Aksünger'den bomba iddialar

CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, düzenlediği basın toplantısıyla 4 Bakan ile ilgili oluşturulan Yolsuzlukları Soruşturma Komisyonu çalışmaları ve sonrasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Aksünger, “Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yolsuzluğu iktidar tarafından darbe kılıfı uydurulduğu için komisyon çalıştırılamadı.Komisyon 6 ayda 11 kez zor toplandı. İstanbul’da savcılık Zarraf dosyasını parçaladı ve dağıttı.Savcılık AK Parti’nin çamaşır makinesi gibi çalıştı. Süreçte çok bağırdık ama sesimizi duyuramadık. Bu mesele artık memleketin meselesidir. Bu işi kapatamazsınız. Burası b

Haberler / Politika

12 Ocak 2015 Pazartesi 14:33

PAYLAŞ

HALİL SOLAK/HABER SERVİSİ- CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger'in İzmir Ziraat Mühendisleri Odası Lokali'nde düzenlediği basın toplantısına CHP İzmir İl Başkanı Bedri Serter, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel ve TGS İzmir Şube Başkanı Halil Hüner katıldı. TBMM'de isimleri yolsuzluk iddialarına karışan 4 eski Bakan için kurulan Soruşturma Komisyonu’nda parti adına görev yapan CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger yaşanan gelişmeleri anlattı.

KOMİSYON 6 AYDA 11 KEZ ZOR TOPLANDI
Soruşturma Komisyonu bakanların Yüce Divan’a gönderilmesini oy çokluğu ile reddederken CHP İzmir milletvekili Erdal Aksünger kararın ardından İzmir’de değerlendirme toplantısı yaptı. Aksünger, “Toplantımızın temel amacı 6 aydır devam eden Soruşma Komisyonu'ndaki süreci ve yaşananları anlatmak istiyoruz. Eski bakanlarla ilgili yolsuzluk ve rüşvet iddialarını inceleyen TBMM Soruşturma Komisyonu’ndaki AK Parti’li üyeler dosyaları yeterince incelemedi. 15'e yakın ilde düzenleyeceğimiz toplantıların ilkini İzmir'de gerçekleştiriyoruz. Daha sonra önce Ankara ve diğer 13 ile gideceğiz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yolsuzluğu iktidar tarafından darbe kılıfı uydurulduğu için komisyon çalıştırılamadı. Komisyon 6 ayda 11 kez zor toplandı. Komisyon bu süre zarfında hem çok toplanamadı hem de ilk toplantısında ise bir şey konuşılmadı. Komisyonların tamamına yakınında görev aldım. Yasadışı dinlemeler komisyonu kurulmuştu. Ben yasa dışı dinleme komisyonundaydım. 4 bakan ile ilgili gelen fezlekelerin altında yüzlerce dosya vardı. Dosyalar İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na giderken tek tek azaltıldı. Bu işte baş aktör Rıza Zarraf ve adamlarıdır. Erdoğan Bayraktar’ın olduğu konu ayrı bir meseledir. İstanbul’da savcılık Zarraf dosyasını parçaladı ve dağıttı.Savcılık AK Parti’nin çamaşır makinesi gibi çalıştı.Hükümet 25 Aralık dosyasına ‘darbe dosyası’ dedi. Onu da bir ay içinde hallettiler. Ardından 2008 yılında MASAK’ın hazırladığı bir rapor vardı. Emniyete gönderilen raporda ‘kaçakçılık yapanları takip edin’ dedi. Ne yazık ki bunu da ciddiye almadılar.Sürecin yol haritasını çıkarmak istemiştik. Ama bu komisyon da kurulduğu andan itibaren hiçbir şey yapmadı. Komisyon biliyorsunuz 'deliller hukuka uygun toplanmamıştır' kararı verdi. Yolsuzluk soruşturması ortaya çıktığında itibaren delillere, tapelere, görüntülere montaj diyorlardı. Delillerin bir kısmı 17 aralık sabahı emniyette bakan çocuklarının hepsinin ifadeleride vardı. Bu iddialara darbe demek en basite kaçmaktır. Bunlara göre Türkiye'de TSK hariç herkes darbe yapmıştır.” dedi.

