EGE POSTASI - AK Parti İzmir İl Eski Başkanı Ömer Cihat Akay, Radyo Ege Postası'na konuk oldu. Akay, Ege Postası Genel Yayın Yönetmeni Sercan Avcı ve köşe yazarı Mithat Umutoğulları'na anayasa değişikliliği teklifi ve referandum sürecine yönelik açıklamalarda bulundu.
Akay'ın öne çıkan konuşmaları şöyle;
AKTİF OLMASAM BİLE TAKİP EDİYORUM
“Ben yaklaşık 45 yıldır aktif siyasetin içindeyim. Bunun bir kısmını görevli olarak bir kısmını gönüllü olarak çalıştım. Türk siyasi hayatını iyi bir şekilde inceledim. Bizim siyasetten uzak durma şansımız yok. Aktif olmasak bile siyaseti yakından takip ediyorum. İl başkanlığı öncesindeki işime döndüm. İzmir’de bir firmanın üst düzey yöneticisi olarak görev yapıyorum. İl başkanlığı yaparken işe ara vermiştim, şuan işimin başındayım.
KOLTUKTAN GÜÇ ALMADIM KOLTUĞA GÜÇ VERDİM
Ben siyaseti hiçbir zaman kendime meslek olarak görmedim. Yaptığım işlerden her zaman zevk aldım. Bulunduğum koltuktan hiçbir zaman güç almadım, bulunduğum koltuğa güç verdim. Doğma, büyüme İzmirliyim. 45 yıldır inandığım davadan hiç sapmadım. 69’dan bu yana siyasi hayatım devam ediyor, çizgimde hiç değişiklik yok. Kesimlere eşit mesafede siyaset yapmaya çalıştım. Kimseyi üzmemeye ve kırmamaya gayret ettim. Siyasi düşüncesi benimle aynı olmasa bile onlarla birlikte yaşamayı kendime hedef olarak kabul ettim. Bunun İzmir için bir zenginlik olduğuna inandım ve inanmaya da devam ediyorum. İyi anlaştığım diğer partilerin il başkanları vardı. Her zaman karşılaştığımızda bir dost merhabası vereceğimiz insanlardı bunlar. Siyaset bitti, dostluklar devam ediyor. AK Parti İl Başkanı olduğumda partinin vizyonundan, misyonundan ve felsefesinden hiçbir şekilde taviz vermedim. Liderime ve partime daima sadık kaldım.
KOALİSYONLARLA İDARE EDİLEN BİR ÜLKEYDİK
Sizler beni radyo programına davet ettiğinizde 45 yıllık siyasi hayatım gözümün önünden film şeridi gibi geçti. Tabi 46’ları, 50’leri bilmeyiz ama 60 ve 61’i hayal meyal hatırlıyorum. Daha sonralarını daha net hatırlıyorum. 71’den 80’li yıllara kadar daima bir koalisyonlarla idare edilen bir ülkeydik. 83’te rahmetli Özal’ın iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye’nin 90’a kadar tek partili hükümet tarafından yönetildiğini ve Türkiye’nin bir nebze de olsa istikrara kavuştuğunu çok iyi biliyorum. 91’de yapılan seçimlerde Doğru Yol ve SHP’nin koalisyon hükümeti kurarak tekrar koalisyon hükümetlerinin başladığını çok iyi biliyorum. 97 yılındaki 28 Şubat kararlarını çok iyi biliyorum. Generallerin tanklarla demokrasiye balans ayarları yaptırdıklarını bu ülke yaşadı. Ve 99 seçimlerinden sonra koalisyon hükümetiyle Türkiye’nin istikrar kaybı yaşadığını, belki de tarihinde görülmemiş ekonomik krizler yaşadığını biliyorum. 2002 yılında yapılan ve AK Parti’nin iktidara geldikten sonra yaklaşık 15 yıldır da tek partili hükümetle Türkiye’nin ne kadar büyük işler yapabileceğini gördük.
GELECEKTE GEÇMİŞTE YAŞANANLARI YAŞAMAK İSTEMİYORUM
Ben 45 yıllık siyasi bu saydıklarımın 3’te 2’sini yaşadım. 70’ten sonrasını iyi hatırlıyorum. Türkiye’nin bugün istikrarlı yönetime kavuşabilmesi için geçmişte yaptığı bu hataların ekonomik krizlere yol açmadan, demokrasi dışı güçlerin ve siyaset dışı kişilerin Türk demokrasisine egemen olmasını hiçbir zaman düşünmedim, düşünmek de istemiyorum. Türkiye’nin en büyük işadamı derneğinin Başbakan’a ayar verdiğini hatırlıyorum. Bir medya patronunun ülkenin başbakanını pijamayla karşıladığını hatırlıyorum. Bir generalin bir başbakana fırça attığını biliyorum. Yani ben gelecekte bunları yaşamak istemiyorum. Türkiye onun için yeni bir döneme giriyor. İnşallah Sayın Cumhurbaşkanımızın imzaladığı ve resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girecek olan 16 Nisan olarak belirlenen tarihte de referanduma gideceğiz ve yeni anasayla ilgili oylarımızı kullanacağız. Özellikle yaşı benimle beraber olanlar veya aynı devirde büyümüş ve bu olayları yaşamış insanların aklı-selim bir şekilde düşünmesi lazım. Türkiye’nin neden yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu çok iyi bilmesi lazım.
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ YAŞAYACAĞIZ
AK Parti 2011 yılında kurulurken 14 Ağustos’ta sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çok önemli ve üstüne basarak ifade ettiği kriter vardı. Artık Türkiye’de hukukun üstünlüğü gerçekleşecek, üstünlerin hukuku gerçekleşmeyecek demişti. Bu söz bana oldukça enterasan gelmişti, en başta tam anlayamamıştım ama bu yaşadığımız olaylardan sonra Türkiye’de üstünlerin hukununun gerçek olduğu görmüş olduk. Bu anayasa değişikliğinden sonra inşallah hukukun üstünlüğünü yaşayacağız. Türkiye’yi 2023’e, 2053’e 2071’e götürecek, gençlerimizin daha sağlıklı bir demokrasiyle Türkiye’yi muassır medeniyetler seviyesine ulaştıracağına inanıyorum.
ATATÜRK CHP GENEL BAŞKANI VE CUMHURBAŞKANIYDI
Recep Tayyip Erdoğan partili bir cumhurbaşkanı diyorlar. Bakın siyasi tarihe. Rahmetli Atatürk CHP Genel Başkanıydı, Cumhurbaşkanı oldu. İnönü aynı şekilde. Celal Bayar, Turgut Özal, Süleyman Demirel siyasetten gelip cumhurbaşkanı oldu. Tarih boyunca bunun birçok örnekleri var. Siyasi Cumhurbaşkanları oldu. Geçmişte partisinin başından cumhurbaşkanı olan kişiler partisiyle ilişkisini kesince partileri güçsüzleşiyor ve Türkiye koalisyon hükümetiyle yönetilerek bir kaosa giriyor. Bu vesayetçi sistemin kaldırılması Türkiye’nin önünü açacaktır.
NEDEN EVET DEMEMİZ GEREKTİĞİNİ ANLATACAĞIM
Ben ümitliyim, insanlara bizim bunları anlatmamız lazım. Başbakanımız dün bir açıklama yaptı ve 25 Şubat’tan itibaren alanlara ineceğimizi söyledi. Bize de görev düşerse biz de dilimizin döndüğünce neden evet dememiz gerektiğini anlatacağız. Türkiye’nin bölünmesini önlemek istiyorsan evet demen gerekir. Ben 3.5 yıl il başkanlığı yaptım. Şuan anlattıklarım sadece kendi görüşlerim. Şimdi bu referendum sürecinde bir görev verilirse seve seve yaparım.Bugün Erbakan düşüncesini sürdürenler bile hayır diyorsa bu sayın Cumhurbaşkanımıza olan kinden dolayıdır.Saadet ve Büyük Birlik Partisi’nin tabanının evet diyeceklerine inanıyorum ben. Parti kapatılmaya en çok mağdur olan bir tabanın hayır diyeceğini tahmin etmiyorum.
REJİMLE BİR SORUNUMUZ YOK
Biz sistemde değişiklik yapıyoruz. Rejimle bir sorunumuz yok. Geçmişte Cumhurbaşkanı tarafından verilen kararlar yargılanamıyordu, bundan sonra yargılayabileceksiniz. Eskiden denetlemeye tabi değildi Cumhurbaşkanı. Cezai sorumluluğu yoktu, artık olacak. Cumhurbaşkanı isterse şuan OHAL ilan edebiliyor ama yeni sistemde bu gücü bile olmayacak. Bu sistemin Türkiye’yi muaassır medeniyetler seviyesine getireceğine inanıyorum. 600 vekilden 400 milletvekilini yakalarsanız Cumhurbaşkanını yargılayabiliyorsunuz. Yeni sistemle birlikte Cumhurbaşkanı’nın daha şeffaf olması ve sorumluluklarının daha fazla olması sağlanacak.
YÜZ YÜZE ANLATMAK LAZIM
Bu insanlara sistemin neden değişmesi gerektiğini yüz yüze anlatmamız lazım. Dağdaki çobana da anlatmamız lazım en tepedeki insanlara da anlatmamız lazım. Bu çorbada tuzum olmazsa yavan olur diye düşünüyorum. Sadece AK Partililerin değil, bu sistemin değişeceğine ve değiştiğinde de Türkiye’nin önünün açılacağına inanan herkesin anlatması lazım. Başbakanımızın, milletvekillerimizin, il başkanlarımızın, ilçe başkanlarımızın, partililerimizin mahalle mahalle dolaşıp fikirlerini en iyi şekilde anlatacaklarına inanıyorum ve bu çalışmanın sonunda Evet’in inşallah daha çok çıkacağını düşünüyorum.
65 HÜKÜMET GELDİ
ABD şuan 240. kuruluş yılını kutluyor ve 45. Devlet Başkanı Donald Trump oldu. Türkiye 93. kuruluş yılında ve 65. Hükümet iş başında. Yani her 16 ayda bir ülkede hükümetin değiştiğini düşünün. Bu şekilde nasıl istikrar olabilir'
AĞABEY,HAKİM, HAKEM OLDUM
2010’da il başkanlığını alırken teşkilat başkanımız bu teşkilatlarla seçime gideceğiz demişti. Seçimlere 5 ay vardı. Sadece ben onlara, ağabeylik yaptım, hakemlik yaptım, hakimlik yaptım. Biz arkadaşlarımızla her zaman ekip çalışması yaptık. Yaşı benden küçük kardeşlerim vardı. Bugün AK Parti’nin mevcut siyasette yer alan kişilerin bir çoğu benim dönemimde görev almıştı. Geçmişte bu arkadaşlarımızın üzerinde bir gayretimiz vardı. Bu arkadaşlarımızın önünün açılmasında payım varsa ne mutlu bana.
ESKİLERİN TOPLANMASI GEREK
Bu referendum sürecilye ilgili il başkanımız startı ne zaman verir bilmiyorum. Eski il başkanlarının, ilçe başkanlarının, milletvekillerinin toplanması gerektiğini düşünüyorum. Şuan ben il başkanı olsam bunu yapardım. Bu bizim açımızdan daha yararlı olur.
VEKİLLERİMİZ ÇALIŞKAN
İl başkanı ne kadar uzun süre görev yaparsa bu partimiz açısından olumlu olur. Bülent bey de inşallah uzun süreler görev yapar. Arkadaşlarımızın bu görevi en güzel şekilde yaptığını ve yapacağına inanıyorum. Bu dönemde izmirdeki milletvekillerinin parti üst yönetiminde yer alması güzel bir şey. Bütün vekillerimiz performans olarak gayet çalışkan arkadaşlar. Bu dönem daha zor bir dönem. Daha çok koşturacaklardır. Allah yardımcları olsun.
TÜRKİYE GÜZEL BİR SABAHA UYANACAK
Türkiye’nin o kabusları görmemesi için koşturmamız lazım. Bugün hayır diyen arkadaşlarımızın gönlünü almamız lazım, başını okşayıp sırtını sıvazlamamız lazım. Bunun bir rejim değişikliği olmadığını ve geleceğin daha güzel olacağını anlatmamız lazım.Bu ülkenin derdini, kederini insanlarla birlikte çekmezseniz samimi olmaz. İnanıyorum ki 16 nisan’dan sonra Türkiye çok daha güzel bir sabaha uyanacak.Takdir ederlerse biz her zaman çalışırız. Ben 27 Aralık günü sade bir vatandaştım, 28 Aralık’ta il başkanıydım. Bu partinin bir neferiyim. Hangi saatte görev düşerse bu görevlere hazırım.Ülkeme ‘evet’li günler diliyorum. Hayırlı ‘evet’ler olsun inşallah.”