POLİTİKA
ABDULHAKİM KÜÇÜK/ HABER SERVİSİ-15 Temmuz'da yaşanan darbe girişimi sonrası alana inen ve günlerdir Konak Meydanı'nda 'demokrasi nöbeti' tutan AK Parti İzmir Milletvekilleri ve İl Başkanı Bülent Delican il binasında basın toplantısı düzenledi. AR-GE’den Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ‘darbe girişimi’ni dakika dakika anlatan bir sunum yaptı.
NAMLULARA GÖĞÜS GERİLDİ
15 Temmuz darbe gecesinden bu yana çok yoğun mesai yaptıklarını dile getiren İl Başkanı Delican; “Biz de milletvekillerimizle birlikte bu süreci sizler paylaşmak istedik İzmir’de ve Türkiye’den yaşananları anlatmak istedik. 15 Temmuz akşamı hain bir darbe girişimi ile yüzyüze bırakıldı. Bu girişimin hedefi millet ve devletti. Sinsice ve örümcek ağı misali her yeri sarmış ve devlet içinde devlet, ordu içinde ordu yaratmış ve bu ihanet cevabını bulmuş ve püskürtülmüştür. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız ‘demokrasi’ dedi. Namlulara göğüs gerdi. Darbe karanlığa devlet içinde devlete geçit vermedi. Bizi ölüm döşeğine düşümeyi planlamış bu virüsün artık vucudumuzda yaşama imkanı yok. Elbirliği ile bu operasyonu da tamamlayacak, hücrelerimizin tamamından bu ölümcül virüsü söküp atacağız” ifadelerini kullandı.
ÇAĞRIMIZDIR
Halkı ve siyasi parti liderlerini meydanlara davet eden Delican; “Günlerdir, meydana parti önderlerini de davet ediyoruz. Gelin birlikte olalım. Taksim’de yapılan demokrasi mitingi benzeri mitingleri Gündoğdu Meydanı’nda Kızılay Meydanı’nda, Mevlana Meydanı’nda başka bir şehirimizin demokrasi meydanında ‘darbeye hayır, demokrasi için kol kolayız, bu illetten tamamen kurtulana kadar mücadelemiz bir, mücadelemiz vatan için’ diyebiliriz “ dedi.
TEŞEKKÜRLER İZMİR
İzmir’in çok önemli bir sınavda başarılı olduğunu ifade eden Delican; “İzmir’de Konak’ Meydanı’nda o karanlık 15 Temmuz akşamından başlayarak; büyük bir demokrasi ateşi yanıyor. Artan bir katılımla, heyecanla tüm İzmirlilerin sen ben demeden sahip çıktığı bir direniş sergileniyor. Biz de AK Parti il ve ilçe teşkilatları olarak; milletvekillerimiz ve başkanlarımızla bu büyük fotoğrafı en etkili şekilde verilmesi için, vatandaşlarımızla omuz omuza meydanlardayız. Ve İzmir; yine tarihine, tarihi duruşuna, bilincine, sağduyusuna yaraşır bir şekilde ülkesine, bayrağına, devletine sahip çıkmaktadır. İzmir; hiçbir arbede yaşanmadan, sen ben kavgasına girmeden, kutuplaşma ikliminden uzak, neden bu meydanda olduğunun gayet farkında ve karşı karşıya olduğumuz tehlikenin bilincinde, zaman ve koşulu gerginliğine yenik düşmeden, soğukkanlılık ve hoşgörü içinde bir direniş göstermektedir “ ifadelerini kullandı.
MİTİNG TEKLİFİ
CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel’i arayarak görüştüğünü ifade eden Delican, tüm siyasi partilerinin birlikte yer aldığı bir demokrasi mitingi düzenlemek istediklerini söyledi. Delican, Yüksel'in kendi yönetimiyle istişare ettikten sonra dönüş yapacağını söylediğini aktardı.
BİZ MİLLETİMİZDEN YANA…
Partisinin il binasında Ar-Ge başkanlığı tarafından hazırlanan sunumla darbe gecesini anlatan Nükhet Hotar, “ Yaklaşık on gündür ülkemiz olağanüstü günler yaşıyor. Bunu bir sunum halinde sizlerle paylaşmak istedik. Buraya nasıl geldik, Türkiye’nin sahip olduğu stratejik önem ve konum yüzünden her zaman iç ve dış düşmanlarla karşı karşıya gelmektedir. Ancak biz her zaman vatanımızdan ve milletimizden yana olduk” dedi.
