İSTANBUL - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Evleri'nin sosyal devletin boşluğunu doldurduğunu ifade ederek, "Devlet gerçekten sosyal devlet olursa, devlet gerçekten alt katmanların yanında olursa, onların sorunlarıyla ilgilenirse belki bu tür kuruluşlara hiç ihtiyaç kalmayacak" dedi.
Cumhuriyet Halk Evleri'nce, Ataköy'deki Sheraton Otel'de düzenlenen yemekli toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Evleri'yle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı sırasında tanıştığını aktardı.
Kılıçdaroğlu, eğitimin hayatın her anında olması gerektiğini belirterek, "Eğitimin olduğu bir toplumda çağdaş uygarlığı yakalayabiliriz. Devlet gerçekten sosyal devlet olursa, devlet gerçekten alt katmanların yanında olursa, onların sorunlarıyla ilgilenirse belki bu tür kuruluşlara hiç ihtiyaç kalmayacak. Devletin gerçek anlamda sosyal olmadığı yerlerde Cumhuriyet Halk Evleri'ne ihtiyacımız var" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Evleri'nin Denizli ve Kuşadası'ndaki şubelerinin açılışlarına katıldığını anımsatarak, buralarda hizmet verenlerin hiçbir beklenti içinde olmadıklarını, tek arzularının bütün kadınların okur-yazar hale gelmesi olduğunu aktardı.
Kendi görevlerini, "onların bu amaçlarını gerçekleştirmesi konusunda yardımcı olmak" şeklinde tanımlayan Kılıçdaroğlu, gereken katkının verilmesinin bir yurtseverlik görevi olduğunu ifade etti.
-"Bu ülkede aydınlar bedel ödemeye başladılar"-
Kılıçdaroğlu, Türkiye'de yaşayan herkesin mutlu olması gerektiğini dile getirdi. Herkesin bu amaca destek olurken en büyük görevin aydınlara düştüğünü anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Bu ülkede aydınlar bedel ödemeye başladılar. Aydınların bedel ödediği bir toplumda bizlere düşen görevler daha da ağırlaşmış oluyor. Sayın Nedim Şener'le tanışmamız eski yıllara dayanır. Telefonda yaptığımız konuşmalar Silivri'de delil olarak önüne konuldu. Oysa o görüşmelerde hiçbir suç unsuru yoktu. O bir gazeteciydi, yolsuzlukları araştırıyordu ve ben de bana ulaşan bilgileri ona aktarıyordum. Başka hiçbir suçu yoktu. Fakat bedelini ağır bir şekilde ödedi. Aydınların kaderi Türkiye'de belki böyle, ağır bedeller ödediler. Aziz Nesin de, Sabahattin Ali de, Nazım Hikmet de ağır bedeller ödedi."
Türkiye aydınlığa çıkıncaya kadar mücadelelerini sürdüreceklerini anlatan Kılıçdaroğlu, bazı kişilerin kendilerini "aydın" olarak nitelediğini fakat her okuyan yazanın aydın olamayacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, gelinen noktada "cumhuriyet" adının bile ağızlara alınmadığını savunarak, "Baskılar kuruluyor topluma, toplum mühendisliği yapılıyor. Ne üzerinden- Medya üzerinden yapılıyor" şeklinde konuştu.
Toplumun sorgulama yeteneğinin ellerinden alınmaya çalışıldığını öne süren Kılıçdaroğlu, sadece söyleneni yerine getiren bir toplum oluşturulma amacında olunduğunu anlattı.
-Gürsel Tekin-
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin de Cumhuriyet Halk Evleri konusunda maddi ve manevi destek sıkıntısı çektiklerini anlatarak, asıl amaçlarının Cumhuriyet Halk Evleri'nin Türkiye'nin her yerinde açılmasını sağlamak olduğunu ifade etti.
Tekin, girdikleri her semtte siyasi coğrafyanın değiştiğini belirterek, ziyaret ettikleri her yerde Cumhuriyet Halk Evleri'nin her yerde açılması talebiyle karşılaştıklarını anlattı. Cumhuriyet Halk Evleri'ne gelenlerin en çok psikolog talebinde bulunduğunu aktaran Tekin, insanların çaresizlik ve yoksulluk içinde olduğunu söyledi.
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi ile Cumhuriyet Halk Evleri Genel Koordinatörü Benan Baykal'ın da katıldığı gecede, gazeteciler Uğur Dündar ve Nedim Şener'e "Cumhuriyet Sevdalıları" plaketi verildi. (Gerçekgündem)
POLİTİKA
Sayfa başına git