SORUŞTURMANIN ORTAK NOKTASI TÜRGEV'DİR
Soruşturma komisyonda görev yaparken şahsen de suç duyurusunda bulunduklarını ifade eden Aksünger, “Bundan önce şahsen 20’ye yakın suç duyusunda bulundum. Yeni Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) bizim yaptığımız başvuruları incelemedi.
Ahmet Davutoğlu bu sözü kime söylemiştir. 'Yolsuzluk yapan kardeşimiz de olsa kolunu kopartırız' demişti. Bu sözü kimse söylüyor. İran'daki Zencani'ye m? Komisyon başkanına en yukarıdan talimat gelmiştir. Neden çünkü bu soruşturmanın ortak noktası TÜRGEV'dir. 4 bakanla ilgili soruşturma önergesiyle ilgili fail ve fiilden bağlımıydı. Darbe söylemleriyle yolsuzluk yapanları ve uyuşturucu kaçıranları milletten kaçırdılar. Dairelerinde para kasaları çıktı. Ayakkabı kutularında paralar çıkıyordu. Hani o paralarla İmam Hatip okulları yapacaklard? İmam hatip yapacağız diye geçiştirdiler. Şimdi paralarıda aldılar hani nereye yaptılar. İşin sonu vahim yerlere gidiyor. 4 Bakanı aklayacağız diye bu iktidar Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yolsuzluk, rüşvet ve kaçakçılığını örtmeye çalışıyor. Soruşturma sonrasında bakanlar Yüce Divan’a gitse bile Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın ardından dosya yeniden açılacaktı. Bakanların çocuklarını evlerinde çıkan para kasalarını, para sayma makinelerini anlatamadılar. Bu iktidar bakanları aklamak isterken kara para ve yolsuzluk işlerini de aklamıştır. Bu mesele artık memleketin meselesidir. Bu işi kapatamazsınız. Burası bir çöplüktür. Çöplüğü kapatırsınız ama metan gazı orada patlar” dedi.

ANAYASA HUKUKÇULARINA SORACAK
Yüzyılın en büyük soygunu olan 17-25 Aralık sürecinin engellenmesi ve bu yolsuzluğa bulaşanların ve bu yolsuzluğun en tepesindeki bir numaranın bulunup hesanın sorulacağını söyleyen Aksünger, “Komisyon Başkanı'ndan ellerine ulaşan bir rapor olmadığını söyledi. Olması gerekenin o raporu gördükten sonra muhalefet şerhinin yazılması olduğunu dile getiren Aksünger, Meclis'te ilk defa böyle bir şeyin yaşandığını söyledi.
Aksünger, "Biz konuyla ilgili şerhimizi koyduk. Nedir şerhimi? Hakkımızın saklı olması gerekir. Neyle ilgil? 'Raporu gördükten sonra yazacağımız konular varsa onlarla ilgili olarak hakkımızı saklı tutmak istiyoruz'dedik. Sayın Başkan da uzman hukukçulara soracağını,ilk defa böyle bir şeyle karşılaştığını söyledi.Anayasa hukukçularına soracak" dedi.
Aksünger süreçte artık top Meclis Başkanı'nda rapor hala ortada yok. Biz raporu görmeliyiz ki gerekçeli kararı ona göre şerhimizi koyacağız. Şerhimize bakarak rapor mu yazacaksınız diye sordum. Meclis Başkanı'nın yanına gittim. Böyle bir şey olabilir mi nasıl müsaade edersiniz dedim” ifadelerini kullandı.
Aksünger, “Siyasette önemli bir meziyet pisliğe bulaşmamaktır. Siyaset temiz insanların işidir. Arkalarında teneke bağlı olmamalıdır. Yoksa birileri o tenekenin ucundan yakalar. Bu bizim için bir mücadele ve çalışmaya devam edeceğiz. Rahmetli babamın bir lafı vardı. ‘Küçük taş atıyorsun ama ya şeytanın gözüne gelirse’ derdi. Evet biz küçük taş atıyoruz ama şeytanın gözüne denk gelebilir. Süreçte çok bağırdık ama sesimizi duyuramadık” dedi.

