'Ön seçim yapılırsa ben zaten kazanmış olacağım'

CHP İzmir İkinci Bölge Milletvekili Aday Adayı Doktor Taha Okan, Radyo Ege Postası’na konuk oldu. Aday adaylığını açıkladıktan sonra aktif olarak sahada çalışmaya başlayan ve önseçim yapılması noktasında önemli mesajlar veren Okan, “ Yurtsever ve demokrat olduğum için siyaset yapıyorum. Mecliste var olmamam beni bozmaz, önseçim sonucunda örgütün seçeceği birinin milletvekili olmasıyla ben zaten kazanacağım” dedi. Okan, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun “delegelerle önseçim yapılsın” çağrısının parti içinde bir bağlayıcılığının olmadığını ifade etti.

Haberler / Yerel Politika

2 Ocak 2015 Cuma 12:43

PAYLAŞ

EGE POSTASI - CHP İzmir İkinci Bölge Milletvekili Aday Adayı Doktor Taha Okan, Radyo Ege Postası’na konuk oldu. Okan, Ege Postası Genel Yayın Yönetmeni Mithat Umutoğlulları’nın hazırlayıp sunduğu Ege Postası ile Gündem programında önemli mesajlar verdi.

HEYECANSIZLIK VAR
Aday adaylığını açıkladıktan sonra sahada en aktif çalışan isimlerin başında gelen Okan, mahalle ziyaretleri hakkında, “ Metropol ilçelerde gitmediğimiz yer kalmadı. Mahalle mahalle dolaştık. Çevre ilçelerde gitmediğimiz birçok yer olsa da nezaket ziyaretlerinde bulunduk. Örgüte dokunabilmiş değiliz. 2. bölge çok geniş bir alan ve kolay bir iş de değil genel olarak inançsızlık ve heyecansızlık var. bu durumda sıkıntılı bir şey Türkiye açısından da partimiz açısından da sıkıntılı, İzmir içinde sıkıntılı CHP örgütünde genel inançsılızk hala hakim. Temelde yaşadığım sorun bu. Üzülerek söylüyorum örgüt içerisinde Türkiye tablosunun 2015 yılı içerisinde çok da değişeceğine dair inanç görmüyorum. CHP'lilerde 2015 yılında da birşeylerin değişeceğine inanmıyor. Ben örgüt üyesi olduğum, siyaset yaptığım Karşıyaka'da çok iddialıyım. Ben dahil mahalle toplantılarında örgütü hareketlendirme konusunda sıkıntılar yaşıyorum. Bunun temel sebebi parti içi demokrasinin işleyeceğine dair inançsızlık var. Önseçim olacağına dair inançsızlık hakim. CHP İzmir örgütünün şöyle bir havası var. Bizim görevimiz gidip her seçim döneminde önümüze ne konulursa ona oy vermektir” diye konuştu.

TÜZÜKTE HÜKÜM AÇIK
Üyeyle önseçim yapılması gerektiğini ifade eden Okan, “ Tüzükte 58. maddenin hükmü çok açık. 3 yöntem öneriyor. Aday yoklaması, merkez yoklaması ve önseçim. Önseçimle, aday yoklamasını ön plandaki yöntemler olarak söylüyor. Önseçimin seçmeni belli tüm örgüt üyeleri. Nasıl yapılacağı da belli bütün örgüt üyeleri sandığa gidecek, oy kullanacak ve hakim nezaretinde olacak yüksek seçim kurulu denetiminde olacak ve alınan sonuçlar kesin bağlayıcı olacak. Önseçim çevrelerinde de yine YSK yasağı ile yüzde 5 kontenjan kullanabilecekti. Bu İzmir'de bir milletvekiline karşılık geliyor. Şimdi İzmir gibi bir yerde kimse Genel Merkezin bir kontenjan kullanacağına inanamıyor. Bizim kendi tüzüğümüzde de yüzde 15 geçiyor. İki milletvekiline karşılık geliyor. Genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu burada 1 Aralık 2014 günü İzmirli işadamlarının önünde çok açık bir ifadeyle önseçim yapacağız dedi. CHP Genel Başkanının söylediği bir şeyi yargılamak üzerine söz söylemek ne bizim gibi sıradan örgüt üyelerinin haddidir, hakkıdır ne de genel merkezde önemli pozisyonlarda olan PM üyelerinin, MYK üyelerinin haddidir, hakkıdır.çünkü Genel Başkan koltuğu bizim için kutsaldır. CHP'li olduğumuz için kutsal değil, Cumhuriyetçi, Atatürkçü, çağdaş, laik, devrimci olduğumuz için kutsaldır. O koltuk Mustafa Kemal Atatürk'e aittir. Bugün Türkiye'de yurtsevere ait olan tek koltuktur. Bugün Kemal Kılıçdaroğlu'da yurtseverdir, laiktir, demokrat, devrimci ve dürüsttür. Kemal Bey'in 1 Aralık'ta İzmir'de söylediği söz geçerlidir. Önseçim yapılacağını herkesin gözünün içine baka baka söyledi” dedi.

