POLİTİKA
Aleviler, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde Cumhurbaşkanı Kararı ile kurulan Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na ve Meclis’te görüşülen torba yasaya karşı ülkenin birçok yerinde alanlara çıkarak tepki gösterdi. Alevi kurumları, “Eşit yurttaşlık talebimizden vazgeçmiyoruz” mesajı verdi.
Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Alevi Vakıfları Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Hacı Bektaş Anadolu Kültür Vakfı, Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri (PSAKD) ve Demokratik Alevi Dernekleri’nin çağrısıyla basın açıklaması yapıldı. Ankara’da PSAKD Mamak Şubesi önünde bir araya gelen Aleviler, Emek ve Demokrasi Güçleri’nin yanı sıra siyasi parti temsilcileri ve yöneticileri destek verdi.
PSAKD Mamak Şubesi önünde toplanan yurttaşlar “Alevilik torbaya sığmaz”, “Devletin Alevisi olmayacağız”, “Aleviyiz haklıyız kazanacağız”, “AKP yasanı al başına çal” sloganlarını attı. Basın açıklamasının ardından kadınlar Pir Sultan Abdal’ın “Gelin canlar bir olalım” deyişini söyledi.
Alevi kurumlarının ortak açıklamasını PSAKD Mamak Şubesi üyesi Adalet Ayten ile Demokratik Alevi Dernekleri Ankara Şubesi Eş Başkanı Mustafa Karabudak okuyarak şunları söyledi:
“Torba yasası değil, cumhurbaşkanı kararnamesi değil, eşit yurttaşlık istiyoruz. Alevi toplumunun sorunlarını gerçekten çözmek istiyorsanız alevi toplumunun temsilcilerini mutlaka dinlemeniz gerek.
AKP’nin bu yasa tasarısı ve Cumhurbaşkanlığı kararnamesi, Alevi İnancı ve Kimliğini zinhar inkâr etmek ve tanımamakla birlikte üstüne üstlük kendi zihniyetine göre bir Alevilik tanımı yapmaktadır. Bu yasa ile Aleviliği Sünni geleneğin altında kültürel bir öge olarak göstermekte, İnancımıza ve kimliğimize hakaret etmektedir. Yıllardır dile getirdiğimizi buradan bir kez daha haykırıyoruz, aleviler var, aleviler burada ve Alevilik haktır.
“KİMSE BİZİM İNANCIMIZI VE İBADETHANEMİZİ TARİF EDEMEZ”
Biz Aleviler, Kerbela’da Şah Hüseyin, Anadolu’da Hünkar, Banaz da Pir Sultan, Nurhak’ta Şah Kalender gibi ne inancımızdan geçeriz ne de yolumuzdan döneriz. Şah Hüseyin’in kanıyla çizdiği sınıra sahip çıkma zamanıdır. Kerbela’dan bizlere miras kalan Hüseyni duruş, bizim omurgamızdır. Biz Aleviler cemevlerimizde, Cem ibadetimiz ile birbirimize niyaz olur, görür, görülürüz. Bin yılların birikimi inanç gerçeğimiz bu şekilde yaşamış ve yaşamaktadır. Kimsenin inancını ve ibadethanesini tarif etmeyeceğimiz gibi, kimse de bizim inancımızı ve ibadethanemizi tarif edemez.
"DEDELERİMİZİ ZAPTURAPT ALTINA ALARAK, OCAKLARIMIZI YOK ETMEK İSTİYORSUNUZ"
Binlerce yıldır bu toprakların vazgeçilmez bir gerçeği olan Alevi- Bektaşi inanıcın temel değerlerini bugüne kadar yok saydınız. Tarihi inanç köklerimiz olan ocak ve dergahlarımıza dönük baskılarınızın farkındayız. Alevi – Bektaşi dergahlarının birçoğuna el koydunuz ya da kontrol altında tutularak işlevsiz hale getirdiniz. Aynı zamanda dedelerimizi zapturapt altına alarak, ocaklarımızı yok etmek istiyorsunuz.
PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ BAŞKANI ERÇE: “BİZE BİÇİLEN DONA BİZ GİRMEYİZ”
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, “Aleviliğin bir kalıbı yok. Alevilik kendi kalıbını kabul etmeyen bir inanç. Dolayısıyla bize biçilen dona biz girmeyiz. Biz o torbayı parçalayacağımızı, onların çıkardıkları kararnamelere kabul etmeyeceğimizi gösterdik. Alevilik bu topraklarda başından beri yok sayıldı, inkar edildi. Yerlerinden yurtlarından edildiler. Bugün Alevi inancının olmadığını, yasalara işlemek istiyorlar. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bu yasa Aleviliğin imhasını beraberinde getirecek olan bir yasa” dedi.
HDP MİLLETVEKİLİ BÜLBÜL: “KURBANSIZ VE LOKMASIZ HİZMETE GELİNMEZ, İSTERSEN CUMHURBAŞKANI OL
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 7 Ekim’de Şahkulu Sultan Dergahı ve cemevine yaptığı ziyareti eleştiren HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül ise şunları söyledi:
“Bizde cemevine, makama iki türlü gidilir. Misafirliğe ve hizmete gidilir. Cumhurbaşkanı Şahkulu Dergahı’na hizmete gelmiştir. Lakin hizmet yapacak birisi rızalık almadan hizmet yapamaz. Cumhurbaşkanı Şahkulu Dergahı’na gelecek vasfından sıyrılıp dedenin huzurunda dara duracaktı. Dede soracaktı, ‘Ey kadınlar, Cumartesi Anneleri, Madımak anneleri, Berkin Elvan’ın annesi, Ali İsmail Korkmaz’ın annesi, Recep Tayyip Erdoğan’dan razı mısınız? İşçiler, emekçiler, yoksullar razı mısınız? Madende katledilen emekçiler razı mısınız?’ Hiç kimse razı değil. Kimsenin razı olmadığı bir makam bir dergahta hizmet yürütemez. Ancak orada niyaz olacak ve diyecek ki, ‘Bu eksikliklerden dolayı analardan, kadınlardan, yoksullardan, halklardan işçi ve emekçilerden özür diliyorum, yaptığımız yanlıştır. Bu yanlıştan dolayı iktidarı bırakıyorum. Demokrasiye teslim oluyorum’ dediğinde ancak olabilirdi. Bunu demiyor. Kibrini ve hırsını cemevinde kurban edecekti. Kurbansız ve lokmasız geldi. Kurbansız ve lokmasız hizmete gelinmez, istersen Cumhurbaşkanı ol.
"CEMEVLERİ KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR"
CHP Mamak İlçe Başkanı Ali Rıza Erdek, “Cemevleri kırmızı çizgimizdir. Hiçbir zaman devletin Alevisi olmadık bugün de olmayacağız” dedi.
Sayfa başına git