BASKI VAR TEHDİT YOK
Muhalif üyelere baskı oldu mu sorusu üzerine Aksünger, “Kaç senedir CHP'li belediyeler de dahil olmak üzere üzerimizde bir baskı zaten vardı. Ama ben kendş adıma tehdit almadım. Tehdit işi karanlık bir iş şahsıma olmadı. Siyasette ayakta kalmak kolay değil. Ama rüşvet var mı var” dedi.

ZAMAN AŞIMI 15 YILDIR
Tapelerin imhaları gerçekleşmesi halinde gerekli suç duyurularında bulunacaklarını vurguladı. Aksünger, “Tapelerin silinmesiyle ilgili zaman aşımı 15 yıldır. Delilleri imha etmenin cezası 7 buçuk yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıdır. Biz bunları hadi imha edin dedik. Cumhuriyet savcılığına geri gönderdiler.Delilleri yok etmenin suç olduğunu herkes biliyor. Tapeleri yok etmeye çalışıyorlar. Kendilerine birileri İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nı kiralık katil tuttular ” dedi.

STK'LARLA BULUŞACAK
Erdal Aksünger, soruşturma komisyonundaki çalışmalar, raporlar, tapeler, olaylar hakkında Türkiye’nin birçok yerini dolaşarak toplantılar düzenleyeceklerini söyledi. Aksünger, daha sonra STK’larla buluşacaklarını belirtti.

SERTEL'DEN TEMİZ İKTİDAR VURGUSU
İGC Başkanı Atilla Sertel de süreci eleştirdi. Sertel, “Tükiye'de zulüm sadece gazetecilere yapılmıyor. Gazeteci arkadaşlarımızı birer birer toplayarak hapse attı. Şimdi de olayları kapatmak için medyayı suçluyor. Sanki medya suçlandığında bütün yapılan yolsuzluklar örtülecek gibi davranıyorlar. Şimdi Silivri Cezaevi’nde yatanlar var. Biz gazetecilerin yanındayız. Dünya görüşlerimiz ayrı olsa da Hidayet Karaca İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin üyesidir ve zulüm çekmektedir. Karaca, gazetecilik mesleği dışında hiç bir kirli işe bulaşmamıştır. Arkadaşlarımızın elinde kalemi vardı. Onlar terörist olarak ifade edilemezler. Gazetecinin silahı kalemidir. Yolsuzluklar, hırsızlıklar tapeler ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Bunun örtülmeyeceğini, örtmeye çalışanların da korku içinde yaşadığını görüyoruz” dedi. Sertel, 2015 yılında en büyük isteğinin halkın temiz iktidar getirmesi olduğunu söyledi ve temiz bir iktidar gelmezse Türkiye'nin asla temiz bir ülke olamayacağını vurguladı.

SERTER: SUÇLAR HİÇBİR ZAMAN ÖRTÜLEMEZ
CHP İzmir İl Başkanı Bedri Serter de, “Türkiye’nin gerçekleri ortadadır. Mademki yolsuzluk yoktu, mademki kirli işler yoktu o zaman bakanlar neden istifa etti. Hem istifa ettiler hem de birbirlerini suçlamaya kalktılar. 2015 seçimine giderken bütün halkımız bu süreci iyi değerlendirsin. Suçlar hiçbir zaman örtülemez bir gün patlayacaktır. Bizim iktidarımız zamanında her şey sergilenecektir. Hırsızlık yapanlar cezasını çekeceklerdir” dedi.