KOCAOĞLU’NUN DEDİKLERİNİN BAĞLAYICILIĞI YOK
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun “delegelerle önseçim yapılsın” çağrısının parti içinde bir bağlayıcılığının olmadığını ifade eden Okan, şunları söyledi;
“ Hayat tanımlarla yürür. Önseçimin tanımı belli. Herkesin bir önseçim tanımı olmaz.Sayın Kocaoğlu'nun bir önseçim tanımı olmaz.Sayın Kocaoğlu'nun önseçimle ilgili düşüncelerinin hiçbir bağlayıcılığı yoktur. Bizim partimizin bir tüzüğü var. Tüzüğümüz çok net söylüyor önseçim bütün örgüt üyesiyle ve hakim gözetiminde yapılır. Sayın Kocaoğlu’nun yaptığı tanımlama bir dil sürçmesidir. Kongre delegeleri, kurultay delegeleri ve ilçe yöneticileriyle yapılan aday yoklamasıdır. Aday yoklaması ve önseçim birbirinden ayrı iki şey. Önseçim üyelerle yapılır. Üye dışında yapılan hiçbir seçimin adı önseçim olmaz. Üye ile yapıp hakim gözetiminde ve YSK denetiminde yapmıyorsanız onun adı da önseçim olmaz. Onun adı temayül yoklaması, eğilim yoklaması olur. Bana göre değil bizim tüzüğümüze göre 58. madde çok açık. Bunu sulandırmanın, içine başka bir anlam yüklemenin aktifti, pasifti demenin çok anlamı yok. Aktif üye pasif üye ayrımına ben karşıyım. Bugüne kadar CHP üyeleri aktif oldular da ne oldu. Ne kazandılar. İnsanlar 1 lira para vermediler diye pasif mi kabul edeceksiniz. Aktif üyeler bugüne kadar aday mı belirlemişler, bir şekilde ilçe yöneticileri ve il yöneticilerini mi seçmişler. Sadece gidip para ödemişler. Önseçim haricinde 1 lira para vermediler diye aktif, pasif üye ayrımı yapılmaz. Aktif üyelik afiş ev pankart asarak olunur, mitinglere koşarak olunur , diğer bütün etkinliklere katılarak olur. Yıllık aidatımızı ödeyelim hiçbir işe koşmayalım aktif üye olalım yok öyle bir dünya.Önseçimi sadece üye bazında İzmir'de milletvekili adayı belirlemek olarak algılamak hata olur. Bunu çok kişiselleştirmiş oluruz. Önseçim dediğiniz şey demokrasinin bir parçasıdır. CHP'nin yapacağı bir önseçim Türkiye'yi özgürleştirir. CHP değişirse, Türkiye değişir. CHP örgüt üyeleri özgürleşirse Türkiye özgürleşir.”