OHAL'İ ANLATTI
OHAL ile ilgili açıklama yapan Hotar; "Daha önceki darbelerden sonra alınan OHAL kararları sivil hayatın engelleyen kısıtlayan ama bugünkü OHAL tam tersine vatandaşlarımızın hayatını koruyan kollayan bir durum oldu. Herhangi bir tedirginliğe yol açmadan devam ediyor" dedi.
Hotar, OHAL'in hangi durumlarda ve nasıl uzatıldığı hakkında bilgi verdi, OHAL ve sıkıyönetimin farklı durumlar olduğunu ifade etti.
SUNUM YAYGINLAŞACAK
Öte yandan yaptığı sunumla ilgili konuşan Hotar; "Biz zaten bu sunumları daha çok yaygınlaştımak ve genişletilmiş bir şekilde çalışılarak tüm teşkilatlarda ve vatandaşlara gerek basın yoluyla gerek teşkilat olarak ulaştırmak istiyoruz“ dedi.
SORU CEVAP BÖLÜMÜ
Hotar ve vekiller basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Hotar bir gazetecinin, "Bu noktaya gelinmesinde AK Parti’nin sorumluluğu yok mu'" sorusuna ise şu anıtı verdi:
"Özellikle Gezi olaylarından sonra STK’lar ve siyasi partilerden destek görmedik. AK Parti 'FETÖ örgütlenmesi' diye adeta bas bas bağırırken siz neredeydini? Biz bu yapının izlerini gördükçe, amacını fark ettikçe söyledik. Dershaneler ve gezi olayları sonrasında üstüne gittikçe çok yalnız kaldık. Yine de elimizden geleni yaptık. Duyarsız kalmadık. Eğer destek olunsaydı bu yapıyı çökertirdik. Şimdi ise, 'Kurunun yanında yaş da yanar' yaklaşımları var. İstisnalar olabilir ama temkinli gidiliyor. Temizlik olacaktır."
KÖKÜ 30 YILA DAYANIYOR
Kerem Ali Sürekli de aynı soruya , "13 yıldır iktidardayız son üç yıldır farkındayız ama bu yapılanmanın kökeni 30 yıla dayanıyor. Özellikle HSYK’nın çoğunluklu yapıya kavuşması için mücadele ettik. Destek bulamadık ama şöyle bir tesbiti İlker Başbuğ’dan aktarmak isterim ‘Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı tutumu olmasa bu yapıyla mücadele edilemezdi" yanıtını verdi.
AK PARTİ'YE YÜKLENMEK VİCDANSIZLIK
AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, “Bu MİT krizi ile başlayan bir süreç. 4,5 senedir mücadele var. Bu mücadelede keşke şuandaki beraberliği o dönemde de yaşamış olsaydık. Daha farklı olabilirdi” derken, AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican ise, “Bunlar yıllarca milleti kandırmışlar. AK Parti milletin parçası. Milletimizi uyardık. Bu milletin evlatlarının çocuklarını okullarda beyinlerini yıkadılar. Bunu sadece AK Parti’ye yüklemek vicdansızlık olur” ifadelerini kullandı.
GİZLİ TARİKATLAR GİBİ...
AK Parti İzmir Milletvekili İbrahim Turhan da, şunları söyledi: “Fethullahçı örgütün nasıl bir yapı olduğunu anlamadan tam cevap vermek zor. Kendilerini her şekilde gizlemeyi başaran, örneklerine dünyanın farklı ülkelerinde rastlayabileceğimiz, fanatik, insanlık düşmanı, beyinlerini yıkadığı insanlara her türlü şeyi yaptıracak bir yapı ile karşı karşıyayız. Şeytana tapan gizli tarikatlar gibi bir şeyle karşı karşıyayız. Gerçekten bu örgütle mücadele devam etti. 2012 Şubat’tan itibaren uyarmaya çalıştık. Hepimizin gözü önünde oldu. Cumhurbaşkanı, MİT’e kadar, gazetecilere muhalefet liderlerine kadar yüzlerce insanı yasa dışı dinlediklerini anlatsak da o dönemde maalesef anlaşılmadı. Son hareketlerinden sonra büyün millet alçakların gerçek yüzünü gördü. Bunu şimdi de dünyaya göstermemiz lazım. Aynı aymazlığı yurt dışında yaşıyoruz. Bazı ülkeler bu grubun ne kadar tehlikeli olabileceğini anlamamış gibi davranıyorlar.”
Sayfa başına git
