Ege Postası
Geri

'Dilde Birlik' konferansında Türkçenin tarihi anlatıldı

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Türkçe Topluluğu tarafından düzenlenen 'Dilde Birlik' başlıklı konferans yoğun ilgi gördü.     Eğitim Fakültesi Konferans Salonu'nda düzenlenen konferansa Eski Türk Dil Kurumu (TDK)...
'Dilde Birlik' konferansında Türkçenin tarihi anlatıldı
Haberler / Güncel
15 Nisan 2013 Pazartesi 17:20
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Türkçe Topluluğu tarafından düzenlenen 'Dilde Birlik' başlıklı konferans yoğun ilgi gördü.

    Eğitim Fakültesi Konferans Salonu'nda düzenlenen konferansa Eski Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı ve Gazi Üniversitesi emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun konuşmacı olarak davet edildi.

    “Dil dünyasında yaşıyoruz.” diyen Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Atatürk, Namık Kemal, Kanuni Sultan Süleyman, Yunus Emre, Kaşgarlı Mahmud, Yusuf Has Hacib Türkçe kullandığını söyledi.

    Orhun Yazıtları’nda da Türkçe kullanıldığını hatırlatan Prof. Dr. Ercilasun konuşmasında şunları kaydetti: “Orhun Yazıtları'nda geçen ‘Bu ödge oturdum’ ifadesi bir devre hükmetme iddiasında olunduğunu ifade eder. Bilge Kağan bu yazıtlara ‘Bengü Taşlar’ diyerek ebedi olacağını öngörmüştür. Dillerin ilk örnekleri çoğu kez ilkel olur ancak bu yazıtlarda kullanılan dil oldukça işlenmiş edebi bir dildir. Birtakım anlatılması güç duygular bu metinlerde ustalıkla anlatıldığı gibi birçok modern kavrama da yer verilmiştir. Bugünkü soykırım terimi yazıtlarda kökünü kazımak anlamına gelen uruksatmak şeklinde ifade edilmiştir. Yazıtlarda uluslararası ticaret de önerilmiştir. Uygurlara ait birçok metin Maniehizm devrinde yazılmış olduğundan Batılı Türkologlar bu dini de bilir. Biz bu konuda oldukça eksiğiz.”

    13’üncü asra kadar Türk dünyasının dilinde birlik mevcut olduğunu belirten Ercilasun, “Her sahada bu dile Türkçe ya da Türk tili denirdi. Sonraları bu dil Doğu ve Batı lehçeleri diye ayrılsa da aralarında kuvvetli bir şirtibat mevcuttu. Mesela Nedim’e kadar birçok şair Çağatay lehçesiyle Nevai’ye nazireler yazmışlardır. Çağatayca, Osmanlıca gibi adlandırmalar ilmidir. Oysaki o devrin insanları bu adları değil Türk dili adını kullanırdı.” dedi.

    Hem Çarlık hem de Sovyetler döneminde Rusların Türk şivelerini farklı yazı dilleri haline getirmek, bu şekilde yazmayı teşvik etmek ve Türk topluluklarının aralarındaki iletişimi kısıtlamak suretiyle Batı Türkistan, Kırım ve Kafkasya bölgelerindeki Türk dil birliğini bozduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, İsmail Gaspıralı’nın söz konusu politikaya karşı tüm Türk dünyasının anlayabileceği dilde yayınlar çıkarttığını sözlerine ekledi.

    Bugün ise Türk dünyasında Rusçanın yavaş yavaş terk edildiğini söyleyen Ercilasun, öte yandan İstanbul Türkçesinin ise yaygın olarak öğrenildiğini kaydetti.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası