İzmir'de alkollü sürücünün kullandığı otomobilin çarpması sonucu 16 yaşındaki müzisyen oğlunu kaybeden ve bu süreçte olaya ilişkin delil toplama mücadelesi vererek bunları mahkemeye ileten Osman Aşçılar, şimdi de trafik kazası mağdurlarının hukuki mücadelesine destekte bulunuyor.
Bora Aşçılar, 24 Mart 2017'de, solfej dersinden çıktıktan sonra Mustafa Kemal Sahil Bulvarı'nda yolun karşısına geçmeye çalışırken M.E.K'nin kullandığı otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybetti.
1,03 promil alkollü olduğu belirlenen sürücü, "alkollü araç kullanmak ve ölüme sebebiyet vermek" suçlamasıyla sevk edildiği mahkemece adli kontrol kaydıyla serbest bırakıldı.
Baba Osman Aşçılar, olay sonrası kazanın oluş şeklini araştırdı ve delil topladı. 11 gün sonra tamirhanede bulduğu otomobili fotoğraflayarak kazanın boyutunu anlamaya çalışan Aşçılar, zaman zaman olayın meydana geldiği bulvarda trafiğin seyrini ve yayaları izledi.
Kazaya karışan otomobilin Almanya'daki üretici fabrikasındaki yetkililerle görüşerek aracın böyle bir hasarı hangi hızla alabileceğine dair araştırmalar da yapan Aşçılar, delilleri bir dosyada topladıktan sonra sanığın yargılandığı mahkemeye iletti.
Otomobilin 40-50 km hızla bu hasarı alamayacağını ve yayaya çarpamayacağını ispatlamaya çalışan baba, "alkollü araç kullanımının önüne geçmek" için "Başka Boralar Ölmesin" adıyla başlattığı imza kampanyasında toplanan 20 bin imzayı Cumhurbaşkanlığı ve Adalet Bakanlığına gönderdi.
Trafik kazalarına ilişkin düzenlenen seminerde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan cezalarının ağırlaştırılması yönünde talepte bulunan Aşçılar, ayrıca kendisi de trafik kazası sonrası tekerlekli sandalyeye mahkum olan eski milletvekili Bennur Karaburun'dan da bu konuda destek istedi.
Aşçılar, oğlunun hayatını kaybettiği yerde trafik kazası sonucu yaşamını yitiren Ufuk Togul ve Melih Duymaç'ın adli süreçlerini yakından takip etmeye başladı ve onların ailelere destek verdi.
"Günlerce kazanın olduğu mahalde oturdum"
Baba Osman Aşçılar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sürücünün, 30 km hız sınırı olan yolda çok hızlı gittiğini ve 103 promil alkollü çıktığını ifade ederek, sanığın hak ettiği cezayı bulmasını istediklerini söyledi.
Aşçılar, şunları kaydetti:
"Kazanın olduğu mahalde günlerce oturdum, 'Burada kaza nasıl yapılır'' diye irdeledim. Kendimi yaya, Bora ve şoför yerine koydum. Oğlumun hayatını kaybettiği güzergahta başka ölümlü kazalar da oldu. Onların aileleriyle iletişime geçtim. Örneğin Melih Duymaç'ın kazasında araştırma yaparak 4,5 saatte kaza öncesi kamera görüntülerine ulaştık. Urla ilçesinde meydana gelen trafik kazasında ölen Oğuzhan Ateş'in olayıyla ilgili kazanın aydınlatılması ve analizi için Dokuz Eylül Üniversitesinden Prof. Dr. Nusret Sefa Kurulay ile çalıştık. Aileyle hocamızı bir araya getirdim. Elimizden gelen desteği vermeye çalıştık. Ufuk Togul'un kazasında avukatıyla görüşüyorum."
"Hayali blues ya da caz gitaristi olmaktı"
Baba Aşçılar, oğlunun çok pozitif bir çocuk olduğunu ve vefat ettiğinde arkadaşlarının telefonlarına "Koca yürekli adam" diye kaydettiklerini belirtti.
Oğlunun neşeli bir çocuk olduğunu dile getiren Aşçılar, "Gitarı çok seviyordu. Hayali blues ya da caz gitaristi olmaktı. Bora'yı kaybettiğimizde 'Başka Boralar ölmesin' dedik. 16 yaşında bir insanı hayata getirebilmek, büyütebilmek onu en iyi şartlarda okutabilmek, en çok sevdiği gitarı ile birleştirmek ne kadar zor biliyor musunu? Ben hala Bora'nın yasını tutmuyorum. Yasını bu sürücü cezasını aldığı zaman tutmaya başlayacağım." diye konuştu. (AA)