandı.
Beşiktaş-Galatarasay derbisindeki olaylara da değinen Koç, Çarşı Grubu'na karşı açıkça bir komplo yapıldığını söyledi. "Amaç, Beşiktaş maçlarını seyircisiz oynasın. Hükümete yönelik slogan atılmasın." diyen Koç, Beşiktaş'ın ilk defa yenilmediğini; yüzyıllık süren bir dostluk ve rekabet olduğunu belirtti. Daha önce hiç yaşanmamış bir olay olduğunu anlatan Koç, bazılarının oraya niye geldiğini dahi bilmediğini ve sadece aldığı talimatı yerine getirdiğini kaydetti.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in açıklamalarının değer verilecek açıklamalar olmadığını vurgulayan Çelik, bir parti sözcüsüne yakışmadığının ifade etti.
Başbakan'a seslenen Koç, "Ne baskısı yaparsan yap, ne baskısı kurarsan kur, ne korkusu yayarsan yay, ne kadar zulüm programları programlarsan programla, ne senaryo hazırlarsan hazırla; toplumda kabaran öfkeyi ve kızgınlığı hiçbir zaman önleyemeyeceksin. Bunun demokratik sonuçlarına mutlaka katlanacaksın." dedi. Tüm demokratik dışı eylemlerin gidişini daha da hızlandıracağını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Gezi olaylarıyla ilgili sözlerinin Çankaya'nın resmi internet sitesinde yer almamasıyla ilgili ise Koç, "Bu sözleri acaba söyledikten sonra kendi iradenizle mi makamınızın resmi sitesinde yer almasını istemediniz, koydurtmadını? Yoksa sizin dışınızda bir irade, güç mü orada yer almasını istemed? Sayın Cumharbaşkanı veya sözcüsünün açıklama yapması gerekiyor." şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanının bu konuşmayı yaptığını ifade etti.
Tunceli'nin adının yeniden Dersim olarak değiştirilmesiyle ilgili tartışmalar konusundaki bir soruya Koç, pakette ne olduğunu bilmediklerini ve bu sebeple yorum yapmanın doğru olmayacağını söyledi. Başbakan'ın son eşref saatinde neler geçeceğini bilmediğini dile getiren Koç, Dersim'in orada geniş bir bölgenin adı olduğunu hatırlattı. Buradan yola çıkılarak bunun cumhuriyetin değerlerinin tartışılmasının anlamına gelmeyeceğini söyledi.