ÖNSEÇİME ÖZLEM VAR
Parti içerisinde önseçime özlem olduğunu belirten Okan, “ Örgüt üyeleri bu konu üzerinde son derece arzulu ve kararlılar. Ama bu konu üzerinde kurulan muallak ifadeler örgütün hevesini kırıyor. Örgütte yine hiçbir bir şey değişmeyecek düşüncesi girdiği zaman bu örgütü çalıştırma şansınız yok. Örgüt çalışmadığı zamanda kimin oyunu alıyorsunuz. Sadece tepkisel oylar alıyorsunuz. Atatürkçü, yurtsever, laik ve ulusalcıların oyunu alıyorsunuz. Beklentilerini karşılamamakla beraber. CHP'nin bugün yüzde 25 oy almasının sebebi bugün örgütümüzün heyecanla kapı kapı dolaşıp oy istemesinden kaynaklanmıyor. Bugün yüzde 25 oy almasının sebebi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kişisel, AK Parti'nin de kurumsal olarak topladığı nefrettir. Bu acı bir şey. CHP olarak nefretten ve tepkiden besleniyoruz. İnsanların korkusundan besleniyoruz. Ben inanıyorum ki CHP özgürleşir, inanır, çalışırsa yurttaşlarımıza o güzel projelerimizi anlatırsak tepkisel alınan oylardan çıkar bütün yurttaşlarımız koşa koşa gider oy atar. O zaman yüzde 25 değil de yüzde 65 oy alırsınız” dedi.

KONGRE DELEGESİYLE OLMAZ ÇÜNKÜ
Üyeyle önseçim yapılması gerektiğini ifade eden Okan, “ Önseçim tanımı belli. Hakim denetiminde bütün üyelerle yapılmalı. 1999’da kongre delegeleriyle yapılmış. Karşıyaka’da önseçim yapılsa 11 bin üye sandığa gidecek.Karşıyaka’da 400 kongre delegesi var. Bir tarafta 11 bin kişi, diğer tarafta 400 kişi. Kongre delegeleriyle yapılan hiçbir seçimin demokratik geçtiğine inanmıyorum. Bunu söylerken parti şehir gözetmiyorum. Kongre delegelerinin bir şekilde belediyeyle işi var. Ya belediyenin direk çalışanı ya da akrabaları çalışıyor. Yerel iktidar da kongre delegeleri üzerinde rahatlıkla baskı kurabiliyor. Belediye başkanları seçim kazanıyor böylece”

ÖNSEÇİM OLMAZSA YOKUM
Yöntemin belli olmamasını eleştiren Okan, “ Seçimden 3 ay önce önseçimin yapılması gerek. Yönetimin belli olmasına yönelik 31 Aralık çok doğru bir tarihti. AK Parti seçimi Nisan ‘a Mayıs’a aldırırsa, önseçim yapamayız. 31 Aralık’a kadar açıklansaydı aday adayları yönteme göre pozisyonunu alacaktı. Ben önseçim olmazsa adaylık dosyası almayacağım, aldıysam geri vereceğim. Maddi manevi bu işe insanlar para yatırıyor, ailelerine verecekleri zamanı bu işe ayırıyorlar. Oyun var oyunun kuralı belli değil. Oyun başlamışken PM’yi toplayıp oyun içinde kural değiştiriyorsunuz, halbuki kural da belli değil. CHP’de milletvekili aday adaylığı dosyası için ne para gerekiyorsa vereceğim ancak konuşulan rakamlar bir memur emeklisi, çalışan için verilebilecek dosya paraları değil. Bu anayasanın eşitlik ilkesine aykırı. Anayasa mahkemesine bu konuda milletvekili olayım olmayayım başvuracağım. Yöntem belirlemeden dosya aldırırsanız bu da doğru olmaz” dedi.

ÖNSEÇİM YAPILIRSA BEN ZATEN KAZANMIŞ OLACAĞIM
“Önseçim yapılırsa ben zaten kazanacağım” diyen Okan, “ Yurtsever ve demokrat olduğum için siyaset yapıyorum. Mecliste var olmamam beni bozmaz, önseçim sonucunda örgütün seçeceği birinin milletvekili olmasıyla ben zaten kazanacağım. Yaklaşım bölgede 60 bin üye var Yüzde 40 katılım bekliyoruz. 24 bin partilinin oy kullanacağını gösteriyor. 7 bin bandını geçen sıralamaya girer. Metropol ilçeleri önemli. Ciddi sayıda üye var metropolde…

SİYASET SİYASET GİBİ YAPILMALI
Siyaset yaparken doktor kimliğini öne çıkartmadığını ifade eden Okan, “ Siyaset siyaset gibi yapılmalı. Hekimlik benim kimliğim. Dininizi mezhebinizi siyasete alet etmemeniz gerek. Ederseniz doğru insan değilsiniz. Mesleğinizi siyasete alet ediyorsanız yine doğru insan değilsiniz” dedi.